YKS-TYT İçin Anlamlarına Göre Cümleler

YKS-TYT İçin Anlamlarına Göre Cümleler

Konumuz: YKS-TYT İçin Cümlede Anlam, Anlatımına Göre Cümleler, Cümlede Anlam İlişkileri, Cümle Yorumlama, Anlamlarına Göre Cümleler

Cümle (tümce) bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.
Cümlelerin temel özellikleri tam olarak bir yargı bildirmeleridir. Cümlelerde yargının tamamlanması çekimli bir eylemle ya da ek eylem almış isim soylu bir sözcükle olur.

 >  Cümle anlamı anlatımlarına göre cümleler, cümlede anlam ilişkileri, anlamlarına göre cümleler ve cümle yorumlama olmak üzere dört ana başlıkta incelenir:

CÜMLEDE ANLAM

 1  Anlatımına Göre Cümleler

  • Öznel Anlatımlı Cümleler
  • Nesnel Anlatımlı Cümleler
  • Tanım Cümleleri
  • İçerik (Konu) Cümleleri
  • Üslup (Biçem) Cümleleri
  • Doğrudan (Dolaysız) Anlatımlı Cümleler
  • Dolaylı Anlatımlı Cümleler
  • Kinayeli Anlatım İçeren Cümleler
  • Aşamalı Durum Bildiren Cümleler

  Cümlede Anlam İlişkileri

  • Eş Anlamlı Cümleler
  • Yakın Anlamlı Cümleler
  • Karşıt (Zıt) Anlamlı Cümleler
  • Neden (Sebep) – Sonuç İlişkili Cümleler
  • Amaç – Sonuç İlişkili Cümleler
  • Koşul – Sonuç İlişkili Cümleler
  • Açıklama İlişkili Cümleler
  • Karşılaştırma Cümleleri

  Cümle Yorumlama

  • Cümlenin Konusu
  • Cümlenin Ana Fikri
  • Cümleden Çıkarılabilecek Yargı
  • Cümleden Çıkarılamayacak Yargı
  • Cümle Tamamlama
  • Cümle Oluşturma
  • Düşüncenin Yönünü Değiştiren Sözcükler
  • Örtülü Anlam

 4  Anlamlarına Göre Cümleler

  • Öneri (Teklif) Cümleleri
  • Varsayım Cümleleri
  • Eleştiri Cümleleri
  • Öz Eleştiri Cümleleri
  • Davranış Cümleleri
  • Ön Yargı (Peşin Hüküm) Cümleleri
  • Uyarı Cümleleri
  • Görüş Cümleleri
  • Yakınma (Şikayet) Cümleleri
  • Hayıflanma Cümleleri
  • Pişmanlık Cümleleri
  • Sitem Cümleleri
  • Küçümseme Cümleleri
  • Azımsama Cümleleri
  • Şaşırma Cümleleri
  • Beklenti Cümleleri
  • Özlem (Hasret) Cümleleri
  • Tasarı Cümleleri
  • Tahmin Cümleleri
  • Olasılık (İhtimal) Cümleleri
  • Çaresizlik Cümleleri
  • Beğeni Cümleleri
  • Onay (Bir Düşünceye Katılma) Cümleleri
  • Abartma Cümleleri
  • Endişe (Kaygı) Cümleleri
  • Gözlem Cümleleri
  • Kesinlik Bildiren Cümleler
  • Kararlılık Bildiren Cümleler
  • Kararsızlık Bildiren Cümleler
  • Eşitlik Bildiren Cümleler
  • Bilinenin Soruyla Vurgulandığı Cümleler

 Anlatımına Göre Cümleler

1. Öznel Anlatımlı Cümleler 2. Nesnel Anlatımlı Cümleler 3. Tanım Cümleleri 4. İçerik Cümleleri 5. Üslup Cümleleri 6. Doğrudan Anlatımlı Cümleler 7. Dolaylı Anlatımlı Cümleler 8. Kinayeli Anlatım İçeren Cümleler 9. Aşamalı Durum Bildiren Cümleler

Anlatım bakımından cümleler öznel, nesnel, dolaylı, dolaysız, kinayeli, aşamalı durum bildiren cümleler ile tanım, içerik ve üslup cümleleri olmak üzere dokuz başlıkta incelenir:

1. Öznel Anlatımlı Cümleler

Söyleyenin kendi düşüncesini, duygusunu veya beğenisini içeren; doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye göre değişen cümlelerdir.

Örnek(ler)

» Roman en güzel yazı türüdür.
Yukarıdaki cümle, söyleyenin kişisel düşüncesini yansıtmaktadır. Kanıtlanması olanaksızdır. Çünkü her insanın sevdiği yazı türü farklıdır. Bu yüzden bu cümle, öznel yargı bildiren bir cümledir.

» İstanbul Boğazı’nın seyrine kimse doyamaz.
» Evde mutlu olan başarılı olur.
» Mavi elbise insanlara yakışıyor.
» Duygusal şarkılar herkesi etkiler.

2. Nesnel Anlatımlı Cümleler

Söyleyenin duygu veya düşüncesini içermeyen; doğruluğu ya da yanlışlığı kişiden kişiye göre değişiklik göstermeyen, herkesçe kabul görmüş, kanıtlanabilir yargıları içeren cümlelerdir.

Örnek(ler)

» Ozon tabakasındaki delik her yıl büyüyor.
Yukarıdaki cümle, nesnel bir yargı ifade etmektedir. Çünkü bu sözleri söyleyenin kişisel düşüncesi cümleye karışmamıştır. Bu, bilimsel bir veridir; araştırma ile kanıtlanabilir.

» Kırmızı, ana renklerden bir tanesidir.
» Eser, dört bölüm halinde sinemaya uyarlanmış.
» İstanbul 1453′te fethedildi.
» Yazar, bu romanında aile bireyleri arasındaki sorunları anlatıyor.

3. Tanım Cümleleri

Varlıkların ne olduklarını tam olarak belirtmek için kurulur. Tanım cümleleri “Bu nedir?”, “Bu kimdir?” sorularına cevap verir.

Örnek(ler)

» Lirik şiir, duyguların çok etkili ve coşkulu bir biçimde dile getirildiği şiir türüdür.
» Ünlü kişilerin kendi yaşamlarını anlattıkları yazılara otobiyografi denir.

4. İçerik (Konu) Cümleleri

Yazarın, yapıtında ele aldığı konuya değinilen cümlelerdir.

Örnek(ler)

» Sanatçı, eserinde bir çobanın köydeki yaşamını anlatıyor.
» Şiirlerinde ayrılık acısını işlemiş.

5. Üslup (Biçem) Cümleleri

Üslup bir duygunun, düşüncenin kişisel anlatım biçimidir. Sanatçının dili kullanma biçimi, anlatım şekli üslupla ilgilidir. Cümlelerin uzunluğu, kısalığı, sözcük seçimi, sanatlı ya da yalın oluş, sanatçının üslubunu ortaya koyar.

Herhangi bir metne yönelttiğimiz “Nasıl anlatılmış?” sorusu, üslupla ilgili ifadeleri bulmamıza yardımcı olur.

Örnek(ler)

» Sanatçı, eserinde gerçekleri kısa, yalın cümlelerle dile getirmiş.
» Şiirlerinde süslü, söz oyunlarına dayalı bir dil yerine, günlük konuşma dilini tercih etmiştir.

6. Doğrudan (Dolaysız) Anlatımlı Cümleler

Başkasına ait bir sözün hiç değiştirilmeden aktarılmasına doğrudan anlatım denir. Olduğu gibi aktarılan söz genellikle tırnak işareti içerisinde yazılır. Tırnak işaretinin dışında virgül kullanılarak da aktarılabilir.

Örnek(ler)

» Atalarımız, kalem kılıçtan keskindir, der.
» Atatürk: “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.” diyerek bir gerçeği dile getirmiştir. (Atatürk’e ait söz değiştirilmeden aktarılmış)

7. Dolaylı Anlatımlı Cümleler

Başkasından alınan sözün, cümledeki yargıyı değiştirmeden, kendi sözcüklerimizle aktarılmasına dolaylı anlatım denir. Dolaylı anlatımlı cümleler “söyledi, belirtti, açıkladı” gibi eylemlerle biter ya da yüklemleri öğrenilen geçmiş zamanla çekimlenir.

Örnek(ler)

» Doktor, babama ilaçları mutlaka içmesi gerektiğini tembih etti.
» Atatürk hayatta en gerçek yol göstericinin ilim olduğunu söylemiştir. (Yazar kendi anlatımıyla Atatürk’e ait sözü değiştirerek aktarmış)

8. Kinayeli Anlatım İçeren Cümleler

Cümlede ifade edilen düşüncenin, genellikle alaycı biçimde, tersini kasteden anlatım biçimidir.

Örnek(ler)

» Okulunu ne kadar çok sevdiğin yirmi gün devamsızlık yapmandan belli.
» Takımımız bu haftaki maçında muhteşem bir oyunla 4-0 mağlup oldu.

9. Aşamalı Durum Bildiren Cümleler

Bir olayın veya durumun giderek değiştiğini bildiren cümlelerdir. Eylem aniden değil, süreç içinde gerçekleşir.

Örnek(ler)

» Diktiğimiz fidanlar günden güne uzuyor.
» Uçak önce havalandı, sonra yavaş yavaş bulutların arasında kayboldu.

YKS-TYT İçin Anlamlarına Göre Cümleler

 Cümlede Anlam İlişkileri

1. Eş Anlamlı Cümleler 2. Yakın Anlamlı Cümleler 3. Karşıt (Zıt) Anlamlı Cümleler 4. Neden (Sebep) - Sonuç İlişkili Cümleler 5. Amaç - Sonuç İlişkili Cümleler 6. Koşul - Sonuç İlişkili Cümleler 7. Açıklama İlişkili Cümleler 8. Karşılaştırma Cümleleri

Anlam ilişkisi bakımından cümleler; eş anlamlı, yakın anlamlı, zıt anlamlı cümleler, neden-sonuç, amaç-sonuç, koşul-sonuç, açıklama ve karşılaştırma cümleleri olmak üzere sekiz başlıkta incelenir:

Cümlede Anlam İlişkileri Kavram Haritası

1. Eş Anlamlı Cümleler

Aynı konu ve düşüncenin, farklı sözcükler ve söz dizimiyle dile getirildiği cümlelerdir.

Örnek(ler)

» Belirli bir hedefi olmayan insana kimse yardımcı olamaz.
» Bir insan hangi limana yelken açtığını bilmiyorsa hiçbir rüzgar işine yaramaz.

» Bu bardağın yarısı su ile dolu.
» Bu bardağın yarısında su yok.

» Yaşam, içinde siyah da bulunan bir gökkuşağıdır.
» Yaşam, tüm güzelliklerinin yanında olumsuzlukları da barındırır.

2. Yakın Anlamlı Cümleler

Eş anlamlı cümlelerde, biri diğerinin yerini tutabilecek iki cümle söz konusu idi. Yakın anlamlı cümlelerde ise aynı özü, aynı ruhu taşıyan iki cümle vardır.

Örnek(ler)

» Hayatını insanların mutluluğuna adamıştı.
» İnsanları mutlu etmek için ömür boyu çalışmaktan zevk aldı.
Bu cümlelerin ikisinde de söz konusu kişinin ömür boyu insanların mutluluğu için çalıştığı ifade edilmektedir.  Buraya kadar eş anlamlılık söz konusudur. Ancak ikinci cümlede “bu çalışmadan zevk almak” gibi bir ayrıntı vardır. Bu ayrıntı sebebiyle bu cümlelere yakın anlamlı cümle diyoruz.

» Bazı sanatçılar yaşları ilerledikçe eserlerinde tekrara düşerler.
» Olgunluk döneminde sanatçıların bir kısmı özgünlüklerini kaybedebilir.

3. Karşıt (Zıt) Anlamlı Cümleler

Anlamca birbirine zıt olan, birbiriyle çelişen cümlelerdir. Bu tür cümlelerde konu genellikle aynıdır; fakat konuya bakış açısı farklıdır.

Örnek(ler)

» Sanayileşme, çevreye zarar vermektedir.
» Gelişmek isteyen toplumlar, sanayiye önem vermelidir.
Bu cümlelerde konu sanayileşmedir. İlk cümlede sanayileşmenin kötü yönü, diğerinde ise iyi yönü anlatılmaktadır.

» Sanatçı, hayatı kendi yorumuyla vermelidir.
» Sanatçı, hayatı anlatırken ayna görevi üstlenmelidir.

4. Neden (Sebep) – Sonuç İlişkili Cümleler

Bir eylemin hangi gerekçeyle veya hangi sebeple yapıldığını bildiren cümlelerdir. Bu cümlelerin yüklemine “niçin?” , “neden?” soruları sorulduğunda bu sorular cevapsız kalmaz. Neden-sonuç cümleleri iki bölümden oluşur: Birinci bölüm neden (sebep), ikinci bölüm ise sonuç bildirir. Genellikle “için, -den, -diğinden, ile” gibi ekler ve edatlar kullanılır.

Örnek(ler)

» Hasta olduğum için okula gelemedim.
Yukarıdaki cümlede koyu renkle yazılmış bölüm, eylemin yapılış nedenini belirtmektedir.

» Okulların açılmasıyla masraflar arttı.
» Seni uyandırmayalım diye radyoyu açmadık.
» Yağmur yağınca maç iptal oldu.
» Malzeme yetersizliğinden inşaat yarım kaldı.

 >  Neden-sonuç ilişkisi bağımsız iki cümle ile de ifade edilebilir.

Örnek(ler)

» Çiçekleri gece sula; daha çabuk büyür.
» Bir daha böyle konuşma; beni üzüyorsun.
Bu örneklerde birinci cümlede ifade edilen eylem, ikinci cümlede ifade edilen eylemin nedeni durumundadır. Buna “gerekçe” de denmektedir. Bu tür ifadelerde sebep cümlesi ile sonuç cümlesinin yerleri değiştirilebilir.

5. Amaç-Sonuç İlişkili Cümleler

Eylemin hangi amaca bağlı olarak gerçekleştiğinin belirtildiği cümlelerdir. Bu tür cümlelerde de “için, diye, üzere” gibi edatlardan yararlanılır. Amaç – sonuç cümleleri, eyleme sorulan “hangi amaçla?” sorusuna cevap verir.

Örnek(ler)

» Sınavı kazanmak için çok çalışmış.
Yukarıdaki cümlede koyu renkle yazılmış bölüm, eylemin yapılış amacını belirtmektedir.

» Bildiklerini anlatmak üzere karakola başvurdu.
» Kilo vereyim diye spor yapıyor.
» Yazar, eleştirmene şirin görünmek maksadıyla iki yüzlü davranıyor.
» Ona sık sık öğüt verirdi; iyi bir insan olsun diye.

Amaç-Sonuç Cümleleri ile Neden-Sonuç Cümleleri Arasındaki Fark

Amaç-sonuç cümleleri, neden-sonuç cümleleri birbirine çok benzemekte bu yüzden sık sık karıştırılmaktadır. Amaç-sonuç cümleleri ile neden-sonuç cümlelerini ayırt etmek için şu yolu izlemeliyiz:

Amaç-sonuç ile neden-sonuç cümlelerinin karıştırılmasının en büyük sebebi amaç-sonuç cümlelerinin, neden-sonuç cümlelerini bulmak için kullandığımız “neden?” sorusuna da cevap verebilmeleridir. Bu yüzden amaç-sonuç cümlelerinin sorulduğu sorularda önce mutlaka “hangi amaçla?” sorusu sorulmalıdır. Eğer önce “neden?” sorusunu sorarsak neden-sonuç cümlesini amaç-sonuç sanarak yanılırız.

Örnek Soru

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde amaç-sonuç ilişkisi vardır?

A) Dün akşam eve geldim
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım.
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor.
D) İlaç almak için eczaneye gitti.

Çözüm

Seçenekleri incelediğimiz b,c ve d seçeneklerinde “neden?” sorusuna cevap alabildiğimizi görüyoruz:

A) Dün akşam eve geldim. (neden geldim? → cevap yok)
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım. (neden iyi not aldım? → çok çalıştığım için)
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor. (neden iyi duymuyordu? → yaşlandığı için)
D) İlaç almak için eczaneye gitti. (neden eczaneye gitti? → ilaç almak için)

Yanlış soruyu sorduğumuz için birçok cevap çıktı. Bizden amaç-sonuç cümlesini bulmamız istendiğinde sadece “hangi amaçla?” sorusunu sorarsak kolayca cevabı bulabiliriz:

A) Dün akşam eve geldim. (hangi amaçla geldim? → cevap yok)
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım. (hangi amaçla iyi not aldım? → cevap yok)
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor. (hangi amaçla iyi duymuyordu? → cevap yok)
D) İlaç almak için eczaneye gitti. (hangi amaçla eczaneye gitti? → ilaç almak için)

Görüldüğü üzere “hangi amaçla?” sorusunu sorduğumuzda sadece D seçeneğinden cevap alabiliyoruz ve cevabı kolayca bulabiliyoruz.

Doğru cevap: D seçeneği

6. Koşul (Şart) – Sonuç İlişkili Cümleler

Bir olayın veya durumun gerçekleşmesinin, başka bir olayın veya duruma bağlı olduğunu belirten cümlelerdir. Bu tür cümlelerde birinci bölüm (yan yargı) koşul, ikinci bölüm ise o koşula bağlı olarak ortaya çıkan sonuçtur (temel yargı). Türkçede koşul anlamı asıl olarak “-se” şart ekiyle sağlanır. “ise”, “-ince”, “-dikçe”, “mi”, “ama”, “üzere”, “yeter ki” ile de koşul anlamı sağlanabilir.

Örnek(ler)

» Ödevini yaparsan  oyun oynayabilirsin.
Bu cümlede koyu renkle yazılmış bölüm, eylemin yapılabilmesinin bağlı olduğu koşulu belirtmektedir.

» Temiz bir dünya istiyorsan  yerlere çöp atma.
» Müzik dinleyebilirsin ama sesini fazla açmayacaksın.
» Bizim buralara yağmur yağdıkça her yer toprak kokardı.
» Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsin.
» Akşam baban gelsin, alışverişe çıkarız.
» İstediğin her şeyi alırım, yeter ki sınıfını geç.

 UYARI  Cümleye istek, dilek anlamı katan –se, -sa ile koşul anlamı veren –se, -sa ekini karıştırmamak gerekir. İstek cümleleri de –se, -sa eki almasına rağmen, koşul anlamı taşımaz.

Örnek(ler)

» Otobüsle gelmese de trenle gelse.

7. Açıklama İlişkili Cümleler

Neden- sonuç ilişkisinin tersidir; önce sonucun, sonra nedenin belirtildiği cümlelerdir. Bu tür cümleler genellikle “çünkü, demek ki, öyleyse, anlaşılıyor ki” bağlaçlarıyla oluşturulur.

Örnek(ler)

» İzmir’i seviyorum çünkü en güzel yıllarım orada geçti.
Bu cümlede koyu renkle yazılmış bölümde, kendinden önce belirtilen yargının nedeni açıklanmıştır.

» Bir kez bile arayıp sormadı, demek ki bizi pek sevmemiş.
» Yüzünden düşen bin parça, anlaşılan üzgünsün.

8. Karşılaştırma Cümleleri

Birden fazla varlık, kavram ya da durumun karşılaştırıldığı cümlelerdir. Karşılaştırmada benzerlik, farklılık, üstünlük gibi değişik durumlar ifade edilir. Karşılaştırma ilgisi “gibi, kadar, en, daha, çok, göre, fazla” gibi sözcüklerle kurulur.

Örnek(ler)

» Kışın Sivas, İstanbul’dan daha soğuktur.
» Televizyon da sinema kadar etkilidir.
» Köyün en güzel çileği bahçemizde yetişir.
» Yeni şiirler eski şiirlere göre daha anlaşılır bir dille yazılıyor.
» Selim, gezmeyi çok sever, Elif ise kitap okumayı.

  Cümle Yorumlama

1. Cümlenin Konusu 2. Cümlenin Ana Fikri 3. Cümleden Çıkarılabilecek Yargı 4. Cümleden Çıkarılamayacak Yargı 5. Cümle Tamamlama 6. Cümle Oluşturma 7. Düşüncenin Yönünü Değiştiren Sözcükler

Cümle yorumu; cümlenin konusu, ana fikri, cümleden çıkarılabilecek / çıkarılamayacak yargı, cümle tamamlama ve oluşturma ile düşüncenin yönünü değiştiren sözcükler olmak üzere yedi başlıkta incelenir:

Cümle Yorumlama Kavram Haritası

1. Cümlenin Konusu

Cümlede üzeride durulan kavramlar cümlenin konusunu verir. Sorularda bir cümle verilir ve bu cümlede neyin anlatıldığı, yani cümlenin konusu sorulur.

Yapılması gereken, verilen cümleyi yorumlayarak anlatılanı bir iki söz ile ifade etmektir. Bunun için cümleye “Bu cümle neyi anlatıyor?” sorusu sorulur ve sorunun cevabı aranır. Alınan cevap cümlenin konusu olacaktır.

Örnek(ler)

» Öğretmen bir toplumun yapı taşıdır.

Bu cümlede öğretmen, “yapı taşı”na benzetilmiş. Taştan yapılan binalarda temel malzeme taş olduğuna göre, bu malzeme olmadan bina yapılamaz. Öğretmen için toplumun yapı taşı dendiğine göre, toplumun ortaya çıkması için öğretmene ihtiyaç var demektir. Öyleyse toplumun oluşmasında öğretmen çok önemlidir. Yani bu cümlenin konusu, anlatmak istediği, “öğretmenin önemi”dir.

» Gelecek nesillere yaşanır bir dünya bırakmak için çevreyi korumalıyız.

Bu cümlede çevrenin korunması gelecek nesillere sağlıklı bir dünya bırakma gerekçesine bağlanıyor. Öyleyse bu cümlede “çevrenin korunmasının gerekliliğini” anlatıyor diyebiliriz.

2. Cümlenin Ana Fikri (Ana Düşüncesi)

Bir cümlede asıl anlatılmak istenen fikir veya cümlede verilmek istenen mesaja ana fikir denmektedir.

Örnek(ler)

» Eğer bir romancı yazdığı eserlerin geniş kitleler tarafından okunmasını, beğenilmesini arzu ediyorsa yapacağı ilk iş seslendiği halkın anlayabileceği bir dil kullanmak olmalıdır.

Bu cümlede anlatılmak istenen düşünceyi “Yalın bir dil kullanan sanatçı, daha fazla okunur.” şeklinde öz olarak ifade edebiliriz. Bu da cümlenin ana düşüncesi olur.

» Gerçek şair; halkının dağlarını, çobanlarını, kuzularını, acı ve sevinçlerini anlatandır.

Bu cümlede anlatılmak isteneni ise “Şair, milletini anlatan kimsedir.” şeklinde belirtebiliriz.

3. Cümleden Çıkarılabilecek Yargı

Bir cümle verilir ve bu cümlede anlatılmak istenenin veya cümleden çıkarılabilecek yargının ne olduğu sorulur.

Bu tip soruların çözümünde yapılması gereken, verilen cümleyi yorumlayarak cümlenin söyleniş sebebinin bulunmasıdır. Çünkü hiçbir cümle boş yere söylenmez, her cümlenin bir söyleniş amacı vardır. İşte bu tip sorularda bize düşen onu bulmaktır. Biz buna cümlenin ana düşüncesi de diyebiliriz.

“Bu cümlede yazar bize ne demek istedi?” sorusuyla anlatılmak isteneni bulabiliriz.

Örnek(ler)

» Yazar, eserlerinde günlük hayatta olan şeyleri olduğu gibi, hiçbir abartmaya gitmeden anlatmıştır.

Bu cümlede yazar, eserlerinde günlük hayatı olduğu gibi anlatmışsa toplumun yaşamını işlemiş demektir. Öyleyse bu cümlede anlatılmak isteneni “Yazar, eserlerinde içinde yaşadığı toplumu anlatmıştır.” şeklinde ifade edebiliriz.

» İnsan, bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için değil; onları belli bir biçimde söylemeyi seçtiği için ‘yazar’dır.

Bu cümlede, “bazı şeyleri söyleme” sözüyle, konu; “belli bir biçimde söyleme” sözüyle, üslup kastedilmiştir. Bu sözlerden hareketle cümlede, bir insanı yazar yapan şeyin işlediği konunun değil, üslubunun olduğu anlatılmak istenmiştir. Dolayısıyla bu cümlede anlatılmak isteneni “Bir yazarın neyi söylediğinden çok, nasıl söylediği önemlidir.” şeklinde ifade edebiliriz.

4. Cümleden Çıkarılamayacak Yargı

Bir cümle verilir ve bu cümleden çıkarılamayan ya da cümlenin anlamıyla çelişen yargıları bulmamız istenir.

Yapılacak iş verilen cümleyi yorumlayarak cümleden çıkarılabilecek yargıları bulmaktır. Sorular dört seçenekten oluştuğuna göre, seçeneklerin üçündeki yargılar, verilen cümleden çıkarılabilecek niteliktedir. Dolayısıyla cümleden çıkarılabilecek yargılar belirlenince, cümleden çıkarılamayacak yargı kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Bu süreçte cümle çok iyi okunmalı, hangi ifadeden nasıl bir sonuç çıkarılabileceği iyi tespit edilmelidir.

Örnek(ler)

» Mehmet’in kardeşi dün de okula gitmedi.

Bu cümleden çıkarılabilecek ve çıkarılamayacak anlamları bulalım:

1.   “Mehmet evin tek çocuğu değildir.”
2.   “Mehmet ‘in kardeşi 0-6 yaş arasında değil.”
3.   “Mehmet ‘in kardeşi bugün de okula gitmemiş.”
4.   “Mehmet kardeşinden başarılıdır.”

Yukarıdaki cümlelere baktığımızda 1. cümle kardeş, 2. cümle okul, 3. cümle dün de sözcüklerinden çıkar. 4. cümleyi verilen cümleden çıkaramıyoruz.

5. Cümle Tamamlama

Verilen cümlelerde veya karşılıklı konuşma metinlerinde boş bırakılan yerlerin anlam bütünlüğünü ve uyumunu sağlayacak şekilde doldurulmasıdır.

Yapılacak iş, cümlenin gelişinden çıkarılan anlam doğrultusunda boşlukları doldurmaktır. Bu yapılırken dil bilgisi kuralları göz önünde bulundurulmalıdır. Yani eklenecek sözcüklerin hem anlamca hem de yapıca cümleye uygunluk taşıması gerekir.

Tamamlanacak ve tamamlayacak cümleler ya da sözler arasında;

– Anlamsal ilişki doğru kurulmalıdır.
– Zaman ve kişi yönünden uyum olmalıdır.
– Cümleleri anlamca bağlamak için uygun bağlaçlar kullanılmalıdır.

 >  Böyle sorular seçeneklerden gidilerek de çözülebilir.

Örnek(ler)

» Anneme Anneler Günü için bir ………………… aldım.
Anneler Günü’nde çocuklar annelerine hediye alır. Öyleyse bu boşluğu “hediye” sözcüğüyle tamamlayabiliriz.

6. Cümle Oluşturma (Kelimeleri Doğru Sıralama)

Sözcük ya da sözcük gruplarına ayrılmış olarak verilen cümlelerin genellikle anlamlı ve kurallı bir cümle haline getirilmesi istenir.

Yapılacak iş, öncelikle yüklemi belirlemek ve eğer kurallı bir cümle isteniyorsa yüklemi sona yerleştirmek, daha sonra varsa edat gruplarını, bağlaçları ve tamlamaları bulmaktır.

 >  Bu konuyla ilgili sorular seçeneklerden gidilerek de çözülebilir.

Örnek Soru

» 1. aynı şeyleri
2. başkalarının düşüncelerini
3. dinleyerek de
4. okuyarak
5. yapabiliriz
6. nasıl öğreniyorsak
Yukarıdaki sözcük ve sözcük gruplarıyla anlamlı  bir cümle oluşturmak için sıralama nasıl olmalıdır?
A) 2 – 6 – 3 – 1– 4– 5
B) 1 – 3 – 5 – 6– 4 – 2
C) 2 – 4 – 6 – 1 – 3 – 5
D) 3 – 5 – 1 – 2 – 4 – 6

Çözüm:
Bu sözcüklerle anlamlı ve kurallı bir cümle oluşturmak istesek, ilk önce yüklemi bulmalıyız. Burada yüklem, beşinci sözcük olan “yapabiliriz” sözcüğüdür. Seçeneklerdeki sıralamaya beş numarayla biten iki seçenek vardır: A ve C. Sözcükler arasındaki anlam dikkate alındığında da C seçeneğinin sıralamasının daha uygun olduğu görülür. Doğru sıralama şu şekildedir: ”Başkalarının düşüncelerini okuyarak nasıl öğreniyorsak aynı şeyleri dinleyerek de yapabiliriz.”

YANIT: C

7. Düşüncenin Yönünü (Akışını) Değiştiren Sözcükler

Cümle içindeki kelimeler anlamca birbirini tamamlar. Fakat bir konudan başka bir konuya geçilirken “fakat, ama, lakin, ancak, oysa, ne var ki, yalnız, halbuki” gibi anlamın akışını değiştiren sözcükler kullanılabilir. Bu tür sözcükler cümlede anlamın akışını değiştiren sözcüklerdir.

Örnek(ler)

» Ahmet çalışkan, dürüst, efendi bir öğrencidir; ama…

“ama” bağlacından sonra kullanacağımız ifade daha önce kullanacağımız ifadenin zıddı olacaktır.

Ahmet çalışkan, dürüst, efendi bir öğrencidir; ama yazısı güzel değil.
             ifade olumlu                                          ifade olumsuz

» Hasta adam, iyileşmek için doktor doktor dolaştı; ne var ki hastalığına çare bulamadı.
» Ankara güzel, düzenli, planlı bir şehirdir; fakat denize kıyısı yoktur.
» Parası yok, arkadaşı yok, gidecek kimsesi yok; yalnız temiz bir kalbi var.
» Gelemeyeceğini söyledi, hâlbuki vakti vardı.

Cümlede Anlam, Anlatımına Göre Cümleler, Cümlede Anlam İlişkileri, Cümle Yorumlama, Anlamlarına Göre Cümleler

https://www.dilbilgisi.net'e teşekkürlerimizle...

Yorumlar (0)