TÜRKÇE SES BİLGİSİ SUNU (SLAYT)

TÜRKÇE SES BİLGİSİ


Sunum dosyası için tıklayınız.SES BİLGİSİ SUNUM

ÜNLÜ VE ÜNSÜZ HARFLERLE İLGİLİ KURALLAR


ÖNEMLİ: Sınavlarda bazen “ses değişmesi” şeklinde sorular sorulmaktadır. Ses dendiğinde hem ünlü, hem ünsüz akla gelir. Bu nedenle “ses değişmesi” veya “ses değişikliği” ifadeleriyle karşılaştığımız zaman aklımıza aşağıdaki ses olayları gelmelidir:

  1. Ünsüz yumuşaması : p-ç-t-k →.b-c-d-g-ğ

  2. Ünsüz sertleşmesi : c-d-g → ç-t-k

  3. Ünlü daralması : a → ı-i-u-ü

  4. Ünlü değişimi : e → a


 

ÜNSÜZ BENZEŞMESİ (ÜNSÜZ SERTLEŞMESİ):

(c, d, g) yumuşak ünsüzleri, sonu  (f, s, t, k, ç, ş, h, p) sert ünsüzlerinden birisiyle biten bir sözcüğe eklendiği zaman, sertleşerek (ç, t, k) biçimine dönüşür. Buna ünsüz benzeşmesi denir.

Örnek: simit-ci → simitçi, ipek-den → ipekten,

sabah-cı → sabahçı, seç-gin → seçkin,

sonuç-dan → sonuçtan.

 

ÜNLÜ (SESLİ) DÜŞMESİ:

Türkçede bazı sözcüklerde bir sesin düşmesi görülebilir. Ses düşmesi, karşımıza şu şekillerde çıkabilir:

  1. İki heceli olup, ikinci hecesinde dar ünlü olan


sözcüklerde:

alın      →  alını        → alnı

boyun  →  boyunu  → boynu

şekil    →  şekili      → şekle

ul     →  oğulu     → oğlu

  1. Yardımcı fiille yapılan birleşik fiillerde:


Şükür etmek → şükretmek

Hapis olmak → hapsolmak

  1. Bazı birleşik isimlerin oluşumunda:


Kahve altı → kahvaltı

Cuma ertesi →cumartesi



ÜNSÜZ DÜŞMESİ:

“-k” ünsüzü ile biten bazı kelimelere “-cik, -cek”   küçültme ve sevgi ekleri getirildiğinde; kelimenin sonundaki “–k” sesinin düştüğü görülür. Buna ünsüz düşmesi denir.

Örnek: Minik-cik -- minicik.

* Bazen “–ı, -msa”  ekleri de ünsüz düşmesine neden olur:

Örnek: Ufak-l --ufalmak, küçük-mse--küçümsemek.

 

ÜNSÜZ YUMUŞAMASI:

Sonu (p, ç, t, k) sert ünsüzlerinden biriyle biten bir sözcüğe, ünlü harfle başlayan bir ek getirildiği zaman,

(p, ç, t, k) sert ünsüzleri yumuşayarak; (b, c, d, g) haline dönüşür. Bu kurala ünsüz yumuşaması denir.

Örnek: dolap-ı → dolabı,           sevinç-i → sevinci,        kapak-ı → kapağı

* Tek heceli sözcüklerin bazılarında yumuşama olurken, bazılarında olmaz.

İp-i → ipi,      koç-u →koçu,          taç-ı → tacı,            dip-i → dibi,          çok-u → çoğu

* Dilimize yabancı dillerden girmiş bazı sözcüklerde, yumuşama olmaz.

Millet-i →milleti, cumhuriyet-i →cumhuriyeti

* Özel isimlerin sonlarındaki (p, ç, t, k) harfleri, okunuşta yumuşar, yazıda ise yumuşamaz.

Sözcük          Yazılışı           Okunuşu

Sinop-u     →  Sinop’u      → Sinobu

Mehmet-i   →  Mehmet’i   → Mehmedi

 

ÜNLÜ DARALMASI (DARLAŞMA):

Son hecesi “a, e” geniş seslileriyle biten sözcüklere, “-yor” eki getirildiğinde, bu geniş sesliler daralarak

(ı, i, u, ü) ye dönüşür.

Örnek: Anla-yor  → anlıyor,

bilme-yor  → bilmiyor,

incele-yor → inceliyor.

* Bazı tek heceli sözcüklerde de daralma olabilir, bu özel bir durumdur.

De-y-ecek → diyecek, ye-y-ecek → yiyecek.

 

ÜNLÜ (SESLİ) TÜREMESİ:

Bazı kelimelerin anlam yönünden küçültülmesi veya pekiştirilmesi sırasında kelimelerin kökü ile aldığı ekin arasına bir ünlü gelebilir. Buna ünlü türemesi denir. Ünlü türemesi hece sayısını artırır.

Örnek: Az-cık---azıcık,               bir-cik → biricik,            gül-cük → gülücük.

 

ÜNSÜZ (SESSİZ) TÜREMESİ:

Bazı tek heceli kelimeler ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında veya “etmek, eylemek, olmak” yardımcı fiilleriyle birleştiklerinde, asıl kelimenin sonundaki ünsüz ikizleşir. Buna ünsüz türemesi denir. Ünsüz türemesi hece sayısını değiştirmez. Örnek: his-i → hissi,          af-etmek → affetmek,          his-etmek → hissetmek.

 

ÜNLÜ DEĞİŞMESİ:

Türkçede kelimeler ek aldığında, köklerinde değişiklik olmaz. Bu kural iki kelime için geçersizdir. Buna göre, “ben, sen” sözcüklerine ismin –e hali (yönelme durumu) eki getirildiğinde; kökteki “e “ sesleri “a”ya dönüşür. Buna ünlü değişmesi denir.

Örnek: Ben-e → bana, Sen-e → sana.

 

KAYNAŞMA (KAYNAŞTIRMA):

Sesli harfle biten bir kelimeye, sesli harfle başlayan bir ek gelirse, iki seslinin arasına bir sessiz girer. Bu sessiz, iki sesliyi kaynaştırır. Bu sessiz harfe kaynaşma (kaynaştırma) harfi, bu olaya da kaynaşma (kaynaştırma) denir.

Bazı kaynaklarda yardımcı ünsüz olarak da adlandırılan kaynaştırma harfleri; “–y-ş-s-n” dir.

Kaynaşma harfleri daha çok isim tamlamalarında kullanılır. Örnek : Kapı-y-ı , iki-ş-er, oda-s-ı, hava-n-ın,…

 

ULAMA :

Cümle içerisinde sessizle biten bir kelimeden sonra, sesliyle başlayan bir kelime gelirse, bu iki kelime okunuşta birleşir. Buna ulama denir. Ulamanın olabilmesi için kelimelerin arasında hiçbir noktalama işareti bulunmamalıdır.

Sensiz olamam  → sensizolamam,          Senden ayrılamam  → sendenayrılamam,

yurdumun üstünde  → yurdumunüstünde.

NOT: Ulama ve kaynaşma birer ses olayıdır.

 

VURGU:

Kelime veya cümlelerde herhangi bir hecenin ya da sözcüğün diğerlerine göre daha baskılı yani kuvvetli söylenmesine vurgu denir. Türkçede iki çeşit vurgu vardır:

  1. Kelime Vurgusu: Bir kelimede herhangi bir hecenin diğerlerine göre daha kuvvetli söylenmesidir.

    1. Tek heceli kelimelerde vurgu bulunmaz.

    2. Vurgu genellikle son hecede bulunur. Kelimeye bir ek getirilirse, son hecedeki vurgu eke geçer. Çünkü bu durumda son hece ek’tir. Örnek: Kitap . kitapçı

    3. İki heceden oluşan yer adlarında vurgu genellikle birinci hecededir. Örnek: Konya

    4. Pekiştirilmiş kelimelerin başına getirilen heceler vurguludur. Örnek: Masmavi

    5. Cümle Vurgusu: Cümlede herhangi bir kelimenin diğerlerine göre daha kuvvetli söylenmesidir. Türkçede, genellikle yüklemden bir önceki kelime vurguludur.




Aşağıdaki cümlelerde sırasıyla özne, nesne, zarf tümleci ve dolaylı tümleç vurgulanmıştır.

Dün okuldan defteri Ayşe aldı.  (Ayşe: Özne)

Ayşe, dün okuldan defteri aldı.     (Defteri: Nesne)

Ayşe, defteri okuldan dün aldı.     (Dün: Zarf T.)

Ayşe, dün defteri okuldan aldı. (Okuldan: Dolaylı T.)

 

ARA SÖZ

Bazen bir ögenin açıklayıcısı, bazen cümle dışı unsur olan söz veya söz gruplarına arasöz denir.

Eğer bu söz, bir cümle ise “ara cümle” diye de adlandırılır.

Arasözler, virgül işareti içinde ( ,,, , … , …) ya da kesme işareti (… - … - …) içinde gösterilir.

“O kasabayı, doğduğum yeri, bu kitapta     tanıttım.”

“Ahmet - siz de çok iyi bilirsiniz - derslerine pek çalışmaz.”

Yorumlar (3)
Hatice 3 yıl önce
çok ama çok beğendim
Hatice 3 yıl önce
çok güzel anlatıyor sayenizde çok iyi anladım
Fatma Gülalan 3 yıl önce
sana katılıyorum Hatice