Özdeyişler, vecizeler, özdeyişler ve söyleyenleri, özdeyişler ve anlamları

Özdeyişler (Vecizeler) Konu Anlatımı, Sorular ve Örnekler

Özdeyiş nedir? Bir düşünceyi kısa ve özlü bir şekilde anlatan, bir veya birkaç cümleden oluşan sözlere özdeyiş (vecize) denir. Bir düşünceyi en kısa, en özlü biçimde anlatan bir veya birkaç cümleden oluşan bilgece söz. Eş anlamlısı: vecize, veciz söz, özsöz, özlü söz. Atasözlerinden farkı, söyleyeninin ya da yazanın bilinmesidir. Vecizeler, bağımsız bir eser halinde yazılabildikleri gibi, bir yazarın eserlerinde dağınık olarak da bulunabilir. Vecizeler de tıpkı atasözleri gibi yaşanan olaylardan, gözlemlerden ve deneyimlerden çıkarılan sonuçlara, derslere dayanır.

Eskiden "cümle-i hikemiye" ve "kelam-ı kibar" adı altında toplanmış olanları vardır. Tanzimat'tan sonraki Türk edebiyatında doğrudan doğruya vecize türünde yazan ilk sanatçı, Cenap Şahabettin'dir. Veciz sözleri, "Tiryaki Sözleri" adı altında bir kitapta biraraya getirmiştir.

ATASÖZLERİ VE ANLAMLARI

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

DEYİMLER VE ANLAMLARI

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

-A-

  • Adalet evrenin ruhudur. Ömer Hayyam
  • Adalet, insan topluluğunun kutsî bağıdır. P.D. GUOZIT
  • Affetmek ve unutmak, iyi insanların intikamıdır. SCHİLLER
  • Ağzında bal olan arının, kuyruğunda iğnesi vardır. JOHN LYLY
  • Aile hayatının güzelliği gibi hiç bir şey yoktur. OSCAR WILDE
  • Akıl yaşta değil baştadır. Doğru bir söz fakat aklı da başa yaş getirir. C. SAHABETTİN
  • Akıllı adam hem kitapları, hem de doğrudan doğruya hayatı okur. LIN YUTANG
  • Akıllı olmak da bir şey değil, mühim olan o aklı yerinde kullanmaktır. DESCARTES
  • Aklın üç ilkesi, iyi düşünmek, iyi söylemek, iyi yapmaktır. DEMOKRİT
  • Aklın ve ilmin üç büyük düşmanı vardır: Kötülük, bilgisizlik ve tembellik. HAECKEL
  • Alışkanlıklar bırakılmazlarsa, zamanla ihtiyaç haline gelirler. ST. AGUSTİNE
  • Alışkanlıkların zincirleri, önce duyulmayacak kadar hafif, sonra kırılamayacak kadar güçlü olurlar. BENJAMIN DIZRAELI
  • Allah, dolu ellere değil, temiz ellere bakar. P.SYRUS
  • Ana ailenin güneşidir. Bir ailede o olmazsa orada büyüyen çocuklar gölgede kalmış meyveler gibi olgunlaşmazlar. PESTALOZZI
  • Arkadaşını yalnızken ikaz et, başkalarının yanında öv. PUBLIUS CYRUS
  • Arkanı güneşe çevirme, gölgen önüne düşer. TAGORE
  • Aşılmasına imkan olmayan hiçbir duvar yoktur. ÇEHOV
  • Aşk, dört nala giden at gibidir, ne dizginden anlar, ne söz dinler. KONFÜÇYÜS
  • Aşk, duyguların şiiridir. BALZAC
  • Aşk, dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acısından yaratılmıştır. BAILEY
  • Aşkın gelişi, aklın gidişidir. ANTONINE BERT
  • Aşk, güzelliğin aracılığıyla çoğalma arzusudur. SOKRATES
  • Aşk, öyle engin bir denizdir ki, ne başlangıcı ne de sonu vardır. MEVLANA
  • Ayakta ölmek, diz üstü yaşamaktan iyidir. ROOSEVELT

-B-

  • Bana iyi analar veriniz, size iyi vatandaşlar vereyim. N. BONAPARTE
  • Bana ya hürriyet verin, ya da ölüm. PATRICK HENGY
  • Başarı, cesaretin çocuğudur. BENJAMİN DİSRAELİ
  • Başkalarının hürriyetlerini tanımayanlar, hürriyete layık değildir. ABRAHAM LINCOLN
  • Ben bilmediğimi bildiğim için, öteki insanlardan akıllıyım. SOKRATES
  • Bencil insan, tek başına kalmış meyvesiz bir ağaç gibi kurur gider. TURGENYEV
  • Bencillik dostluğun zehiridir. BALZAC
  • Beni isterseniz dövün, ama bırakın istediğim gibi güleyim. MOLI'ERE
  • Beşikten mezara kadar bilim öğrenin. HZ. MUHAMMED
  • Bilgili olduğumuz oranda özgür oluruz. SOKRATES
  • Bilginlerle beraber düşünmeli, halkla birlikte hareket etmelidir. BERKLEY
  • Bilim ve sanat bütün dünyanın malıdır, milletlerin sınırlarını tanımaz. GOETHE
  • Bilimsiz şiir, temelsiz duvara benzer. FUZULI
  • Bir adamın şöhreti gölgesine benzer, yükseldikçe büyür, düştükçe küçülür. ALLEGRAND
  • Bir düşünce bir ateşten daha çok ileriyi ısıtabilir. LONG FELLOW
  • Bir gencin hata yapmasını önlersen, onun kararlarını da kendi kendine vermesini önlemiş olursun. JOHN ERSKIN
  • Bir insanda kibir, hırs ve şehvet söz söylerken soğan kokar. MEVLANA
  • Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir. HZ. MUHAMMED
  • Bir insanın tek başına mutlu olması, utanılacak bir şeydir. ALBERT CAMUS
  • Bir iş yapmak için neden yarını bekliyorsun. Bugün de dünün bir yarını değil midir. ÖMER HAYYAM
  • Bir kişiye yapılmış haksızlık, bütün topluma yöneltilmiş bir tehdittir. MONTESQUİEU
  • Bir mermer parçası için heykeltıraş ne ise, ruh içinde eğitim olur. CERVANTES
  • Bir okul açan, bir hapishane kapatır. VİCTOR HUGO
  • Bir paranın nereden geldiğini görmek istiyorsan, nereye gittiğine bak. EBU HANİFE
  • Bir şeyi bildiğin zaman, onu bildiğini göstermeye çalış.Bir şeyi bilmiyorsan, onu bilmediğini kabul et.İşte bu bilgidir. KONFÜÇYÜS
  • Bir ulusun büyüklüğü, nüfusun çokluğu ile değil, akıllı ve erdemli kişilerin sayısıyla ölçülür. VİCTOR HUGO
  • Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır. ALBERT EINSTEIN
  • Bizce aklı başında adam yalnız bizim gibi düşünendir. LA ROEHEFOUCOULD
  • Bu dünyaya istediğimiz gibi gelmedik, bu dünyadan istediğimiz gibi gidemeyiz. ÖMER HAYYAM
  • Bütün donanımıyla askere değil de elinde alfabesiyle öğretmene güvenirim. BROUGHAM
  • Bilginin efendisi olmak için çalışmanın uşağı olmak şarttır. (Balzac)
  • Bir milletin büyüklüğü, nüfusunun çokluğu ile değil, akıllı ve fazilet sahibi adamlarının sayısı ile belli olur. (Victor Hugo)

-C-

  • Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol. MEVLANA
  • Camdan evde oturanlar başkalarına taş atmamalıdırlar. G. NERBERT
  • Cennet anaların ayakları altındadır. HZ. MUHAMMED
  • Cesaret cennete, korku ölüme sürükler. SENECA
  • Cesaret insanı zafere, korkaklık ölüme götürür. SENECA
  • Cesareti olmayan adamın başarısı olmaz. PULDIUS CYRUS
  • Cesaretle dolu bir insan, inançla dolu bir insandır. CİCERO
  • Cibilliyetsize ilim öğretmek, eşkıyanın eline kılıç vermektir. MEVLANA

-Ç-

  • Çalışma, doğanın anasıdır; mutlak bir dinlenme ölüm demektir. PASCAL
  • Çiçek koku vermek, ateş ısıtmak, kadında mes'ud etmek için yaratılmıştır. G.GARDONY
  • Çocuğa küçük şeylerden zevk almasını öğreten, ona büyük bir servet bırakmış olur. ETIENNE GILSON
  • Çocuklara, babalarının yeteneklerine göre değil, kendi yeteneklerine göre meslek bulmak gerekir. PLATON
  • Çocuklarınıza dilini tutmasını öğretin. Konuşmasını nasıl olsa öğrenecektir. FRANKLİN

-D-

  • Dedikodu, basit ruhlu insanların eğlencesidir. JORNEİLLE
  • Dehanın ilk ve en büyük şartı hakikati sevmektir. GEOTHE
  • Deney, aklın babası, belleğin anasıdır. THOMAS FULLER
  • Dil, bir ulusun aynasıdır. Bu aynaya baktığımız zaman, orada kendimizin gerçek yankısını görürüz. SCHİLLER
  • Doğru düşündüğüne inanan yanlış fikirlerle savaşmak zorunda kalır. MEHMET KAPLAN
  • Doğruluk, insanın kalbinin en gerçek anlatımıdır. KONFÜÇYÜS
  • Duvarda bir gedik açmaya bir taşın eskimesi yeter. A. NİHAT ASYA
  • Dünya değirmen taşına benzer, her saat nice kalpler öğütür. SEYH SADİ
  • Dünyada her şeye değer biçmek mümkündür, fakat öğretmenin eserine asla değer biçilemez. SOKRAT
  • Düşüncesiz öğrenme, boşuna giden bir çabadır. KONFÜÇYÜS
  • Düşünmeden konuşmak, nişan almadan ateş etmeye benzer. R. DİGEST
  • Düşünmediğim zaman, yaşamadığım zamandır. REMBRANTD
  • Düşünmek ve söylemek kolay, fakat yaşamak, hele basarı ile sonuçlandırmak çok zordur. ZİYA GÖKALP
  • Düzyazı yürümeye, şiir ise dansa benzetilebilir. Yürümenin kendisi dışında bir amacı vardır. Dansın amacı ise, kendisidir. VALERY 

-E-

  • Eğitim öğrencilere saygıyla başlar. EMERSON
  • Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. HZ.ALİ
  • En büyük acı, acıtmaz olmuş zincirlerin acısıdır; köleliği kabul etmenin, başkaldırmaktan vazgeçmenin acıdır. A. NİHAT ASYA
  • En büyük cezaevi, cahil bir insanın kafasının içidir. MONTAİGNE
  • En kudretli insan, kendisine hakim olandır. SENECA
  • En sürekli aşk, karşılıklı olmayan aşktır. SOMERST MAUGAM
  • En tehlike insanlar yarı deliler ve yarım akıllılardır. GOETHE
  • En verimli yağmur alın teridir. C. SAHABETTİN
  • Erdem, iyiyi elde etme gücüdür. EFLATUN
  • Erkekler, kadınların ilk aşkı, kadınlar da erkeklerin son aşkı olmak isterler. OSCAR WILDE
  • Eskimiş fikirler paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür. C. ŞAHABETTİN
  • Evlilikte başarı, yalnız aranan kişiyi bulmakta değil, aynı zamanda aranan kişi olmaktadır. FOSTER WOOD

-F-

  • Felaket, dost sayısını sıfıra indirir. W. SHAKESPEARE
  • Felaket içinde karar verebilmek yarı kurtuluştur. PASTALOZZI
  • Felaketlerin üstünde dimdik oturan insan soylu ve cesurdur. NAPOLCON
  • Fenalıkların ilki ve en büyüğü, haksızlıkların cezasız kalmasıdır. EFLATUN

-G-

  • Geç kalan teselli, idam dan sonraki affa benzer. SHAKESPARE
  • Geçmişi hatırlayamayanlar, onu bir kere daha yaşamak zorunda kalırlar. G.SANTAYANA
  • Gençken bilgi ağacını dikmezsek, ihtiyarlığımızda gölgesinde barınacak ağacımız olmayacaktır. CHESTERFİELD
  • Gençler! Muhakkak evlenin. Eşiniz iyi çıkarsa mutlu, kötü çıkarsa benim gibi filozof olursunuz. SOKRAT
  • Gençliğe üç öğüdüm vardır: ÇALIŞ, ÇALIŞ, ÇALIŞ. (Bismark)
  • Gençliğin parlak lügatinde başarısızlık diye bir kelime yoktur. E. BULWER LYTTON
  • Gençlik, rüzgarların savurduğu gül yapraklarının arkasından koşar. N.LENAU
  • Gerçeğin dağlarına umutsuzlukla çıkılmaz. NİETZSCHE
  • Gerçek arkadaşlık sıhhat gibidir, değeri ancak o yok olduktan sonra anlaşılır. GOLTI
  • Gerçek bilgi; yaparak, denenerek öğrenilen bilgidir. DESCARTES
  • Gerçek bir arkadaş, iki gövdede yaşayan bir ruhtur. ARİSTO
  • Gülmek bir güneştir. İnsanın yüzünden hüzün ve keder kışını defeder. VİCTOR HUGO
  • Gündüz kandilini hazırlamayan, gece karanlığa razı demektir. CENAP ŞAHABETTİN
  • Güzel bedenler için zevk, güzel ruhlar içinde ıstırap gerektir. OSCAR WILDE
  • Güzel bir kıyafet iyi bir tavsiye mektubudur. C. ŞAHABETTİN
  • Güzel düşün, iyi hisset, aldanma; ne varsa doğrudadır; doğruluk şaşar sanma. T. FİKRET
  • Güzel sanatlar, insanın kafasının, kalbinin birlikte çalıştığı şeylerdir. BACON
  • Güzellik, çoğu zaman kusurları gizleyen bir örtüdür. BALZAC
  • Güzellik müthiş bir kudret, gülümseme ise onun kılıcıdır. CHARLES REACK
  • Güzellik ile akıl nâdiren birarada bulunurlar. (Perronius)

-H-

  • Hafızasız baş, bekçisiz kaleye benzer. NAPOLEON
  • Hak beklediğin bir yola yalnızda olsan gideceksin. TEVFİK FİKRET
  • Haset, insanların duyguları içinde en can sıkıcı ve devamlı olanıdır. BACON
  • Hata yapmaktan korkan insan, hiçbir şey yapamaz. LİNCOLN
  • Hayat Tanrının bize sunduğu bir armağandır; onu değerlendirme biçimimiz ise bizim yaratıcıya sunduğumuz armağandır. LEO BUSCAGLİE
  • Hayat yaşla değil, yaşamakla anlaşılır. ANDRE-GIDE
  • Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez. MONTAİGNE
  • Hepimiz kahkahalarımızı göz yaşlarımızla ödüyoruz. PEYAMİ SAFA
  • Her büyük sanatçı, sanata kendi damgasını vurur. VICTOR HUGO
  • Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez. TOLSTOY
  • Her şeyin başlangıcı küçüktür. CİCERO
  • Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır. J. KETH MOORHEAD
  • Hiçbir miras doğruluk kadar zengin değildir. SHAKESPEARE
  • Hiçbir şey, ele geçince hayalde olduğu kadar güzel kalmaz. N.RICHARD NASH
  • Hiçbir insan, kollarında bir çocuk tutan anne kadar çekici ve birkaç çocuk arasındaki bir anne kadar saygıya layık değildir. GOETHE

-İ-

  • İki günü eşit olan ziyandadır. HZ. MUHAMMED
  • İlim öyle bir şeydir ki sen ona tüm gücünü vermedikçe o sana yarısını bile vermez. EBU YUSUF
  • İlimle geçen bir gece, ibadetle geçen bin geceden hayırlıdır. HZ. MUHAMMED
  • İnsan; düşünmek, sevmek, inanmak için dünyaya gelmiştir. J.J. ROUSSEAU
  • İnsan eğitimle doğmaz, ama eğitimle yasar. CERVANTES
  • İnsan, gülmediği günü, yaşadım diye hayat defterine kaydetmemelidir. SOKRATES
  • İnsan, hayatının dörtte üçünü yapamayacağı şeylerle geçirir. DIDEROT
  • İnsan hür olarak yaratılmış, zincire vurulmuş olarak bile doğsa, yine hürdür. SCHILLER
  • İnsan ne kadar çok okursa o kadar çok yükselebileceğini bilmelidir. O.J. BANGS
  • İnsan zaman öldürmek için değil; faydalı hoş bir an geçirmek için okumalıdır. OLİVER GOİTMİDH
  • İnsanın dostu yoktur, saadetin dostu vardır. NAPOLEON
  • İnsanın kendini feth etmesi zaferlerin en büyüğüdür. EFLATUN
  • İnsanlar birbirleri içindir; birbirlerine aittir. GOETHE
  • İnsanlar önce para kazanmak için sağlıklarını, sonra da sağlıklarını kazanmak için paralarını verirler. GOETHE
  • İs bizden iki fenalığı uzaklaştırır : can sıkıntısı, kötülük. VOLTAİRE
  • İşin güç kısmı, adam olmak değil, adam kalmaktır. ANDRE MAZERELLES
  • İyi olmak kolaydır, zor olan adil olmaktır. V.HUGO
  • İyiliğe gücün yetmezse, kötülük etme. ARİSTO
  • İyiliği yalnız iyiler anlar, kötülüğü herkes. CENAP ŞAHABETTİN
  • İnsan gençliğinde öğrenir, ihtiyarlığında anlar. (Eschenbach)
  • İnsanın en büyük düşmanı, bizzat kendisidir. (Çiçero)

-K-

  • Kabukta dolaşan böcek, meyvenin tadını alamaz. SAHSUVAR
  • Kaptanın ustalığı deniz durgunken anlaşılır mı? LUKİANOS
  • Kendi dilini bilmeyen başka dil öğrenemez. B. SHAW
  • Kendisini pek çok seven, çevresinde pek az sevilir. C. ŞAHABETTİN
  • Kıskanç daha çok sever, fakat kıskanç olmayan daha iyi sever. MOLIER
  • Kıskançlığımızı ancak sevgi ile yenebiliriz. GOETHE
  • Kim büyük fikirler için yaşıyorsa, kendisini unutmalıdır. LA-EDRI
  • Kitapsız yaşamak, kör sağır, dilsiz yaşamaktır. SENECA
  • Konuşma, insanın aklını kullanma sanatıdır. EFLATUN
  • Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak sanattır. GOETHE
  • Korkunun kaynağı bilgisizliktir. EMERSON
  • Kötü haberlerin kanatları vardır, iyi haberlerin ayakları bile yoktur. MARGARET CAVENDISH
  • Kralda dilencide aynı iştahla acıkırlar. MONTAIGNE
  • Kusurlarınızı hemen söyleyecek arkadaşlar bulun. BOİLEAU
  • Küçük hediyeler dostluk, büyük hediyeler sevgi meydana getirir. LICTERBERG
  • Küçüklerin büyüklük taslaması kadar tehlikeli bir şey yoktur. SLEFAN ZWEIG

-L-

  • Leyla'nın güzelliğine ancak Mecnun gözüyle bakmalısın ki onu seyretmenin sırrı sana da görünsün. SADİ

-N-

  • Namuslu birisini aldatmak kadar kolay bir şey yoktur. LA FONTAİNE
  • Nankörlük, zayıf insanların işidir, kudretli insanlar içinde asla nankör olana rastlamadım. GOETHE
  • Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakilerin anlayabileceği kadardır. MEVLANA
  • Nezaket hiçten gelir; ama her şeyi satın alır. DR. V. PAUCHET

-O-

  • Okullar demokrasinin kalesidir. HORACE MANN
  • Okumak; haz duymaya, zihnimizi beslemeye, yeteneklerimizi artırmaya yarar. BACON
  • Okumak; insana olgunluk, konuşmada canlılık, yazmada açıklık verir. BACON

-Ö-

  • Öğrenmek pahalıdır ama cehalet çok daha pahalıdır. H. CLAUSEN
  • Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir. RUFFINI
  • Ömrünü seyahatle geçirenler bir çok otelci bulur, ama dostluk kuramaz. SENECA
  • Önyargıları kırmak atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur. EİNSTEİN
  • Öyle horozlar vardır ki öttükleri için sabahın olduğunu sanırlar. G. DUMANT

-P-

  • Para arttıkça, para sevgisi de artar. JUVERAL
  • Para ile satın alınan sadakat, daha fazla para ile de satılır. SENECA

-R-

  • Resim, sözcüksüz şiirdir. HORATIUS

-S-

  • Sağlık bir beden değil, bir kafa meselesidir. M.B EDDY
  • Sanat, doğaya eklenmiş insandır. BACON
  • Sanat hem bir coşma, hem bir yadsıma işidir. ALBERT CAMUS
  • Sanat, insanın doğaya eklediği bir şeydir. ALAIN
  • Sanat, özgürlük tarafından emzirildikçe büyür. SCHILLER
  • Sanat, şiddeti ortadan kaldırmalıdır, yalnız o yapabilir bunu. TOLSTOY
  • Sanat, toplumsal bir çabadır; toplumdan gelir, topluma döner. Fakat gelenle giden aynı şey değildir. ATTİLA İLHAN
  • Sanat ve sanatçıdan yoksun bir toplumun canlılığı olmaz. M. KEMAL ATATÜRK
  • Sanatın düşmanı bilgisizliktir. SAMUEL JOHNSON
  • Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir. M. KEMAL ATATÜRK
  • Sanatta temel olan, yeni ve kişisel bir şey söylemektir. Büyük sanatçı bununla belli olur. TOLSTOY
  • Saygı olmayan yerde aşk da olmaz. EMILE ZOLA
  • Sevdiği bir işi bulan insan mutludur. THOMAS CARLYLE
  • Sevdiklerimize vereceğimiz en değerli hediye, ne altın ne de mücevher. Yalnız kendimizden bir küçük parça. RALDP WALDO EMERSON
  • Size yapılan en ufak yardımı sakın unutmayınız, yaptığınız en büyük yardımı ise hiçbir vakit hatırlamayınız. CHILON
  • Suçu toplum hazırlar, suçlu işler. BUCKLE
  • Susan bir bilgin, bir kelime söylemeyen aptaldan farksızdır. MOLİERE
  • Susmayı bilmek söylemeyi bilmekten daha nadir bir meziyettir. AMBROISE

-Ş-

  • Şair, her şeyden önce yaşadığı toplumun sorunlarına, giderek tüm dünyaya karşı sorumludur. NERUDA
  • Şerefli bir ölüm, şerefsiz bir ömürden daha iyidir. TACİTÜS
  • Şiir benim içimde bir amaç değil, tutkudur. EDGAR ALLEN POE
  • Şiir, düşüncelerle değil, sözcüklerle yazılır. MALLARME
  • Şiir, güzellikte çarpışan tek gerçektir. GLFILLON
  • Şiir, hem ozanın hem de yazıldığı çağın resmidir. ERIK STINUS
  • Şiirin, düzyazıdan ayrıldığı nokta şudur: Az sözcükle çok şey söylemek. VOLTAIRE

-T-

  • Talebelerine öğrenme arzusu aşılayamayan bir öğretmen soğuk demiri döven bir demirci gibidir. HORACE MANN
  • Tam dostluk benzer arkadaşlar arasında olur. NIETZCHE
  • Tatlı dil, her kapıyı açan sihirli bir anahtardır. MONTAİGNE
  • Tatlı sözler, şiddetli bir öfkeye karşı en tesirli ilaçtır. AISKHYOS
  • Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? TRUMAN
  • Toplumun insanlık özelliği, güzel sanatlarla beslenir. İSMET İNÖNÜ
  • Tüm sanatlar kardeştir, hepsi de birbirinin ışığı altında ilerler. VOLTAIRE
  • Türk ulusunun tarihsel bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onlarda yükselmektir. M. KEMAL ATATÜRK

-U-

  • Ulusların zenginliği ipek, pamuk, altın değil, insandır. RİCHARD HOVEY
  • Umut insanı uyandıran bir rüyadır. ARİSTO
  • Unutma ki ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi vardır. LYLY
  • Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet, sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir. M. EMİN YURDAKUL
  • Uşağım dahi olsa, hatalarımı düzelten efendim olur. GOETHE

-Ü-

  • Ümidini kaybetmiş olanın, başka kaybedecek şeyi yoktur. BOLSE

-Y-

  • Ya sus yada susmaktan daha değerli şeyler söyle. PHTAGORE
  • Yalanı söküp atmadan gerçeği dikmeye çalışma ! tutmaz. CENAP ŞAHABETTİN
  • Yalnız kendi nefsini düşünerek dost arayan, hizmetçi arıyor demektir. CENAB ŞAHABETTİN
  • Yanıldığını asla kabul etmeyenler, en çok yanılanlardır. LA ROCHEFOUCAULD
  • Yapılmış küçük işler, planlanmış büyük işlerden çok daha iyidir. PETER MARSHALL
  • Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun. Niçin bugünden başlamıyorsun? EPİKTETOS
  • Yaşam kısa, sanat uzundur. HIPPOKRATES
  • Yaşamak solumak değil, çalışmaktır. J.J. ROUSSEAU
  • Yaşamanın amacı, hoşa gitmeyen şeylerden kaçmak değil, hoşa gitmeyen şeyleri yenmektir. F.W. FOERSTER
  • Yenilince ümitsizliğe kapılma, her başarısızlıkta bir zafer arzusu yatar. GERMAIN MARTIN
  • Yiğit olan sırrını kimseye demez, kötü kalbindekini dile getirir. KARACAOĞLAN
  • Yurdu savunmanın en ucuz yolu, eğitimdir. BURKE

-Z-

  • Zafer, iradededir. NAPOLYON
  • Zevke esir olan değil, hakim olan mesuttur. ARISTIPPAS
  • Zorluk çeken rahat bulur. ŞİNASİ

Örnek(ler)

» Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakinin anlayabileceği kadardır. (Mevlâna)

» Boş bir çuvalın ayakta durması zordur. (B. Franklin)

» Siz hiç bir sarrafın bağırdığını duydunuz mu?
Kıymetli malı olanlar bağırmaz.
Domatesçi, biberci bağırır da kuyumcu bağırmaz.
Eskici bağırır ama antikacı bağırmaz.
İnsan bağırırken düşünemez. Düşünemeyenler ise hep kavga içindedir. (Necip Fazıl Kısakürek)

» Yaşlanmak bir dağa tırmanmak gibidir. Çıktıkça yorgunluğunuz artar, nefesiniz daralır ama görüş açınız genişler. (I. Bergman)

Özdeyişler ile  Atasözleri Arasındaki Farklar:

Özdeyişlerin atasözlerinden farkı söyleyeninin ya da yazanının belli olmasıdır. Özdeyişlerin söyleyeni / yazanı bellidir; atasözleri ise anonimdir, söyleyeni belli değildir. Özdeyişler de tıpkı atasözleri gibi yaşanan olaylardan, gözlemlerden ve deneyimlerden çıkarılan sonuçlara, derslere dayanır.

Hitabet Çeşitleri ve Özellikleri

Sözlerin hem zihinlerde hem de gönüllerde yer bulması kolay değil. Kimi zaman dinlemekten zevk aldıklarımızın aslında bizden, kendimizden ne çok şey taşıdığını düşünürüz. Konuşmak hepimizin sahip olduğu bir yetenek olsa bile sözlerin tüm dinleyenlerde karşılık bulması başlı başına bir sanat. Etkisi bu kadar yüksek olan söyleyişler, herkesin başaramayacağı hitabet sanatı ürünleridir. Yeni deyimiyle etkili ve güzel konuşma eski deyimiyle hitabet, tüm zamanların en etkili iletişim yöntemlerinden birini oluşturuyor. Bu yazımızda hitabet nedir, hitabet çeşitleri nelerdir sorularını, hitabetle sıkça karıştırılan diksiyon konusuyla birlikte açıklamaya çalıştık.

Hitabet Ne Demektir?

Gerek terim anlamıyla gerekse gündelik yaşamda adını sıklıkla duyduğumuz hitabet, çok genel bir tanımla etkili ve güzel söz söyleyebilme olarak açıklanabilir. Ancak hitabet nedir sorusunu, her dönem önemini koruyan ve büyük toplulukları, kimi zaman yönlendiren, birleştiren bir etkinin aracı konumunda olması nedeniyle çoğunlukla aynı amaç için kapalı ya da açık alanda bir arada bulunanlara yapılan etkileyici konuşmalar olarak cevaplamak çok daha anlamlı olacaktır.

Hitabet Kelime Anlamı Nedir?

Arapça seslenme, söylev verme demektir.

Bireysel olarak yapılan konuşmalar, büyük kitleleri etkileyebilir, yönlendirebilir, bu nedenle hitap edenin hitabet sanatını etkili kullanması, yapılan hitabetin etkisiyle de doğru orantılıdır.

Hatip Nedir?

Hitap eden anlamına da gelen hatip kelimesi, aynı zamanda hitabet sanatı icra eden, güzel ve etkili konuşma yetisine sahip olan kişileri tanımlar. Hitabet hem konuşmanın içeriği hem de yöneltilen kitlenin özellikleri nedeniyle birbirinden farklı özelliklerde ve türde karşımıza çıkar.

Hitabet Çeşitleri Nelerdir?

Hitabet çeşitleri konuşmanın yöneltildiği topluluklara ve amacına göre farklılıklar gösterdiği için etkisinin de farklı olduğu söylemleri oluşturur. Bu nedenle hitabet çeşitlerini; siyasi, askeri, akademik, hukuki ve dini alanda yapılan hitabet örnekleri olarak sıralamak gerekir.

· Siyasi Hitabet Nedir?

Ülkemiz için düşünüldüğünde başta TBMM olmak üzere, seçim mitinglerinde yapılan hitabetleri siyasi hitabetler olarak değerlendiririz. Etkili ve güzel konuşma bu hitabetlerin çok daha fazla sayıdaki insanı hedef alması nedeniyle büyük önem taşır.

· Askeri Hitabet Nedir?

Askerin moral ve motivasyonunu güçlendiren, vatan savunmasının öneminin tüm neferlerin bu kutsal vazifede üzerine düşenlerin en iyi şekilde yapmasında onların manen desteklendiği konuşmalardır. Komutan, seçtiği kısa ve net cümlelerle yapılması gerekeni, vatan savunmasında görevli yiğitlere, mertliğin, şan ve şeref dolu sözlerle iletilmesidir.

· Akademik Hitabet Nedir?

Bilimsel çalışmalar, çalıştaylar, toplantılarda sıklıkla kullanılan hitabet türüdür. Çoğunlukla teknik ve bilimsel öneme sahip konuların işlenmesini içerir.

· Hukuki Hitabet Nedir?

Adli ve hukuki alanda yapılan hitabet şeklidir. Bu hitabet mahkemelerde iddianamelerin yöneltilmesinde kullanılır.

· Dini Hitabet Nedir?

Dini bilgilerin konu edildiği, din eğitimini, dini heyecan ve mana aleminin iklimindeki hitabetlerdir.

Hitabet Nedir? Diksiyon Nedir?

Hitabet kimi zaman diksiyonla karıştırılan bir terim. Bu nedenle diksiyon ve hitabet arasındaki farklılıklara da değinmekte yarar var. Hem hitabet hem de diksiyon aynı amacın farklı araçlarını oluşturur. Diksiyon, etkili ve güzel iletişim kurabilmek için sahip olduğumuz sözel ve bedensel iletilerin en iyi şekilde iletimini sağlayan araçların tamamıdır. Bir bakıma hitabetin arka planını oluşturan becerileri de karşılar.

Etkili söz söyleme sanatı olarak tanımladığımız hitabet, güzel konuşma tekniklerine hakim olabilmeyi gerekli kılar. Güzel konuşma teknikleri ise, düzgün bir diksiyona sahip olarak, konuşmanın içeriğinden sesin tonuna, konuşmanın amacını belirlemeden konuşmanın yöntemine karar vermeye kadar pek çok bileşeni içerir. Ancak böyle bir konuşma ile topluluklara kendi inandıklarını insanlar iletebilirler. Hitabet ve diksiyon aralarındaki farklılıklarından çok birbirlerini tamamlayan güzel konuşma sanatı araçlarıdır.

İyi Bir Hatip Olabilmek İçin Eğitim Gerekli
Bir hatip olmak istiyorsanız, ya da yapmayı düşündüğünüz işler sizin iyi bir hatip olmanızı gerekli kılıyorsa, bu konuda kendinizi yetiştirebilirsiniz. İyi bir hatip olmak için gerekli olan düzgün diksiyonla işe başlayabilirsiniz. Elbette bunun için iyi bir eğitim şart.

Etkili güzel konuşabilmek için gerekli olan becerilerin yanında, güzel konuşma dersleri verilen diksiyon kursları, konuyla ilgili gerekli eğitimi alanın uzmanlarından alabileceğiniz eğitim merkezleri. Bu merkezler sundukları teorik ve uygulamalı eğitimlerle çok daha güzel konuşmanın yollarını öğrenebilir, uygulamalı eğitimler sayesinde diksiyonunuzu düzeltirken aynı zamanda hitabet sanatının inceliklerini keşfedebilirsiniz.

Hitabet Çeşitleri ve Özellikleri

a. Siyasî Hitabet: Asıl yeri Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüleridir. Ayrıca, seçim dolayısıyla yapılan konuşmalar da bu gruba girmektedir.

b. Askerî Hitabet: Askerî hitabetin hedefi; vatan savunmasının gerektiği zamanda icap eden şerefli, kutsal vazife için askeri teşvik, ma'nen kuvvetlendirmektir. Cümleler kısa, yiğitçe, en cahil neferlerin bile kolayca anlayacağı tarzda açık, kesin olmalıdır. ATATÜRK'ün meşhur bir hitabesinde olduğu gibi, askerî hitabet anlamca kuvvetli bir ifade ile biter. "Ordular! ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!" Askerî hitabet garnizonlarda yapıldığı zaman sözlüdür. Fakat, savaş zamanlarında genellikle yazılı olarak kıt'alara gönderilir.

c. Hukûkî ya da Adlî Hitabet: Mahkemelerde yapılan savunmalar, savcıların iddianameleri bu çeşittendir.

ç. Bilimsel ya da Akademik Hitabet: Akademilerde, bilimsel toplantılarda yer alır. Amacı; araştırılan herhangi bir konu hakkında aydın bir topluluğa, o konu ile ilgili kimselere bilgi vermektir. Heyecanlandırma amacı güdülmez. İfadenin açık, kesin ve mantıklı olması şarttır.

d. Dinî Hitabet: Bu tarz hitabetlerin yeri mabetlerdir. Amacı; halka dinî bilgi ve eğitim vermek, dinî heyecan ve hisleri kuvvetlendirmek, onları fikren, mâ'nen yükseltmektir. Bu tarz hitabetlerde, anlaşılır dil kullanılmalıdır.

Etkili Anlatımın Özellikleri

İyi bir yazı ve konuşmanın üç özelliği vardır:

  • Doğruluk
  • Açıklık
  • Etkililik

Doğruluk ve açıklık; iyi bir yazı ve konuşmada mutlaka gereklidir. Sözün doğru ve açık olması için "garabet" ve "aykırılık" gibi anlatım bozukluklarından uzak durulmalıdır. Ayrıca, "eksiklik", "fazlalık", "sıra yanlışlığı" ve "uyumsuzluk" gibi cümle bozukluklarına yer verilmemelidir. Bu hataların asıl sebepleri olarak; az okuma, genel kültür noksanlığı, dikkatsizlik olarak karşımıza çıkar. (Z. Korkmaz - A. B. Ercilasun - İ. Parlatır ve diğerleri, Türk Dili ve Kompozisyon Bilgileri, s. 202)

Bozuk cümlelerin üzerinde ne kadar durulursa durulsun, bir kimseye doğru ve açık anlatım yeteneği kazandırılamaz. Türkçeyi iyi kullanmak isteyen bir insan; dil ve edebiyatımızın usta kalemlerini bol bol okumalıdır. Etkili anlatım ise, ancak doğru ve açık anlatım yeteneğini kazandıktan sonra elde edilebilir.

Sözlü anlatımda ses tonunun iyi ayarlanması da ayrıca gerekir. Edebî sanatları kullanabilmek ise hem öğrenmeye, hem de özel yeteneklere bağlıdır.

En eski devirlerden günümüze kadar önder insanların diğer insanlardan bazı yönleriyle ayrıldığı bir gerçektir. Bu yönler; ileri görüşlülük, üstün zekâ, millî tarih ve millî kültür bilincinin yüksekliği vb. dir. Bütün bu özelliklerin ötesinde ve öncesinde bir başka özellik daha vardır. O da, hitabet sanatına sahip olmalarıdır.

Kemal ATATÜRK, Hamdullah Suphi TANRIÖVER, Abraham LİNCOLN, Roosevelt, Hitler, Mussolini gibi Türk ve dünya hatipleri, kitleleri peşlerinden sürükleyen büyük hatiplerdir.

Biyolojik ve psikolojik yönlerden konuşma özürlü değilse, her insan konuşur. Ama, her insan etkili konuşamaz. Toplumsal ilişkilerin daha sağlıklı, daha verimli olmasında etkili konuşmak tartışılmaz derece önemlidir. Pek çok insan bu önemi bilmesine rağmen, etkili konuşma gayreti içinde görülmez.

Aslında, etkili konuşma; iyi eğitim ve güçlü bilgi zenginliğinin yanında doğuştan gelen özel bir yetenektir. İnsan, toplum yararına bu yeteneğini uygun ortamlarda daha yararlı hâle getirebilir.

Etkili konuşmak için şu kavramların içerdiği anlamları iyi bilmek gerekir:

1. ARTİKÜLASYON:

Ağzımızı açmak, dudaklarımız kımıldatmak ve insanların anlayacağı kelimeleri oluşturmak için ses organlarını kullanabilme yeteneğine sahip olmak gerekir. Eğer, ses organlarından bir ya da birkaçı sağlıksız ya da noksan ise etkili konuşma yapılamaz. Hatta, bu durumdaki insanlar normal konuşmayı bile beceremez.

Artikülasyon sırasında kelimeler; açık ve net bir şekilde, mırıldanmadan, yutmadan çıkarılmalıdır.

2. TELAFFUZ:

Kelimeleri, olması gerektiği şekilde doğru ses ve doğru vurguyla ağızdan çıkarmaktır.

Yanlış telaffuzu gidermenin üç yolu vardır:

Etkili konuşma yapan insanları (Televizyon sunucuları ve hatipler vb.) dikkatle dinlemek.

Telaffuzunda şüpheye düşülen kelimeleri, imlâ (yazım) kılavuzları ve sözlükler aracılığıyla doğru yönüyle öğrenmek.

Telaffuzda dikkat edilecek bir özellik de yöresel ağız ifadelerinden kaçınmaktır. Yazı dili olan İstanbul ağzı ile konuşmaya önem vermek gerekmektedir.


3. DİL BİLGİSİ:

Her dilin kendine göre kural ve özellikleri vardır. Dil, kuralları dışında kullanıldığında şekil ve anlam yönünden bozukluklar ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, etkili konuşma yapacak kişi; dil bilimci kadar olmasa bile konuştuğu dilin kurallarını öğrenmelidir. Hatip; dilinin ses, şekil, anlam ve cümle yapısını bilmek zorundadır. Onun için hatip, dil eğitiminden geçmeli ve çok okumalıdır.

4. SÜRAT:

Konuşmacının konuşma esnasındaki hızıdır. İnsanların çoğu hızlı konuşamaz. Bazı insanlar ise çok süratli konuşurlar. Her ikisi de yanlıştır. Önemli olan metnin anlamına uygun normal konuşmadır. Dakikada 90-100 kelime konuşmak normaldir. Vurgulanacak kelimelerde yavaşlamak, çabuk ilerleyen düşünceleri konuşurken de hızlanmak gerekmektedir.

Ayrıca;

  • Özellikle yemeklerden sonra can sıkıcı konuşmalar yapmamak gerekir.
  • Çok süratli (makineli tüfek gibi) konuşmalarda anlamın kaybolduğu unutulmamalıdır. Dinleyicinin düzenli not alması sağlanmalıdır.
  • Konuşmacı; düzgün nefes almalı, konuşmadaki ana ve alt düşüncelere göre, gerekli yerlerde durmalı, nefesini düzenlemelidir.


5. DURAKLAMA:

Duraklamalar, konuşmada noktalama işaretleri anlamındadır.

Şu özellikler dikkate alınarak duraklama yapılmalıdır:

Dinleyicilerin konuşma metnini değerlendirmesi için.

Metnin anlamına uygun gerekli vurgu ve tonlamaları yerinde yapabilmek için.

Konuşmacının kendisinin dinlenmesi ve kolay nefes alması için.

Konuşmacının kendisinin bir sonra söyleyeceği düşüncelerin plânını yapabilmesi için.

6. SES TONU:

Sesin alçalıp yükselmesi, azalıp çoğalmasıdır. Değişik ses tonlarını çıkarmak konuşmayı daha ilgi çekici ve anlamlı yapar. Konuşmaya renk ve çeşit kazandırır. Böylece, konuşma tekdüzelikten (monotonluktan) kurtulmakta, dinleyicinin ilgisi çekilmektedir.

7. SES GÜCÜ:

Konuşmacının sesinin, dinleyicilerin tümü tarafından kolaylıkla duyulabilmesidir. Konuşmacı, bu konuya ayrı bir önem vermelidir. İyi düzenlenmiş bir sesle yapılan konuşma, dinleyici üzerinde etkili olmaktadır. Ayrıca, ses gücünün yüksekliği konuşmacının da kendine güven kazan-masını sağlamaktadır.

Etkili Konuşmada Dikkat Edilecek Genel Özellikler

  1. Konuşmayı anlamlı hâle getirmek için vurgu ve tonlamaya dikkat edilmelidir.
  2. Pandomim (Vücut hareketleri ile konuşma) yapar gibi vücut hareketleri kullanılmalıdır.
  3. Konuşma sırasında en rahat duruş alınmalı, vücut ağırlığı her iki ayak üzerine dengelenmelidir.
  4. Konuşma sırasında boyun, bel ve bacaklar dik tutulmalıdır.
  5. Konuşma sırasında, belirli bir yere çakılıp kalınmamalı, gereğinden fazla da hareket edilmemelidir.
  6. Konuşma sırasında, el ve kol hareketleri, mimikler; önceden plânlanmış olmamalıdır. Konuşmanın genel ortamı içinde kendiliğinden olmalıdır.
  7. Dinleyicilerin tümüne ve özellikle gözlerine bakılmalıdır. Dinleyicilerle konuşuyormuş gibi bir bakış tarzı seçilmelidir. Dinleyiciler, gözle çabuk çabuk taranmamalıdır.
  8. Konuşmada ilk söylenecek ifadeler, özenle seçilmeli; iyi bir konuşma plânı yapılmalıdır. Konuşmaya ilgi çekici bir ifade ile başlamakta yarar vardır.
  9. Konuşmacı, bir taraftan sevimli ve güler yüzlü olmalı; diğer taraftan ise komik duruma düşecek davranışlardan uzak kalmalıdır.
  10. Konuşmacı, yapacağı konuşmanın anlam ve önemine herkesten önce kendi inanmalıdır. Konuşma, içten yapılmalıdır.
  11. Konuşmacı, fizikî görünüşüne (elbise temizliğine, saç ve sakal tıraşına vb.) çok önem vermelidir.(Geniş bilgi için bakınız: Suat TAŞER, "Konuşma Eğitimi", Dost Kitap Evi, Verso Matbaacılık, Ankara, 1987, 216 s.)

ETKİLİ KONUŞMA KOLAY ERİŞİM ÇİZELGESİ (TIKLAYINIZ)

Yorumlar (0)