'OĞUZ, GAGAVUZ' ve 'ASENA' ADLARININ KÖKENİ-Arif Cengiz Erman

OĞUZ, GAGAVUZ” ve "ASENA" ADLARININ KÖKENİ


Arif Cengiz Erman

Dün bir arkadaşım mesaj gönderip şöyle yazmış: “Hocam, Etrüskler nasıl Oğuz Türklerinin bir kolu oluyor? Bende mi bir geri zekalılık var yoksa.....?”
Etrüskler doğal olarak Oğuzların bir kolu değil, çünkü Oğuz adlandırması Türk tarihinin geç döneminde ortaya çıkmıştır.

Etnik Türklerin bir kısmının geç dönemde kendine verdikleri bir ad olan OĞUZ ya da başka bir söylenişiyle OĞUR adı, Ön Türkçe (Sümerce) “halk” anlamına gelen UNG ve UKU sözlerinin UK ve OK biçimlerine evrildikten sonra -z ya da -r çoğul ekleriyle çoğullaştırılmasıyla ortaya çıkmıştır (-r çoğul eki günümüzde -lar ve -tar biçimlerine dönüşmüştür).

“Halk” anlamının yanında “boy” anlamına da gelen “Oğuz” ve “Oğur” adları etnik adlar ya da boy adları değil, topluluk adlarıdır. Tarihte Oğuz adını kullanmış olan Türk halkları yalnızca Türükler, Karluklar ve Uygurlardır. Türükler On Oğuz, Karluklar Üç Oğuz, Uygurlar da Dokuz Oğuz adlarını kullanmıştır. Bu halklar, kullanmış oldukları bu adlar yanında kendilerini yalnızca “Oğuz” olarak da adlandırmışlardır.

Ancak “Oğuz” adı, fonetik dönüşümlerle boy adları haline de gelmiştir. Bunlardan ilki UYGUR adıdır. Bu ad Ön Türkçe “ung” sözünün -r çoğul ekiyle çoğullaştırılmasıyla ortaya çıkan “ungur” sözünden dönüşmüştür ve “uygar” sözüyle bir ilgisi yoktur, Arapçası “medeni” (şehirli) olan “uygar” sözü TDK tarafından “uygur” sözünden esinlenerek türetilmiştir. Uygur Kağanlığı döneminde kullanılan “On Uygur” adı, “on boy”; “on halk” anlamına gelmektedir.

Çuvaş adı da Oğuz adından gelmektedir ve iddia edildiği gibi, “yavaş” anlamına gelmemektedir. Çuvaş ya da Çuvaşların söylediği gibi Çovaş sözü, doğu lehçelerinde “oğuz”, batı lehçelerinde ise “oğaz” biçiminde söylenen sözün başına -ç sesi alarak ve sonundaki -z sesi de -ş sesine dönüşerek önce Çoğaş ve sonra da Çovaş haline gelmiştir. Yine Gagavuz adı, Ön Türkçe ak; parlak anlamlarına gelen ve “kug” ya da “gug” biçimlerinde söylenen sözün, “oğuz” sözüyle birleşmesinden oluşmuştur ve “Ak Oğuz” ya da “Gök Oğuz” demektir.

Etrüskler ise kendilerini etnik anlamda “Turan” ya da “Turun”, kendi halklarını ve başka halkları da toplululuk anlamında “Raşana” olarak adlandırmışlardır. Turan, Etrüskçede güç, buyruk, bağımsızlık, egemenlik, yönetim ve devlet anlamlarına gelmektedir ve diriyen/türüyen demektir (Turan sözü “Latinceye” tyrannus, “Eski Yunancaya” da turannos olarak geçmiştir ve tiran anlamına gelmektedir). Etrüskçe “halk” ya da “Etrüsk halkı” anlamına gelen “Raşana” sözü ise, “yaşayan” demektir (Ön Türkçede -r sesiyle başlayan sözler, günümüz Türkçesinde -y sesine dönüşmüştür).

Etrüskler kendilerini hiç bir zaman “Asena” olarak da adlandırmamışlardır. Bu tümüyle ucuz bir yakıştırmadır. Türükler tarafından kullanılan “Asena”, “Aşina” ya da “Aşina Helu” adlarının anlamları hakkında bugüne dek değişik spekülasyonlar yapılmıştır. Etrüskçede “Ays” ya da “Ayş”, iye (kutsal/koruyucu ruh) demektir. Yine Etrüskçe “Aysuna” ya da “Ayşuna” sözü ise, "iye" anlamına gelen “Ays'ın” yani “iyenin” demektir. Bu söz, daha sonraki Türük dilinde bir soy adı anlamında “Asena” ya da “Aşina” olarak yaşamıştır.

Orta Asya Türk mitelojisinde Ay ışığından yaratıldığına inanılan Soğuk iyesinin adı Ayas'tır ve soğuk havaya neden olduğuna inanılmıştır. Yakıcı soğuk anlamına gelen “ayaz”, Ayın gökte rahtalıkla görüldüğü açık havalarda meydana geldiği için, soğuk havayı Ayas'ın gönderdiği düşünülmüştür. Anlaşıldığı kadarıyla Türüklerin “iye” anlamında kullandıkları “Ays” sözü, Orta Asya'da Soğuk iyesi Ayas'a dönüşmüştür.

Türük mitelojisindeki Asena/Aşina, aslında “Ayas'ın”, yani “Ayas kulu” anlamına gelmektedir. “Ayas kulu” sözü, Çin kayıtlarında Mandarince okunmayla “Aşina Helu” olarak bulunmaktadır. Ancak, Asena ya da Aşina adının ne kadar Türkçe olduğu bilinmiyor. Öyle görülüyorki bu telaffuzlar Türk diline yakın dönemde Mandarince telaffuzlardan olduğu gibi girmiştir. Türk dilindeki doğru telaffuzun “Aysun” ya da “Ayşun” olması gerekiyor. Anlaşıldığı kadarıyla bu doğru telaffuzlar unutulmuştur. Ancak bugün bir kız adı olan ve Ays'ın, yani iyenin (kutsal ruhun) demek olan “Aysun” adı bugün de yaşamaktadır.

Kaynak: Türklerin Gerçek Tarihi / Türk Dili ve Tarihi Üzerine Tezler
Arif Cengiz Erman

Yorumlar (0)