İstiare Sanatı, Eğretileme Sanatı, İstiare Nedir, Eğretileme Nedir?

İstiare SanatıEğretileme Sanatıİstiare NedirEğretileme Nedir?

İstiare Sanatı, Eğretileme Sanatı, İstiare Nedir, Eğretileme Nedir?

İstiare: Bir sözün, benzetme amacıyla başka bir söz yerine kullanılmasıdır. İstiare benzetmenin temel öğelerinden yalnızca biriyle (benzeyen ya da kendisine benzetilenle) yapılır. İstiare ikiye ayrılır:
a. Açık İstiare: Benzetmenin iki temel unsurundan yalnızca kendisine benzetilen kullanılarak yapılan istiaredir.


Havada bir dost eli okşuyor derimizi.
Benzeyen: rüzgâr (yok)
Kendisine Benzetilen: dost eli (var)
b.Kapalı İstiare: Benzetmenin iki temel unsurundan yalnızca benzeyen kullanılarak yapılan istiaredir.
Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han konan göçer
Benzeyen: can (var)
Kendisine Benzetilen: kuş (yok)

İSTİARE İLE İLGİLİ BAŞKA BİR KAYNAK

İstiare sanatı, mecaz ile teşbihin kesiştiği yerde bulunur. Yeni Türk Edebiyatı’nda istiarenin etkilerini taşımakla birlikte kullanımları, klâsik istiâreden çok farklıdır:

Mecaz şeması, istiarenin denge noktasını gösterir. Bu dengenin Yeni Edebiyat’taki edebi sanatların özelliklerini çözebilmek için istiare ve mazmun, istiare ve motif, istiare ve teşhis (kişileştirme) İstiare ve sembol, istiare ve metafor, istiare ve imge… vb. monografilere ihtiyaç vardır.

Benzetme amacı, güdülerek, sözün başka bir söz yerine kullanılmasıdır. Benzetmede, benzetme­nin iki temel öğesi benzeyen ve benzetilen kullanı­lırken, eğretileme de ya benzeyen ya da benzetilen kullanılır.
Açık eğretilemede yalnız, benzetilen; kapalı eğretilemede ise yalnız, benzeyen kullanılır.


İSTİARE ÖRNEKLERİ
Bu tilki her sınavda kopya çeker.
Şeytan bu sezon gol kralı olur.

İlk örnekte benzetilen “tilki” kullanılmış, benze­yen “öğrenci” kullanılmamıştır. İkinci örnekte ise benzetilen “şeytan” kullanılmış, benzeyen “futbolcu” kullanılmamıştır. Her iki örnekte de yalnız, benzeti­len kullanıldığından “açık eğretileme” vardır.

Eve geç gidince babam ikimize de kükredi.
Deniz o sabah çok hırçındı.

İlk örnekte benzeyen “baba” kullanılmış, benze­tilen “arslan” kullanılmamıştır. İkinci örnekte benze­yen “deniz” kullanılmış, benzetilen “insan” kullanıl­mamıştır. Her iki örnekte de yalnız, benzeyen kulla­nıldığından, kapalı eğretileme vardır.

Yuvayı yapan dişi kuştur.

Bir atasözü olan bu cümlede, “kadın”, “dişi kuş“a benzetilmiş, ancak benzeyen (kadın) kulla­nılmamıştır.

Bu, bir istiaredir.
İstiare iki türlü olabilir:

İSTİARE

  • Kapalı İstiare
  • Açık İstiare

Sadece benzeyen kullanılır.

Sadece kendisine benzetilen kullanılır.

e       Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?

(Cahit Sıtkı Tarancı)

Şakaklardaki beyazlık kara benzetilmiş. An­cak benzeyen kullanılmamış. Bu, açık istiare ör­neğidir.

w     Çatma kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!

(Mehmet Akif Ersoy)

Şair bayrağı kaşlarını çatmış bir insana ben­zetiyor; ancak “insan” (kendisine benzetilen) di­zede açıkça geçmiyor. Sadece benzeyen öğesi kullanılmış. Bu, kapalı istiare örneğidir.

“Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım

mısrasında da istiare vardır; bu kapalı istiaredir. İnsan ve aslan ilişkisi, kapalı istiâreyi gösteriyor.

Aslan gibi kükreyen insan… ancak burada bir ikinci boyut, insan yerine kullanılan sel kelimesi ile ortaya çıkar. Sel gibiyim, teşbihtir, kükremiş sel kapalı istiâre örneğidir ama kükremiş sel, insanı temsil ettiği için kapalı istiârenin farklı bir kullanımı söz konusudur.

Bu memlekette de bir gün sabah olursa Haluk….

(Tevfik Fikret)

Şair “güzel günler”i “sabah”a benzetmiş, fa­kat “güzel günler”i (benzeyen öğesi) kullanma­mış. Bu, açık istiaredir.

Can kafeste durmaz uçar Dünya bir han konan göçer.

(Âşık Veysel)

İlk dizede “can”, “kuş“a benzetilmiş. Ancak “kuş“tan (kendisine benzetilen) söz edilmemiş. Bu, kapalı istiaredir.

UYARI:

Edebiyatta kimi zaman “temsiliistiare” (yaygın eğretileme)denilen bir anlatım yoluna da baş­vurulur. Temsili istiare, kısaca, bir olayın, kişinin, dönemin… simgelerle anlatımı olarak ta­nımlanabilir. Bu tür anlatımda birden fazla ben­zerlik ilgisi esastır; şiirin tümünde benzetmenin temel öğelerinden biri kullanılır.

Bin gemle bağlanan yağız at şaha kalkıyor, Gittikçe yükselen başı Allah’a kalkıyor…

Son macerayı dinlememiş varsa anlatın: Zaptetmek isteyenler o mağrur, asil atın Beyhudedir her uvzuna bir halka bulsa da Boştur köpüklü ağzına gemler vurulsa da… Coştukça böyle sel gibi bağrında hisleri Bir gün başında kalmayacaktır seyisleri.

Son şanlı macerasını tarihe anlatın: Zincir İçinde bağlı duran kahraman atın Gittikçe, yükselen başı Allah’a kalkıyor, Asrın baş eğdi sandığı at şaha kalkıyor.

(Faruk Nafiz Çamlıbel)

Bu parçada şair bir “at”ı betimliyor görüne­rek, Osmanlı Imparatorluğu’nun yıkılışından sonra Kurtuluş Savaşı yapan ve eşsiz bir mücadele ör­neği veren Türk ulusunu anlatmaktadır. Yani “at” ile kastedilen “Türk ulusu”dur.

Şiirde “benzeyenler söylenmemiş, sadece “kendisine benzetilenler belirtilmiştir:

Benzeyen                 Kendisine Benzetilen

Edebiyatla ilgili tüm yazılara şurada ulaşabilirsiniz: EDEBİYAT

  • Edebi Sanatlar
  • Mecaz (Değişmece) Sanatı
  • Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması)
  • Benzetme (Teşbih) Sanatı
  • İstiare (Eğretileme) Sanatı
  • Kinaye (Değinmece) Sanatı
  • Teşhis (Kişileştirme) Sanatı
  • Konuşturmaca (intak) Sanatı
  • Tariz (iğneleme-sitem) Sanatı
  • Tezat (Karşıtlık) Sanatı
  • Mübalağa (Abartma) Sanatı
  • Hüsn-i Talil (Güzel Nedene Bağlama) Sanatı
  • Tenasüp (Uygunluk) Sanatı
  • Tecahül-i Arif
  • İstifham (Soru Sorma) Sanatı
  • Terdit (Şaşırtma) Sanatı
  • Telmih (Anımsatma) Sanatı
  • Leff ü Neşr Sanatı
  • Tedric (Dereceleme) Sanatı
  • Tekrir (Yineleme) Sanatı
  • → Rücu (Geriye Dönüş) Sanatı
  • İrsal-ı Mesel (Atasözü Söyleme) Sanatı
  • Cinas (Sesteşlik) Sanatı
  • Seci (iç uyak) Sanatı
  • İştikak (Türetme) Sanatı
  • Akis (Yansıma) Sanatı
  • Akrostiş Sanatı
  • Leb Değmez (Dudak Değmez) Sanatı
  • Aliterasyon Sanatı
  • Tevriye Sanatı

Yorumlar (0)