Kınalı Hasan Destanı-4
Kınalı Hasan Destanı-4
Yozgatlı şairlerin, âşıkların Çanakkale destanlarını incelerken, -birkaç örnek dışında- Kınalı Hasan konulu destanlara pek rastlamadığımı üzülerek belirtmiş ve şairlerimize / âşıklarımıza bu konuda millî bir çağrıda bulunmuştum.
Çağrımıza dördüncü cevap Yudanlı Âşık Yükselî / Osman Yüksel’den geldi.
Arkası geleğen olsun.
Bayram Durbilmez
***
Hocam emanetini yazdım. İnşallah beğenirsin. Allah’a emanet ol.
Yükseli Baba
KINALI HASAN
Bir ulu şehidi vasfettim burda
Büyük kahramandı Kınalı Hasan
Kendisini kurban eyledi yurda
Tıfılca bir handı Kınalı Hasan
Henüz değmiş idi on dört yaşına
Anası kınasın yaktı başına
Sürmesini çekti gözü kaşına
Küçük kahramandı Kınalı Hasan
Hasan anasının öptü elini
Ona emanet etti taze gelini
Çarık giyip aştı dağlar belini
Zaptolmaz bir kindi Kınalı Hasan
Ordu muhtaç iken yiğit kullara
Bıyıksız karıştın giden canlara
Çarığı giyerek düştün yollara
Gideni kıskandın Kınalı Hasan
Küçüktü ya güçlü idi bileği
Vatan kurtarmaktı haktan dileği
Zafer için çarpıyordu yüreği
Aslandan yamandı Kınalı Hasan
Ters bakmazdı tikene de, güle de
Kınalıydı ismi Çanakkale’de
Gözü mertlikteydi, değil hilede
Sevecen hakandı Kınalı Hasan
Komutan kınanın anlamın sordu
Cevap veremedi kınalı durdu
Hasan anam okutmadı diyordu
Anasını andı Kınalı Hasan
Selvi ana kınalamış koçunu
Son koklamış hasanının saçını
Manayla zabite dökmüş içini
Mektup sana döndü Kınalı Hasan
Anası Hasan’a cevabı verdi
Mektubu alınca anlamın gördü
Sırrı Bey’e okutmaktı tek derdi
Sehit düşmüş candı Kınalı Hasan
Cevap göndermişti ana Hasan’a
Kurbana yakılır diyordu kına
Seni kurban saldım derdi vatana
Al kanıyla yundu Kınalı Hasan
Sırrı Bey’e erdi mektup haberi
Gün evveli canın vermişti eri
Duyunca haberi dökmüştü teri
Orduda bir ündü Kınalı Hasan
Komutan Sırrı Bey diz üstü çöktü
Dedi bölüğümde Hasan’ım tekti
Yöneldi Mevla’ya gözyaşın döktü
Dedi çok genç söndü Kınalı Hasan
Yozgatlılar bilir ili, kazası
Köyü Karayakup yoktur cezası
Duşman gelmesine yoktu rızası
Gözyaşıyla yundu Kınalı Hasan
Onbeşliler hep bir düştü yollara
Çanakkale mekan oldu kullara
Dur yolcu yazdılar dağa dallara
Düşmana kan sundu Kınalı Hasan
Azıkları çıkardılar çıkından
Dizlerine ferler erdi sokumdan
Top sesleri geliyordu yakından
O tarafa koştu Kınalı Hasan
Dedi şu seslere yakın bakın da
Dedi canlar zaferimi yakında
Türk’ün bayrağını gördü akında
Sel misali coştu Kınalı Hasan
Duşman makineli endiriyordu
Namluyu Türklere döndürüyordu
Nice ocakları söndürüyordu
Bu duruma şaştı Kınalı Hasan
Koştu komutana haberi verdi
Duşman pususunu gözüyle gördü
Derhal yüzbaşıdan silah istedi
Gidip ateş aştı Kınalı Hasan
Gazi olan erler dönmek istedi
Tiken kum taş ayaklara işledi
Gel kınalım diye mevla sesledi
Enson şehit düştü kınalı hasan
Duşmanların direnişi kırıldı
Hasan ise sol gövsünden vuruldu
Türkün şanlı bayrağına sarıldı
Hak yolda dirildi Kınalı Hasan
Çanakale yol vermedi duşmana
Bezedi duşmanı Türkler al kana
Boyun eğdi Hakk’tan gelen fermana
Rabb’a yüzün döndü Kınalı Hasan
Düşman karşısında hep mertçe durdu
Kıtmirler Hasan’ı haince vurdu
Çanakkale oldu onun son yurdu
Kalben Rabbi andı Kınalı Hasan
Yükseli aslana destanlar derdi
Kınalım gösüne bayrağı serdi
Şükür sayesinde bu günü gördü
Bir kahraman candı Kınalı Hasan
Osman Yüksel