04.05.2021, 23:41

Bir Ulu Devlet

Türk devleti milletini koruyan şefkatli bir babadır. Devlet ailenin genişlemesinden ibarettir. Bu yüzden hükümdar ile halk baba ile evlat gibidir. Devletin temeli ise millete hizmet ve adalettir. Türk devletlerinde iktidarda kalmak millete hizmet ve töreye sadakatle mümkündür. Devlet töreye göre kurulmuş bir kurum olup, hayata eş değer kutsal bir varlıktır. Nesiller gelir geçer, ama devlet hep var olur. Çünkü atalarımıza göre töre her şeydir. Ve töre devletsiz yürürlüğe girmez. Bu yüzden Türk töresinin yaşayabilmesi uğruna devlete kutsiyet izafe etmişlerdir. Devletin kutsallığı töreyi yaşanabilir kılmasında ileri gelir. Bundan dolayıdır ki bütün Türk devletleri töre esaslı kurulmuş devletlerdir. Devlet başkanlarının ve tüm yöneticilerin töreye uyması ve devletle bütünleşmesi zorunludur. Bu yüzden Türk asla devletsiz, bayraksız ve hürriyetsiz olmaz.

Türkler için özgür yaşadıkları ve hükümranlık haklarını tam olarak kullandıkları sınırlarla ayrılan topraklara “yurt” denir. Devletin sahip olduğu ve halkın üzerinde yaşadığı topraklar ülkedir, vatandır.

Kutadgu Bilig’de “Töre ile devlet büyür ve dünya düzene girer. Zorbalık ile devlet küçülür ve dünyanın düzeni bozulur” şeklinde anlatılmaktadır. Türk geleneğinde devlet “il” kelimesi ile ifade edilirdi. Türk inanışına göre kağan yönetme hakkını Gök Tanrı’dan alır. Devlet yönetimi kağan, ayuki (hükümet) ve kurultaydan oluşmaktaydı. Kağana devlet yönetiminde “hatun” adı verilen eşleri yardımcı olurdu. Devlet “ikili teşkilat” adı verilen bir teşkilatlanmayala “Doğu” ve “Batı” olmak üzere ikiye ayrılarak yönetilirdi. Her teşkilatın yazlık ve kışlık başkenti olurdu. [1]

Kağan; Türk milletine hizmet etmek, orduyu yönetmek, adaleti sağlamak, Türk boylarını toplamak, töreyi uygulamak, mahkemelere başkanlık etmek ve kurultayı toplantıya çağırmak gibi vazifeleri yerine getirmekle yükümlüydü. Hükümdarlar Tanrı adına tahtta oturduklarından halka her zaman adil davranmışlar, halkı Tanrı’nın emaneti olarak görmüşlerdir. Bu anlayış yeryüzündeki bütün insanlar için geçerlidir. Kağan, hakimiyeti altına alarak yönettiği bütün insanları adaletli bir yönetim, refah, barış ve huzur ortamında yaşatmayı, vatan topraklarını korumayı ülkü edinmiş kişidir.

Hükümdarın ailesine ise “Hanedan” denilmiştir. Egemenlik anlayışının bir sonucu olarak da hükümdarlık bir aile mirasıdır. Kaşgarlı Mahmud eserinde “Afrasyap oğullarına Han denir, Afrasyap ise Hakan’dır” diyerek “Han” ve “Hakan” farkını belirtmiştir.

Türklerde önemli kararlar “toy” da (kurultay) alınırdı. Toy her zaman toplanamadığından, toy kararlarının düzenli olarak uygulanabilmesi için “Ayukı” adı verilen bir hükümet ve bakanlar kurulu oluşturulmuştur.

Devletin her türlü meselelerinin görüşüldüğü yer ise kurultay yani “toy”dur. Keneş veya Kengeş Meclisi olarak da geçer. Töre kararlarını değiştirebilmek, töreye kurallar eklemek, hakana danışmalık yapmak, hakanı tahta oturtmak veya gerektiğinde tahttan indirmek Kengeş Meclisi’nin yetkileri arasındaydı.

Tarihte kurulan bütün Türk devletleri Kengeş meclisinde boy birliğinin sağlanmasıyla kurulmuştur. Kengeş Meclisi’ni hakim olan kavim ise beş ana Türk oymağının ata kavmi olan Kençekler’dir. Büyük Türk Birlikleri her zaman Türk Sır Budunu olan ve beş ana Türk kavminin hem atası hem devamı olan Kençekler tarafından kurulmuştur. Türk Sır Budunu, Türk Sir Budunu yani Türk Birleşik Milletleri olarak da bilinir. Bütün Türk boylarının içerisine dağılmış durumdadırlar.

Göktürkler döneminde Kengeş Meclisi Talas Kençek’te toplanırdı. Talas Kençek ülkenin ikinci yani kışlık başkenti idi. Hükümdarın ailesi, ataları, şehzadeleri, büyük boyların ileri gelenleri orda yaşarlardı. İkinci büyük ordu, orda bulunurdu. Bu yüzden Kençekler, hanedan soyunun oluşturduğu bir ata kavim olmuşlardır. Türk Sır Budunu olarak ya da Türk Sir Budunu yani Türk Birleşik Milleti olarak karşımıza çıkmaktadırlar. Aslında Kengeş Meclisi’ni oluşturan kurultay ve toy heyetinin ve onların soylarının oluşturduğu tüm Türk boylarının karması bir soy da diyebiliriz. Aşina yani “Kurt” hanedanına yönetim yetkisini veren “Aşite” yani “Aslan” hanedanı Kençek kavminden oluşmaktadır.

Kendilerine yapılan büyük saladırılardan dolayı bazı dönemlerde isim değişikliğine gitmişlerdir. Kençekler’in tarihte kullandıkları isimler şunlardır:

Kas, Karakas, Kenger, Ganzag, Gandsak, Kanglı, Kangyu, Kençek, Kangar, Kaşgar, Kenzek, Kanzak, Kence, Gence, Gancak, Güncek, Gencek.

Kas; Sümerler öncesi Anav kültürü dönemi Orta Asya Türk Birliği’nin adıdır.

Kenger; Sümer dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Karakas; Babil dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Ganzag; Turukku dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Gandsak; İskit / Saka dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kanglı; Hun dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kençek; Göktürk dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kangar / Kangyu; II.Göktürk dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kaşgar; Uygur, Karluk, Gazneliler ve Karahanlılar dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kenzek; Part ve İran dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Kanzak; Hazar dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Gancak /Gencik; Selçuklu dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Gence; Kafkasya Türk Birliği’nin adıdır.

Güncek / Yörük / Türkmen; Osmanlı dönemi Türk Birliği’nin adıdır.

Gencek ise Türk Birliği’ni tekrar kuracak olan tohumdur. Filizlenmiş, başaklanmış, meyvesi olgundur.

Anadolu ve Kafkasya’da Gencek, İran’da Gancak, Asya’da Kençek, Moğol’da Gençik, Hindistan’da Kenceh olarak okunabilir.

Kençekler; kan birliğinin kurulduğu ve Türk boylarının zor durumda olduğu zamanlarda, boyların ata kavimlerin etrafında tekrar toplanmasıyla beliren ve hakim güç olarak tekrar görünen bir federasyon, Türk boylarının birlikteliğinden oluşan bir topluluk, Hakan ataları, aileleri ve şehzadelerin yaşadığı kentlerde yaşamış ve kan bağlarından oluşmuş karma bir cemaattir. Bu yüzden Osmanlı kayıtlarında Kayı boyuna bağlı Yörük Cemaatleri arasında anılmaktadır. Daha da önemlisi Selçuklu Devleti’ni kuran Kınık boyunun tam adı Kangar Kınık’tır. Kangarlı Kınık Beyi Tuğrul şeklinde geçmektedir. Kayı boyunun eski adı ise Kai Kanly’dır. Kanglı kabilesi, Avrupa Hunları döneminde Avrupa’da Kai-Kanly Kaitags olarak da bilinir.

Tarihimizde, her ne kadar hanedan kavgalarından dolayı devletler yıkılıyor, sonra yenisi kuruluyor şeklinde görünse de Türk’ün töresi de devleti de bakidir. Kurulan bütün devletler bir öncekinin devamı niteliğinde olup, aynı hanedan tarafından yani Kençekler’den oluşan Aşite (Aslan) Hanedanı tarafından kurulmuşlardır. Zaten bu devletlerin büyük çoğunluğunun bayrak veya flamalarında aslan motifi kullanılmıştır. Dış güçlerin her zamanki ilk hedefleri, devleti yöneten kurt yani Aşina hanedanı ile, devleti kuran aslan yani Aşite hanedanı arasını açmaya çalışmak olmuştur. İktidar sahibi olan, devlet yöneten yani kurt olan Kayılar’dır. Devlet sahibi olan, devlet kuran Aslan ise Sakalar’ın da atası olan Kençekler’dir. Yani Kençekler, devlet kurup devlet yıkan Türk Sır Budunu’dur. Kayılar 24 Oğuz boyuna hükmedip “Han” “Hakan” yani “Kağan” olurken; Kençekler 24 Türk budununa hükmedip “San” “Kan” “Saq” yani “Ata” Baş, Lider, Atasagun” olmuşlardır. Mustafa Kemal’e “Atatürk” ünvanını kimin verdiği, Anıtkabir’e 16 adet aslan mührünü kimlerin vurduğu anlaşılmıştır umarım.

Bu yüzden kurulan bütün Türk devletleri birbirinin devamıdır. Yani esasen yalnızca bir tane Türk devleti vardır. Bir olan Tengri’ye (Allah’a) inanın bir milletin hakanı da bir tane olur.

Kençek kışlık başkent, Kençek ordu şehri, Kençek Kengeş Meclisi’dir. Töre’de toy Kengeş’te toplanır. Töre’de toy Kengeş’te toplanır. Kençekler sadece 24 Oğuz boyunun içerisine değil, 24 Türk budununun dahi içerisine dağılmışlardır. Bir Gagauzların, bir Karakalpakların, bir de Başkurtların dillerine  bakın; Kençek dilini görürsünüz. Bir de kültürlerine bakın, Kençeklendiklerini ve atalarımız Kençek'ten, Sır Derya'dan geldi dediklerini görürsünüz.

Sadece 24 Oğuz boyuna takılı kalırsak, biri de Oğuzlar olan 24 Türk budunu bir araya getirmek nasıl mümkün olabilir!

Yusuf Avcu, Gencek Kençek


[1] Bahaeddin Ögel, Türklerde Devlet Anlayışı, (İstanbul: Ötüken Yay., 2016), s. 68-69

Yorumlar (0)