Dört Temel Hareket - Doç. Dr. Haluk Berkmen










Dört Temel Hareket


Doç. Dr. Haluk Berkmen

Evrende ve çevremizde nesnelerin hareket ettiklerini görüyoruz ama hareket türleri üzerinde hiç durmuyoruz. Zira insanların çoğu etki-tepki döngüsü içinde sistematik düşünmeye vakit ayıramazlar. Tüm hareketleri sistematik olarak incelersek görürüz ki, temelde 4 tane hareket vardır. Bunlar: 1. Denge durumuna doğru gidenler, 2. Düzenli tekrar içerenler, 3. Tekliğin çatallaşarak ikileşmesi hareketi ve 4. Karmaşık hareketler.

Denge durumuna gidenlere örnek olarak sarkacın hareketi gösterilebilir. Havada salınan bir sarkaç, hava molekülleri ile sürtünmesi sonucunda, salınım genlikleri azalacağından, sarkaç bir süre sonra denge durumuna ulaşarak hareketsiz kalacaktır. Alttaki grafikte bu hareketin denge durumuna azalarak yaklaşan genlikleri görülüyor.

İkinci tür hareketlere “Periyodik” hareketler denir. Periyodik hareketler belli bir titreşim frekansı içerirler ve genlikleri sönümlü olmazlar. Bu tür tekrar içeren hareketlere bir örnek olarak dünyanın güneş etrafındaki biteviye döngüsü gösterilebilir.

Üçüncü tür hareketler çatallaşma içerirler. Çatallaşma kritik bir noktada oluşur ve tek olan ikiye bölünür. Bu bölünmeden oluşan yeni durumlar dengeye doğru yakınsadıklarında birlikten ikilik belirmiş olur. Bakterilerin bölünerek çoğalmaları veya DNA molekülünün kendini kopyalayarak iki eşit DNA molekülü oluşturması çatallaşma hareketlerine örnek olarak gösterilebilir. Gerek Altın Oran gerekse Fibonacci dizisi iki tane “1” ile başlıyor. Yani, tek olan “birlik” (vahdet), kritik bir noktada çatallaşarak ikiliği oluşturuyor. Alttaki resimde bir noktadan başlayan hareketin bir süre sonra önce iki ve ardından dört farklı fakat dengeli duruma dönüştüğünü görüyoruz. Bu çatallaşma durumuna fizik biliminde “dejenere” (bozulmuş) denge durumları deniyor. Işığın bir cam prizmadan geçmesiyle oluşan gökkuşağının yedi rengi çatallaşma hareketine güzel bir örnektir. Her atomun yaydığı ışık dalgalarındaki farklı titreşim frekanslarını ayıran alete “spektrometre” denmektedir.

Dördüncü tür hareketler karmaşıktırlar ve herhangi bir düzen içermezler. Karmaşa içeren hareketlere “Kaos” denmiştir. Evrenin “kaos” içeren hareketlerden kritik bir anda ortaya çıktığını ve bütünsel enerji alanının kaynadığını 31 Ocak tarihli “Örgü Alan Modeli” başlıklı yazımda anlattım. Eğer çatallaşma hareketi devam ederse altta ortada görülen çokluk oluşur. Doğadaki canlı türlerinin bu derece çok oluşları çatallaşmanın sonucudur. Her canlı tek bir bakteriden veya tek bir “arkea” denen molekülden ortaya çıkmıştır. Zamanla dış şartların etkisiyle ve içteki çatallaşmaların içerdiği belirsizliklerden dolayı, teklikten çokluk oluşmuş ve yeni türler belirmiştir. Bu durumu 12 Kasım 2017 tarihli “Evrimi Anlayalım” başlıklı yazımda anlattım. O yazıda dedim ki: “Doğadaki karmaşık ve kaotik yapıların ortaya çıkmalarını sağlayan mekanizma, belli bir noktada ve anda ‘çatallaşma’ olarak tanımlanmış olan iki kola ayrışarak gelişimin devam etmesidir.” Demek ki “kaotik” (karmaşık) hareketlerin başlangıcında çatallaşma bulunmaktadır. Kaotik harekete örnek olarak musluktan tek tek damlayan damlaları gösterebiliriz. Altta sağda görüldüğü gibi, önce belirli aralıklarla ve düzenli olarak düşen damlalar, bir süre sonra karmaşık şekilde düşmeye başlarlar. Eğer damlaların altına bir mikrofon yerleştirirsek, damlaların farklı zaman aralıklarında düşmeye başladıklarını duymaya başlarız. Bu karmaşık ve belirsiz düşüş sürelerini en sağdaki grafikte, farklı t zaman aralıkları olarak görüyoruz. Karmaşanın ortaya çıkış nedeni de hareketin başlangıcında bulunan nedeni belirsiz küçük farkların zaman içinde büyük farklara dönüşmesi ve karmaşaya neden olmasıdır. Bu duruma “Kelebek Etkisi” de denmiştir.







Otomatik alternatif metin yok.
































Yorumlar (0)