TARİHTEKİ  TÜRKÇE SÖZLÜKLER 6-Muhakemetü'I-Lugateyn- Ali Şir Nevâyî
TARİHTEKİ  TÜRKÇE SÖZLÜKLER HANGİLERİDİR?

Türkçe yazılmış ve yabancılara Türkçe öğretimine yönelik sözlükler bir takım ayırıcı özellikler gösterir. Bu özelliklerin bir kısmı Kaşgarlı Mahmud’un Divânü Lugâti’t Türk’ünden beri süregelen özelliklerdir. Sözgelimi: sözcüklerin geçtiği metinlerin tamamının örnek olarak verilmesi, eklerin görevleriyle birlikte sınıflandırılması ve sözlüğün yazıldığı Türkçe kolu dışında yakın kollardaki sözcük biçimlerinin de belirtilerek verilmesi gibi. Bunun dışında tarihsel Türkçe sözlüklerde günümüz sözlükçülüğünde görülmeyen bir başka özellik de sözcüklerin Arapça dil bilgisi kurallarına göre sınıflandırılarak verilmesi, Türkçeye özgün kullanımların ‘istisna’ başlığıyla gösterilmesidir. Bu sözlükler içeriklerine göre iki dilli, ikiden çok dilli sözlükler olmak üzere iki ayrı başlıkta gruplandırılabilir. Tüm sözlükler aynı zamanda örnekli dil bilgisi kitabı özelliği de gösterirler.




 

1.6. Muhakemetü’I-Lugateyn- Ali Şir Nevâyî (1498) 


(İki Dilin Karşılaştırması)

Ses bilgisel ve biçim bilgisel olarak Farsça ve Türkçeyi karşılaştıran eserde Arapçanın yazım özellikleriyle ilgili saptamalar da yer alır. 100 kadar Türkçe sözcük Farsça karşılıkları açısından değerlendirilir. Türkçenin söyleyiş ve anlatım zenginliğini örneklendirerek dil özelliklerini betimler. Zarfların çeşitliliği ve dereceleri, cinasa elverişli eş sesli sözcükler, eylem çatıları, yapım ekleri, ses özellikleri gibi bir çok Türkçeye ilişkin özellik yer almaktadır.

Eserde, dil bilgisi çeviri yöntemi kullanılarak tümevarım ve karşılaştırmalı dil bilimi ilkeleriyle akademik amaçlı Türkçe öğretimi amaçlanmıştır. Dil bilgisi çeviri yönteminde edebî Türkçe öğretimi vardır, Nevâyî burada edebî Türkçe öğretimini akademik amaçlı kullanmıştır.

Örnek bölüm:
“ve cân-varlarnıň ünidin bir at kişnemekige şîhe at ķoyupturlar.
Tive buzlamaġıġa ve uy müňiremegige ve işek ıňramagıga ve it tigişmaġıġa ve ulumaġıġa lafż yoķtur.

((Farslar) Hayvan seslerinden yalnızca, at kişnemesine şîhe adını koymuşlardır. Devenin yavrusunu çağırma sesi, sığır böğürmesi, köpek
dövüşmesi ve uluması için söz yoktur.)”

Yorumlar (0)