İletişimin İnsan Hayatındaki Önemi, Etkili İletişimde Dikkat, Edilmesi Gerekenler, İletişimde Yapılan Hatalar

İletişimin İnsan Hayatındaki ÖnemiEtkili İletişimde Dikkat, Edilmesi Gerekenlerİletişimde Yapılan Hatalar

İletişimin İnsan Hayatındaki Önemi, Etkili İletişimde Dikkat, Edilmesi Gerekenler, İletişimde Yapılan Hatalar

ETKİLİ KONUŞMA KOLAY ERİŞİM ÇİZELGESİ (TIKLAYINIZ)

Güzel Konuşma, Etkili Konuşma, Hitabet, Hitabetin Özellikleri, Hitabet Çeşitleri, Etkili Konuşma Örnekleri, Etkili Sesin Nitelikleri, Sese Anlam Yükleme, Doğru Sesletim, Soluğun Doğru Kullanılması, Baş Hareketleri,

Bu yazıda etkili iletişim nedir, iletişim nedir makale, iletişim öğeleri nedir, dil ve iletişim nedir, olumlu iletişim nedir, iletişim nedir pdf, iletişim çeşitleri, iletişim unsurları gibi konular ele alınmıştır.

İletişimin İnsan Hayatındaki Önemi, Etkili İletişimde Dikkat, Edilmesi Gerekenler, İletişimde Yapılan Hatalar

İLETİŞİM 

İletişim, karşılıklı iletmek anlamına gelip insanlar arasında gerçekleşen duygu, düşünce ve bilgi alışverişidir. İletişim, özeldir ve karşılıklıdır. İletişimin düşünce ve bilgi yönü konuşmayla duygu yönü ise gülümseme, susma, ağlama şeklinde gerçekleşir. (İletişim ve öğeleri başlığı altındaki "kanal"a bakınız) Resim, kitap, gazete, sinema, heykel ve mimariyle de iletişim gerçekleşebilir. İnsanlar, tarih boyunca duman, mektup, tebrik kartı, kuş, ıslık, trafik işaret ve levhaları, internet gibi değişik araçları kullanarak da iletişim kurmuşlardır. İletişim ve öğeleri konusuna geçmeden iletişimin öneminden bahsetmek gerekir.

İletişimin Önemi

Toplum içinde yaşayan her birey, farkında olsun veya olmasın, birbirleriyle iletişim içindedir. İnsanlar, duygu, düşünce ve hayallerini, isteklerini birbirlerine iletişimle aktarırlar. Dolayısıyla insan çevresiyle sürekli bir iletişim halindedir. İletişim çağı olarak adlandırılan çağımızda insanlar iletişimin büyük bir kısmını bilişim araçlarıyla sağlarken eskiden bu iletişimi ateş, duman, duvarlara çizilen çeşitli resimler, farklı kuş türleri ile sağlamışlardır. Bu iletişimi sağlayan da iletişim ve öğeleri konusunun kanal kısmıdır. Demek ki zaman, iletişim kanallarını tamamen farklı kılmıştır. İletişim, çağımızda uzağı yakınlaştırdığı gibi yakınları da uzaklaştırmıştır. Öyle ki en yakınımızda olan kişilerle bile yüz yüze görüşmek ve onları ziyaret etmek yerine hemen telefonla iletişim kurmaya çalışırız.


İletişimin Öğeleri

İletişimin başlıca altı öğesi bulunmaktadır.

  1. Gönderici (kaynak kişi)
  2. Alıcı (okur, dinleyici)
  3. İleti (mesaj)
  4. Kanal (araç)
  5. Bağlam (ortam)
  6. Dönüt (geri bildirim)


  1. Gönderici (kaynak kişi):İletişimin öğeleri arasında en önemli olanıdır. İletiyi hazırlayan, gönderen kişidir. Çünkü gönderici olmadan iletişim olmaz. Gönderici "ben" veya "biz"ile karşımıza çıkar. Sınıf ortamında ders anlatan öğretmen gönderici rolündedir.

  1. Alıcı (okur, dinleyici):Göndericinin hedef kitlesidir. Göndericinin mesajını alıp çözen kişi veya kişilerdir. Sınıf ortamında öğrenci alıcı, dinleyici konumundadır.
  1. İleti (mesaj):Kaynak kişinin (gönderici) alıcıya aktardığı duygu ve düşüncelerdir. Sınıf ortamında dersin konusu, asıl anlatılmak istenen duygu veya düşünce iletiyi oluşturur.
  2. Kanal (araç): Kanal,iletinin kullandığı araçtır. Ses dalgaları, video, internet, gazete, dergi, kitap, SMS, mail, televizyon, faks, telgraf gibi araçlar iletişimde kanal görevindedir. Sınıf ortamında öğretmenin sesi kanal görevindedir. Yine FATİH projesi kapsamında sınıflarda yer alan akıllı tahtalar kanal görevi görmektedir.
  3. Bağlam (ortam):İletişimin gerçekleştiği ortam, mekândır. Sınıflar, miting alanları, konferans salonları birer bağlamdır.
  4. Dönüt (geri bildirim):Alıcının iletiyi aldıktan sonra, göndericiye verdiği cevaba denir. İletişimde her şey bir dönütü gerçekleştirmek için yapılır. Diğer öğelerde amaç bir sonuç elde etmektir.

Örnek

Mustafa, (arkadaşına mail atarak):

— Akşam bize gelecek misiniz?

Yusuf:

— Evet, geleceğiz. (dönüt)

Kod (Şifre): Kaynak kişinin (gönderici), mesajını yazı yazarak, resim çizerek, rakamlarla ya da hareketlerle anlatmasıdır.


İletişimin İnsan Hayatındaki Önemi

İletişimin pek çok tanımı bulunmaktadır. İletişim, belirli araçlar kullanarak, bilgi, düşünce ve tutumların karşılıklı aktarılmasıdır.

İletişim, beşikten mezara kadar hep insanla olan ve insan için hava kadar hayati önemi olan bir ihtiyaçtır. İletişim anlam arama çabasıdır, insanın başlattığı, kendisini çevresinde yönlendirecek ve değişen gereksinimlerini karşılayacak şekilde uyarıları ayırt etme ve örgütlemeye çalıştığı yaratıcı bir edimdir.

İnsanoğlu, var olduğu günden bugüne kadar iletişim kurmak için çeşitli araçlara başvurmuştur. İletişim geçmişten bugüne kadar sürekli gelişerek ilerlemiştir. İlk başta beden diliyle, el- kol hareketleriyle, jest ve mimiklerle, ateş yakarak, duman çıkararak, mağaralara resimler çizerek, kralların sarayına çeşitli figürler yaparak iletişim kurulurken, daha sonra teknolojinin gelişimine paralel olarak iletişim araçlarının da yeni gelişmeler olmuştur.

'Etkili İletişim' Nedir?

İletişim hayatın vazgeçilmez bir gereğidir. İnsanların bir araya gelmeleri ya da birlikte yaşayabilmelerinin olmazsa olmazı iletişimdir. İnsanlar arasında bilgi, duygu, düşünce paylaşımı iletişimi oluşturur. Doğası gereği iletişim kurmak insanın temel ihtiyaçları arasındadır. Aile, okul, iş, arkadaş, eş, kurumlar hatta devlet bile bireyin iletişim kurduğu birimlerdir.

Birey, sosyal çevrede sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürmek için iletişim kurmak zorundadır. Ayrıca ruhsal - bedensel ihtiyaçları gidermek için de iletişim oldukça gereklidir. Toplum düzeninin sağlanması ya da kanun ve kuralları sağlıklı bir biçimde işletilmesi için yine iletişim gereklidir.

Sağlıklı bir iletişimin kurulabilmesi için, ilgili tarafların üzerinde anlaştıkları ve bu sayede aralarında bilgi alış verişini sağlayabilecekleri ortak bir dilin paylaşılmasına ihtiyaç vardır. Ancak kurulan bütün iletişimler olumlu değildir. Birisiyle yumruklaşmak, ağız dalaşına girmek de bir iletişim şeklidir.

Olması gereken, her alanda her birimle sağlıklı iletişim kurmayı başarmaktır. Sağlıklı iletişim kurmanın temel doğruları vardır. Bunlar:

Doğal olmak
Kabul etmek ve saygılı olmak
Empatik olmak
Tutarlı olmak
Güven verici olmak
Yargılayıcı olmamak
Ortak ihtiyaçlara yönelir olmak
Açık olmak
Uzlaşmacı olmak
Gerçeği doğru dille aktarmak
Kişileri değil problemi eleştirebilmek
İlgili ve farkındalıklı olmak

​Etkili İletişimde Dikkat Edilmesi Gerekenler

İletişim sürecini hazırlayan, başlatan ve ileten kişiye genel olarak gönderici (kaynak) adı verilmektedir. Gönderici iletişimin en önemli öğesidir. İletişim göndericisiz gerçekleşemez. İletişimde en önemli sorumluluk göndericiye aittir.

Kaynak algılama, seçme, düşünme, yorumlama süreçlerinde ürettiği anlamlı iletileri simgeler aracılığı ile gönderen kişi ya da kişilerdir. Göndericinin dikkat etmesi gereken özellikleri beş ana başlık altında sıralamak mümkündür.

Gönderici konu hakkında bilgi ve tecrübe sahip olmalıdır.
Gönderici belli bir düşünceyi formüle ederek en uygun sembol ve kanalı seçmelidir.
Gönderici elverişli zaman ve mekanı belirleyerek İleti göndermelidir.
Gönderici iyi bir kodlama özelliğine sahip olmalıdır.
Gönderici alıcının zihinsel algı yeteneğini dikkate alarak iletiyi göndermelidir.
Gönderici bu hususlara dikkat etmediği takdirde başarılı olması mümkün değildir.

İyi Bir Dinleyicinin Özellikleri

İletişimde iyi bir dinleyici olabilmek de oldukça önemlidir. Kişiler arası iletişimin etkili olabilmesi için gönderinin iyi anlatması kadar alıcının da iyi bir şekilde dinlemesi gerekmektedir.

İyi bir dinleyicinin etkili bir iletişimde yapması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Dikkatini karşısındaki kişiye verir.
Konuşmacıyı sözünü kesmeden dinler.
Göz teması kurar.
Son sözü söylemek için çabalamaz.
Dinlerken vereceği cevabı düşünmez.
Yargılamadan, suçlamadan dinler (önyargılı değildir).
Duygu ve düşüncelerini anlamaya çalışır.
Dinlerken başka bir işle meşgul olmaz.
Konuşmacının sözlerine olduğu kadar sözsüz mesajlarına da dikkat eder.
Konuşmacının duygu ve düşüncelerine anladığını gösteren sözlü ifadelerde bulunur.

İletişimde Yapılan Hatalar

Kişiler iletişim kurarken bazen isteyerek bazen ise istemsiz olarak bazı hatalar yapabilmektedir. Bunlar iletişim sürecini genellikle olumsuz şekilde etkileyecek hatalar olabilmektedir. Bu nedenle iletişim kurarken bazı tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekmektedir.

Genel olarak iletişimde yapılan hatalar şunlardır:

Emir vermek
Tehdit etmek
Uyarmak
Konuyu saptırmak
İsim takmak
Sınamak
Öğüt vermek
Eleştirmek
Yargılamak
Nutuk çekmek
Suçlamak
Alay etmek

Örnek Hitabet Metinleri

Metni okurken diksiyon kurallarının yanı sıra dikkat etmeniz gereken bir başka konu mantık değer vurgusudur.
Öncelikle, bilinmesi gereken vurgunun ne olduğudur. Birçok dilbilgisi kitabında yazdığı gibi, tümce vurgusu tümce içindeki sözcüklerden birinin diğer sözcüklerden daha şiddetli söylenmesi değildir. Vurgu, temelde, sözcük vurgusu ve tümce vurgusu olmak üzere ikiye ayrılır. Sözcük vurgusu, sözcük içindeki hecelerden birinin diğer hecelere oranlar daha şiddetli söylenmesi; tümce vurgusuysa, tümce içinde odaklanacak sözcüğün vurgulu hecesinin, diğer sözcüklerin vurgulu hecelerine oranla daha şiddetli söylenmesidir.
Sözünü ettiğimiz mantık değer vurgusuysa, tümce vurgusu yapılacak hecenin, soluk ve ses kontrolüyle ve özellikle tını şiddetini doğru kullanarak şiddetli söylenmesidir.
Topluluk önünde konuşurken etkili olmak istiyorsanız, mantık değer vurgusunu doğru kullanmak zorundasınız.
Aşağıda verilen metinleri, mantık değer vurgusu yapılacak yerleri belirleyerek ve doğru uygulayarak okumalısınız.

BRUTUS’UN SAVUNMASI

Sözlerimi bitirinceye kadar sabredin… Yurttaşlarım, Romalı Kardeşlerim, susun! Göstereceğim sebebi dinleyin… Susun ki beni dinleyesiniz. Namusum hakkı için söylüyorum, bana inanın. Namusuma değer verin ki, bana inanasınız. Beni düşünerek tenkit edin. Düşünme gücünüzü işletin ki, rahat kararlar verebilesiniz.
Bu toplulukta biri varsa, Sezar’ı seven biri varsa, ben de ona diyorum ki: Brutus’un Sezar’a karşı duyduğu sevgi onunkinden hiç de aşağı değildi. Eğer, Sezar’ın bir dostu: “Öyleyse neden Brutus, Sezar’a karşı ayak diredi?” diye sorarsa, cevabım şudur: “Sezar’ı sevmediğimden değil, Roma’yı çok sevdiğimden… Sezar’ın ölümüyle hepinizin özgür olması, Sezar hayattayken hepinizin tutsak olarak ölmesinden daha mı kötü? Sezar beni severdi, onun için ağlıyorum. Sezar’ın bahtı açıktı, benim de gönlüm ferah…
Aranızdaki tutsaklığı dileyen biri var mı? Varsa söylesin. Çünkü ben, ona göre suçluyum. Yurdunu sevemeyecek bir alçak var mı? Varsa söylesin. Çünkü ben ona göre suçluyum. Bekliyorum, cevap verin…

GENÇLERE ÖĞÜT

Behçet Kemal Çağlar, bugünkü Boğaziçi Üniversitesi’nin Robert Kolej olduğu zamanlarda, Kolej’i bitiren gençlere şunları söyledi:
Çocuklar, artık hayata atılacaksınız. Başarılı olmanız için kendinize iyi örnekler seçmeye mecbursunuz. Sizlere teklifim, yokuştan inerken göreceğiniz aşı boyalı bir evin önünde durup düşünmenizdir. Vaktiyle orada sadece kalemi ile istibdada, zulme, cesaretle kafa tutan Tevfik Fikret adlı biri yaşamıştı. Ona benzemeye çalışın.
Eğer kendinizde o kudreti bulamıyorsanız, yokuştan biraz daha aşağı inin, solunuzda, Rumelihisarı’nın burçlarını göreceksiniz. O kaleyi, aşağı yukarı sizin yaşınızda bir genç, Fatih Sultan Mehmet yaptırdı ve ülkesine İstanbul’u kazandırdı. Ona benzemeye çalışın.
Şayet bunu da göze alamazsanız, daha aşağılara inince bir mezarlığa rastlayacaksınız; içinde dünyanın bütün güzelliklerini şahane bir şekilde dile getirmiş şair Yahya Kemal yatıyor. Onun gibi olmaya bakın.
Yok, bunu da yapamam derseniz, yolunuza devam edin, karşınıza deniz gelecek; kendinizi hemen oraya atın.

Gençliğe Hitabe

“Ey Türk gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden, mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî, bedhahların olacaktır.

Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin!

Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.

Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir.

Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler.

Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-u-zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır!

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asîl kanda, mevcuttur!

Mustafa Kemal Atatürk

20 Ekim 1927

Günümüz Türkçesiyle:

“Ey Türk Gençliği! Birinci görevin, Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuza dek korumak ve savunmaktır.

Varlığının ve geleceğinin biricik temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. Gelecekte bile seni bu hazineden yoksun bırakmak isteyecek iç ve dış düşmanların olacaktır.

Bir gün, bağımsızlık ve cumhuriyeti savunmak zorunda kalırsan, göreve atılmak için içinde bulunacağın durumun olanak ve koşullarını düşünmeyeceksin!

Bu olanak ve koşullar hiç uygun olmayan bir durumda kendini gösterebilir. Bağımsızlık ve cumhuriyetini yıkmak isteyecek düşmanlar, dünya tarihinde benzeri görülmemiş bir galibiyetin,

bir gücün temsilcisi olabilirler. Zorla veya hile ile kutsal yurdun bütün şehirleri teslim alınmış, bütün işletmeleri ele geçirilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve yurdun her köşesi işgal edilmiş olabilir.

Bütün bu koşullardan daha acıklı ve korkunç olanı ise, ülkede iktidara sahip olanlar gaflet, sapkınlık ve hatta ihanet içinde olabilirler.

Hatta bu iktidar sahipleri kişisel çıkarlarını, işgalcilerin siyasi amaçlarıyla birleştirerek düşmanla işbirliği yapabilirler. Ulus, yoksulluk ve sıkıntı içinde ezik ve bitkin düşmüş olabilir.

Ey Türk geleceğinin evladı! İşte bu durum ve koşullar içinde bile görevin, Türk bağımsızlığını ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!

Muhtaç olduğun güç, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Mustafa Kemal Atatürk

20 Ekim 1927

İletişim Nedir?

İletişim, terim anlamıyla "zihinler ya da insanlar arasında kurulan, düşünce, niyet ve anlamların bir zihinden diğerine aktarılmasını sağlayan etkileşim, belirli bir düşünce ya da söylenimler türünden fiziki araçlarla, bir insandan kişi ya da zihinden bir başkasına aktarılması süreci" demektir. Bir diğer deyişle "Belli bir şeyi anlatmak isteme, önermesel bir tavrı (yani bir inanç, arzu, üzüntü vs.) bir dinleyici ya da dinleyiciler topluluğuna dilsel veya başkaca yollarla aktarma eylemi"dir.


İnsan, yapı itibarı ile sosyal bir varlıktır. Kendini ifade etmek ve diğer insanları anlamak ihtiyacı içindedir. İnsan; arkadaş edinme, aile kurma gibi en temel amaçları gerçekleştirebilmek için iletişime gereksinim duyar. Kısacası sosyal varlığının gelişmesi iletişime bağlıdır. Bu da iletişimi insan yaşamı için çok önemli bir konuma getirir. Çünkü insanoğlu; acı, sevinç, öfke, mutluluk gibi duygularını paylaşamadığı sürece yaşayamaz. Yaşamasının bir anlamı kalmaz.


İletişimin temel görevi sadece duyguların ifade edilmesi ile sınırlı kalmaz. Aynı zamanda düşünce ve bilginin aktarılması anlamına geldiği için de eğitim ve öğretimin en temel unsurudur. Bir toplumun eğitim ve öğretim olmadan ilerlemesi kesinlikle mümkün değildir. İletişim olmadan bunlar gerçekleşemeyeceğine göre sadece insanın değil toplumların da var olması ve varlığını devam ettirebilmesi yine iletişime bağlıdır.


İletişim, üç temel unsur üzerinden gerçekleşir. Bunlar: Konuşma, yazma ve dinlemedir. Bu üç unsur üzerinden insanlar kendilerini ifade eder, birbirlerini anlar ve bildiklerini başkalarına aktarabilirler. Kısacası bir insan kalabalığından topluma dönüşürler. İletişimin üç ana ögesi vardır: Kaynak / gönderici, ileti ve dinleyici / alıcı. Başarılı bir iletişimin gerçekleşebilmesi için alıcının sadece iletiyi alması değil, iletiye kaynak tarafından yüklenen anlamı da algılaması gerekmektedir.

Yorumlar (10)
esila 5 yıl önce
çok güzel bir site
Gizem TC 5 yıl önce
Bence de şahane.
hüseyin 5 yıl önce
bencede
Bokunu bok 5 yıl önce
Sik
Cansu demirel 5 yıl önce
Çok bebeksiniz bu ne resim de böyle,yorumlarınız mide bulandırıcı.Yorum yapmayı bilin artık...
Yağmur 5 yıl önce
Müthiş
Kraliçe 5 yıl önce
O terbiyesiz kişi hariç herkes beğenmiş,güzel yorumlara katılıyorum.Haa!benimle dalga geçenin sonu kötü olur...
Türkçe aşığı 5 yıl önce
Güzel bir site yapanın eline sağlık çok işime yaradı
boşver 5 yıl önce
fazla işime yaramadıadı ama azıcak hatırlatı sağolsun tercih ediyorum
cansu 5 yıl önce
fazla işime yaramadı ama güzel şeyler yazıyor kısacası güzel
Bütün Yorumları Görmek İçin Tıklayın