06.11.2022, 21:51

Maya Dili ile Türk Dili Arasındaki Ortak Sözcükler

Atatürk, yakın arkadaşlarından Tahsin Bey’i Meksika büyükelçisi olarak görevlendirir. Kendisine bir de özel görev verir. Tahsin Bey Türkler ile Mayalar arasındaki dil ve kültür bağını araştırıp, elde ettiği bulguları/verileri Atatürk’e ulaştıracaktır. Meksika’ya ayak basan Tahsin Bey zaman geçirmeden  araştırmalarına başlar. Elde ettiği ilk bulguları/verileri bir rapor halinde Ankara’ya gönderir. Raporu inceleyen Atatürk özellikle “tepek” sözcüğü üzerinde durur ve Tahsin beye Mayatepek soyadını verir. Araştırmalarını sürdüren Tahsin beyin, Atatürk’e birkaç tane rapor sunduğu bilinmektedir. O yıllarda kimsenin bilmediği Gagauzlarla (Gökoğuz) bile ilgilenip, oralara Türkçe kitaplar gönderen hatta Yakutistan’da yaşayan Sakha, (Saka/Saha) Türklerinin sözlüğünü bile okuyan Atatürk’ün erken gelen ölümü ile tüm bu çabalar, çalışmalar siyaseten yarıda kalır.

Zeki Velidi Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan gibi bir elin parmaklarını geçmeyen birkaç aydının kişisel çabaları, çalışmaları Türklük/Türkoloji ateşinin tamamen sönmesini engeller. Türkoloji sahasında çalışmalar yapan Macar kardeşlerimizin de hakkını teslim edelim.

1991”de Türk cumhuriyetlerinin birbiri ardına bağımsızlıklarını ilân etmeleriyle Türkiye’de yeni bir dönem başlar. Türkçülük/Türkoloji çalışmaları canlanır. Kâzım Mirşan, Halûk Tarcan gibi araştırmacıların eserlerinin okunma oranlarında ciddi artışlar olur. Televizyonlardaki tarih programları en çok izlenenler arasına girer. Ahmet Taşağıl, İsmail Doğan, Servet Somuncuoğlu, Mustafa Aksoy, Haluk Berkmen gibi akademisyenler, araştırmacılar Türkoloji üzerine yoğunlaşırlar. Haliyle bu yoğunlaşmalar da Türkolojiye dair verilerin ardı ardına gelmesini sağlar. Türk cumhuriyetlerindeki araştırmacılar özellikle arkeologlar da başarılı çalışmalara imza atarlar.

Günümüzde Türklerle Amerika’daki kimi halklar arasındaki dil, kültür ve gen/kan bağı artık somut bulgularla/verilerle de kanıtlanmıştır. Haliyle Atatürk’ün, Tahsin Mayatepek’i büyükelçi olarak Meksika’ya gönderip; özel görev olarak da Türkler ile Mayalar arasındaki bağı araştırmasını istemesi boşuna değilmiş diyebiliriz. Yeri gelmişken Maya dili ile Türk dili arasındaki sözcük karşılaştırmalarından birkaç örnek verelim:

aak – ak (beyaz)

aak – akmak

ahau – ağa

akab – akşam

akan – aga/dayı

al – ul/oğlan

ba – balık

bagir – bağır/göğüs

baat – balta

bakah – bükmek

bikgit – yiğit

bilim – bilim/bilinen

bolan – bol

box – boş

bul – bora

bulmak – burmak

ça – çam

çaçak – çiçek

çalan – çalan/yılan

çetun – çetin

çik – çit

çol – çolak

çopol – çapur/çopur

çul – çul

dur – durmak

hanhan – hemen

içil – iç/içinde (mide)

için – içib (kuyu)

ik – iki

imi – imi (meme)

imiş yaşçe – yaş yemiş

iş – dişi

kanil – kan

kaşnak – kuşak

kat – katmak

keh – kıyık (geyik)

kem – kemi (gemi)

kil – gel

ki’n – kün (gün), küneş (güneş)

kiniş – güneş

kişe – kişi

koça’ – koca, büyük

koş – kuş

kul – kul

kutz – kuş

mool – bol

muluk – bolluk

naa – ana

ol – olmak

otak – otağ

polok – ulug (dolu)

şagan – çagan ağacı

şukul – çukur

tatak’ – tutkal

tepek – tepe

ti – tiş (diş)

tik – dik

toqmaq – tokmak

top – toplamak

toz – toz

tul – tolu (dolu)

tulan’ – dolgun

tup’ – dip

tuy – tüy

tzekel – çakıl

u – ay

uayoh – uyumak

ueez – uyuz

uiş – işemek

ul’ – ulaşmak

uy – oy

vat – batur

waç – açma

yaklel – yakmak

yaş – yaş, taze

yaş k’in – yeni gün, yaş günü

yaşıl’ – yeşil

Aziz Dolu Atabey

https://azizdolu.wordpress.com/

FB_IMG_1575226281304~2

Yorumlar (1)
Yusuf Avcu 10 ay önce
Mayalar ile Kaslar yani Kengerler ve Kençeklerin dilleri aynıdır. Hepsini birlikte ele almak daha faydalı olabilir. Bir de kullanılan dillerin o zamanki veya günümüzdeki kullandığımız dillerde nasıl seslendirildiğini de göz ardı etmemek gerekir. Kençeklerin Konya'ya Gonya demesi, Kençek'e Gencek demesi gibi. Bize kadar gelen yazılı ifadelerde bu ayrıntı yoktur. Mesela eski Türk dillerinde "G" sesi de yoktur.