MO-TUN VE TEO-MAN
Türk dili çok zor değişen eski ve köklü bir dildir. Büyük fonetik değişime uğrasa da, söz kökleri değişmez. Ve Avrasya'daki dillerin çoğunu beslemiştir.

MO-TUN VE TEO-MAN
Günümüzde artık giderek Mete Han ve babası Tuman Han'ın adları, "Çince" okunuşlarıyla anılır oldu. İki-üç tane Çin kayıtları okuyan araştırmacı, etimoloji uzmanı kesilerek Mete ve Tuman hanların gerçek adlarının Mo-tun ve Teo-man olduğunu savunur oldu. Bu ukalalıktır, sonradan görmeliktir, caka satmaktır, dahası bilgisizliktir.
Her şeyden önce Çince diye bir dil yoktur. Bugün Çin'in resmi dili olan Guanhua (Mandarin dili) son üçyüz içinde Çin saraylarında oluşmuş olan yönetici-memur dilidir. Aynı Farsça, Osmanlıca ya da Urduca gibi. Bu dilleri Türk hanedanları yaratmıştır. Mandarin dili de Türkçe, Korece ve Mançucanın karışımından oluşmuş bir kırma dildir. Biraz da güney Çin'deki dillerden sözler karışmıştır.
Türk dili çok zor değişen eski ve köklü bir dildir. Büyük fonetik değişime uğrasa da, söz kökleri değişmez. Ve Avrasya'daki dillerin çoğunu beslemiştir. Bu coğrafyadaki bir çok dil, Türk dilinin temelleri üzerinde biçimlenmiştir.
Mete ve Tuman hanlara dönersek. Bu hanların adları, aynen yazdığım gibidir ve çok da güzel anlamları vardır. Sümerce *mete , "uygun, gurur, donanım, görüntü, kendi özü" anlamlarına gelir. Günümüz Türk diline de hiç bir fonetik değişime uğramadan evrilmiştir. Yine Sümerce *tu, "önder"; *man da "eş, ortak" demektir. Tuman, "önder olan" demektir. Sümerce *tu sözü, günümüze *tuğ olarak, *man da "-man/-men" eki olarak evrilmiştir.
Arif Cengiz Erman