SÖZCÜKLER ARASINDAKİ ANLAM İLİŞKİLERİ, EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER

SÖZCÜKLER ARASINDAKİ ANLAM İLİŞKİLERİ (EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER, Eş anlam)

SÖZCÜKLER ARASINDAKİ ANLAM İLİŞKİLERİ, EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER, SÖZCÜKTE ANLAM, EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER (Eş anlam, Zıt anlam, karşıt anlam) GERÇEK ANLAM, TEMEL ANLAM

SÖZCÜKTE ANLAM KOLAY ERİŞİM ÇİZELGESİ

Bilinen/geçerli anlatım şudur:

1. EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER

Yazılış ve okunuş bakımından farklı fakat anlamca aynı olan kelimelerdir. Bu tür kelimeler birbirlerinin yerini tutabilir. Anlamdaş kelimelerin birisi genelde yabancı kökenlidir.

  • kıymet-değer,
  • cevap-yanıt,
  • sene-yıl,
  • medeniyet-uygarlık,
  • imkân-olanak,
  • acele-ivedi,
  • zelzele-deprem,
  • yoksul-fakir,
  • misafir-konuk,
  • sınav-imtihan,
  • yöntem-metot,
  • mesele-sorun,
  • fiil-eylem,
  • kelime-sözcük,
  • vasıta-araç…

EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER SÖZLÜĞÜMÜZDEN YARARLANMAK İÇİN TIKLAYINIZ:

EŞ ANLAMLI SÖZCÜKLER SÖZLÜĞÜ


Fakat bazı durumlarda anlamdaş kelimeler birbirinin yerini tutamaz:

“kara bahtlı” kelime grubunda “kara” kelimesinin yerine “siyah” kelimesini kullanamazsınız. Çünkü iki kelimenin (kökeni ne olursa olsun) anlamdaş veya yakın anlamlı olabilmesi için aynı anlam özelliğini taşımaları gerekir.

Türkçe kelimeler arasında da eş anlamlılık olabilir:

deprem-yer sarsıntısı-zelzele,
kimi zaman-ara sıra-zaman zaman-arada bir-bazen


Bilinmeyen/gerçek anlatım şu olmalıdır:

Türkçede Eş Anlamlı (anlamdaş) Sözcük Aldatmacası

Suat Özer


Sözcükler anlam ilişkisi bakımından eş anlamlı, yakın anlamlı, zıt anlamlı, eş sesli, genel-özel, somut-soyut, nicel-nitel anlamlı  ve anlam aktarmalı olmak üzere çeşitli  başlıklarda incelenir.

Bu nitelendirmelerin çoğu doğru ve tutarlı olsa da “eş anlamlı ya da anlamdaş sözcük” tanımı bütünüyle bir aldanmaca ve aldatmacadır.

Türkçede eş anlamlı sanılan sözcüklerin neredeyse hepsi aslında Arapça ve Farsça karşılıklarıdır. Arapça ve Farsça olan bu sözcükleri aradan kaldırsanız, Türkçede eş anlamlı diye bir niteleme kalmayacağını, en fazla “yakın anlamlı” tanımının kullanılabileceğini görürsünüz.

“Eş anlamlı (anlamdaş) sözcükler,
yazılışları ve okunuşları farklı olmasına karşın aynı anlamı taşıyan sözcüklerdir.” diye tanımlanan bu durumun ne kadar tutarsız ve içi boş olduğu bugüne dek hiç sorgulanmamıştır.

Daha ilkokul sıralarında doğrudan devlet ve öğretmenler eliyle bu yanlış bilgi kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Buna artık bir son verme zamanı gelmiştir.

Türkçede ve hatta bütün dünya dillerinde bütünüyle eş anlamlı sözcük neredeyse yoktur, yakın anlamlı sözcükler vardır. Herhangi bir yabancı dilden alınan bir sözcüğe de eş anlamlı değil “karşılığı, anlamı, çevirisi” denir.

Aldanmayı ve çocuklarımızı aldatmayı artık bırakalım…

Aşağıdaki örneklere bakınız. Bunlar kesinlikle eş anlamlı sözcükler olmayıp başta Arapça ve Farsça olmak üzere yabancı dillerdeki karşılıklarıdır.

TÜRKÇE ——— YABANCI DİL

» kara  –  siyah (Arapça)
» yanıt  – cevap (Arapça)
» (yürek – gönül)  – kalp (Arapça)
» sözcük  –  kelime (Arapça)
» ileti – mesaj (Fransızca)
» özgün – orijinal (Fransızca)
» dil – lisan (Arapça)
» bellek – hafıza (Arapça)
» uygarlık – medeniyet (Arapça)
» al – kırmızı (Arapça)
» konuk – misafir (Arapça)
» eylem – fiil (Arapça)
» ölçüt – kıstas (Arapça) – kriter (Fransızca)
» belgegeçer – faks (İngilizce)
» ilginç – enteresan (Fransızca)
» varsıl – zengin (Farsça)
» yoksul – fakir (Arapça)

Şimdi bu sözcükler eş anlamlı mıdır yoksa Türkçe sözcüklerimizin yabancı dillerdeki karşılıkları mıdır sizce?

Bu karşılıklara “eş anlamlı” demek bütünüyle bir yanılsama değil de nedir?

Eş anlamlı sözcük ne kadar yanlış bir tanımlamaysa “yakın anlamlı sözcük” de bir o kadar doğru ve yerinde bir tanımlamadır. Yazılışı ve okunuşu ayrı olan, anlamdaş gibi göründüğü halde birbirinin yerini bütünüyle tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler diyoruz. Şu örneklere bakalım.

» basmak – çiğnemek – ezmek
» tutmak – yakalamak
» korkak – çekingen
» saçmak – dağıtmak
» dargın – küskün – kırgın
» tanıdık – bildik

Görüldüğü gibi Türkçede yakın anlamlı sözcükler çok olmakla birlikte bütünüyle  “eş anlamlı” sözcükler neredeyse yoktur.

Sağdan soldan topladığımız sözcükleri eş anlamlı saymayı artık bırakalım.

Madem ki yabancı sözcükler anlamdaş sayılıyor; açalım Çince, Rusça, Almanca, İngilizce sözlükleri; hepsini anlamdaş olarak Türkçeye katalım olsun bitsin…

“Bunların hepsi Türkçeleşmiş sözcüklerdir” diyerek başımızı kuma gömüp kendimizi kandırmayı da unutmayalım…

Suat Özer

Sözcükte Anlam Test

1. I. O zaman başından aşkındı derdi

Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi.

II. Çoktandır tekneyi aldı sular

Çoktandır ümitler sende ölüm

III. Nicedir uyku girmez gözüme

Geçer gider yüreğindeki sevgim diye

IV. Başındayım sanki bir mucizenin

Su sesinden ve kanat şakırtısından

Yukarıdaki dizelerde altı çizili sözlerden hangi ikisi yakın anlamlıdır?

  1. I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV. D) III. ve IV. E) II. ve III.

2. I. O gülüş kalbime aksettiği an

Duymadım ilk ateşin düştüğünü

II. Aç mısın yok mudur ekmeğin aşın

Odan ne karanlık yok mu ateşin?

III. Nereden nereye sevmişim yâri

Ateşi koymuyor, yakıyor beni

IV. Boşuna tetiği ne kurcalarsın

Var daha zaman ateşe be Ali!

Numaralanmış ikili dizelerin hangi ikisinde “ateş” sözcüğü “aşk” anlamında kullanılmıştır?

  1. I. ve II. B) II. ve III. C) I. ve III. D) III. ve IV. E) II. ve IV.

3. Aşağıdaki dizelerin/cümlelerin hangisinde “açılmak” sözcüğü “gitmek” anlamında kullanılmıştır

A) Her gün aynı pınardan doldurun testimizi

Kırlara açılırız çıngıraklarımızla.

B) Açıldı ağzı nihayet, açılmaz olaydı.

C) Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir.

O seferle açılmış, nice yerlerdendir.

D) Yanından, göğsünden açılır yara

Yâr gelmezse yaraların elletme

E) Bir bahar yağmuru yağmış da açılmış havayı

Hisseden kimse hakikat sanıyor hülyayı

4. Ara sıra ahiretten haber gelseydi, ölüm bu kadar müthiş olmayacaktı. Giden gidiyor, hiç dönmüyor ve gittiği yerden hiç ses çıkmıyor. Dönmesin kalsın. Fakat bu ağır, bu yoğun, bu korkunç sessizlik neden?

Aşağıdakilerden hangisi, bu parçada geçen “ağır” sözcüğünün anlamca yerini tutamaz?

A) Bunaltıcı B) Sıkıntı verici C) Dehşetli D) Rahatsız edici E) Duygusuz

5. I. Son yıkamada çamaşırlar kar gibi ağarmıştı.

II. Vaktaki sular, şarkılar inlerken ağardı

Bendim geçen ey sevgili sandalla denizden

III. Ortalık ağarmaya, sisli ufuklardan pembe bir güneş yükselmeye başlamıştı.

IV. Hamit Bey, iki taraftan ağarmış sakalıyla köşede oturuyordu.

Yukarıdaki dizelerin/cümlelerin hangi ikisinde “ağarmak” sözcüğü aynı anlamda kullanılmıştır?

  1. I. ve II. B) II. ve III. C) I. ve III. D) III. ve IV. E) II. ve IV.

6. Düşünen her insanımız gibi ben de hayatımızın değişmesi için sabırsızdım. Fakat canlı hayata, yaşayan ve duyan insana, cansız madde karşısındaki bir mühendis gibi değil, bir kalp adamı olarak yaklaşmayı isterdim.

Yukarıdaki parçada geçen “kalp adamı” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Huzuru, saadeti Allah ve insan sevgisinde bulan kimse

B) İnsanlar hakkında bilgi ve tecrübe sahibi olan kimse

C) Hayata, olaylara olumlu ve duygusal yönden bakan kimse

D) İnsanlığa ilmiyle hizmet eden kimse

E) Halktan gelen veya halka yakın kalmayı bilen kimse

7. Aşağıdaki ikili dizelerin hangisinde, anlatımda karşıtlıklardan yararlanılmıştır?

A) Gül gülse daim ağlasa bülbül acep değil

Zira kimine ağla demişler, kimine gül

B) Artık cümbüşte yoksam geceleri

Sanmayın tarafımdan ihanet var

C) Şimdi de kalmadı paranın nazarımda kadri

Kirli ellerde görünce paradan iğrendim.

D) Yeme el malını er geç verirsin

İğneden ipliğe sorulur bir gün

E) Bastım da kırıldı iğdenin dalı

Kötüye düşenin böyle olur hali

8. Aşağıdaki dizelerin hangisinde “içinde” sözcüğü “ara, orta” anlamı dışında kullanılmıştır?

A) Ağlama sevdiğim yine gelirim

Güzeller içinde bulurum seni

B) Çalılar içinde kuytu yerlerde

Ötücü kuşların yuvası vardır

C) Şurada bir güzelin salınışını

Selviye benzettim dallar içinde

D) Serhatler içinde Budin’dir başı

Kan ile yoğrulmuş toprağı taşı

E) Elbisem çivide canlanır o an

İçinde bir başka vücudu saklar.

9. Aşağıdaki ikili dizelerin hangisinde abartmaya başvurulmuştur?

A) Karacaoğlan, devranım var, demim var

Yâr yitirdim, düşmanım var, gamım var.

B) Yanılıp derdime derman katarsın

Dünya sele gitti gözüm yaşından

C) İmdat umar iken akan sellerden

Kendim gibi akan sel bulamadım

D) İster azat eyler, ister öldürür

Sefil Veysel kapısında kul gibi

E) Dokuz aylık yoldan sefere geldim

Dünya denen yere indirdin beni

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük gerçek anlamının dışında kullanılmıştır?

A) Sadece bu ânı ve bu aydınlığı Bursa ovası denen kadehten içmekle kalacağım.

B) İçki bilginin ve aklın düşmanıdır; içkinin adı gerçekte kavga ve gürültüdür.

C) Sabahları annem beni bebek gibi pencerenin kenarına oturturdu.

D) Birkaç saat için yanardağın homurtuları diner gibi oluyordu.

E) Eski İstanbul için Silivri yoğurdu kışın sonu demekti.

11. I. Üç derdim var, birbirinden seçilmez:

Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm.

II. Sen de bu köprüden gel geç diyorlar

Buyur bir makam da sen seç diyorlar.

III. Görebilsin diye sonsuzluğu her yerden iyi

Seçmiş İstanbul’un ufkunda bu kudsi tepeyi

IV. Uzaklar seçilmiyor, gönüldür geçilmiyor

Gönül bir top ibrişim, dolaşmış açılmıyor.

Numaralanmış ikili dizelerin hangi ikisinde “seçmek” sözcüğü “benzerleri arasında hoşa gideni, yararlanmak için ayırmak, beğenmek.” anlamında kullanılmıştır?

  1. I. ile II. B) II. ile III. C) III. ile IV. D) II. ile IV. E) I. ile III.

12. Kötü günde beraberdir dost düşman

Kazanırsan bâri yine dost kazan

Aşağıdakilerden hangisinde bu dizelerdeki “bâri” sözcüğünün anlamca yerini tutabilecek bir sözcük kullanılmıştır?

A) Murat alıp doya doya gezmedim

Bu kara yazıyı kendim yazmadım

B) Herkes sevdiğinden doydu usandı

Neden kaldık böyle bahtı kara biz

C) Yazıktır şu geçen ömrüme yazık

Bir dost bulamadım gün akşam oldu.

D) Güzel olsa, esmer olsa el verir

Kadir Mevlâm ihsan eder yel verir.

E) Tam anlamıyla zengin olamasan da

Hiç değilse gönül zenginliği iste.

13. I. Geçen gün, Zeynep Kadını, sokak kapısının önünde benden yakınırken yakaladım.

II. Bir insana çok yakışmış bir elbise, başkasına o derece yakışmaz.

III. Gel bahar gel bahar yakınlarda gül

Denize renginden armağan bırak

IV. Beni İstanbul’a üniversiteye göndermediği için zaman zaman babama sızlanırdım.

Numaralanmış cümlelerde altı çizili sözcüklerden hangi ikisi yakın anlamlıdır?

  1. I. ile II. B) II. ile III. C) II. ile IV. D) I. ile IV. E) III. ile IV.

14. I. Bilmiyorum ne haldeyim

Gidiyorum gündüz gece

II. Bilemedim gece ile gündüzü

Seçemedim güneş ile yıldızı

III. Küçüksu’da gördüm seni

Gözlerinden bildim seni

IV. Demirden döverdi en keskin kılıçları

Bilirdi, çeliğe su vermesini de

Numaralanmış dizelerin hangi ikisinde “bilmek” sözcükleri yakın anlamlı kullanılmıştır?

  1. I. ve II. B) II. ve III. C) III. ve IV. D) II. ve IV. E) I. ve III.

15. Bir hastane dönüşü sandviç almak için elini cebine attığı anda, herkesi bir gün kavrayacak olan karanlık onu da kavradı.

Bu cümle ve onu oluşturan sözcükler için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) “Karanlık” sözcüğü gerçek anlamının dışında kullanılmıştır.

B) “Elini” sözcüğü gerçek anlamının dışında kullanılmıştır.

C) “attığı” sözcüğü, başka bir sözcüğün anlamca yerini tutmuştur.

D) “elini cebine atmak” bu cümlede deyim olarak kullanılmıştır.

E) “Kavradı” sözcüğü gerçek anlamı dışında kullanılmıştır.

16. Şairler, duyduklarını anlatırken salt somut sözcüklerle yetinmez, soyut sözcüklerden de yararlanırlar.

Aşağıdaki dizelerin hangisinde, soyut anlamlı sözcüğe yer verilmemiştir?

A) Yan yana sessizce mevsimle keder

B) Hicrana aldanmış kalbimde geçsin

C) Esen rüzgârlara sen neşeni ver

D) Bunca güzelliği nasıl koyup gideceğiz

E) Tahtayı kurt oydu, taş yosunlandı

17. I. Canı cânânı bütün varımı alsın da Hûda (Allah)

Etmesin tek beni vatanımdan dünyada cüda (ayrı)

II. Her mihnet (sıkıntı) kabulüm, yeter ki,

Gün eksilmesin penceremden

III. Güzelsin ya, ne olursan ol, girdin hikâyeme

Çok değil evi barkı terk edip sana uyduğum

IV. Lâkin bana pek güvenme her derdin için

Aslında ben, ey yeryüzü, yerlin değilim

Numaralanmış ikili dizelerin hangi ikisinde, altı çizili sözcükler yakın anlamlıdır?

  1. III. ve IV. B) I. ve III. C) II. ve III. D) I. ve II. E) II. ve IV.

18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük gerçek anlamında kullanılmıştır?

A) Ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi vardır.

B) Ağızla pilav pişmez, yağla pirinç gerek.

C) Bu da dördüncü ordu kumandanı için ağır bir darbe olmuştu.

D) Son günüm yaklaştı görünesiye

Kalmadı bir adım yol ileriye

E) Söz oyunlarında öyle açmazlar olur ki, iki dakikada insanı mat eder.

19. (I) Kimselere benzemeyen o hali birden aklıma geldi.

(II) Onu seyrederken gördüğünde öylesine şaşırıyordu ki…

(III) İçimden bir an derin bir pişmanlık sızısı yükseldi.

(IV) Giderken ansızın dönüp pencereme bakardı bazen.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangi ikisinde altı çizili sözcükler anlamca en yakındır?

  1. I. ile II. B) II. ile III. C) III. ile IV. D) I. ile IV. E) II. ile IV.

CEVAP ANAHTARI

1-E 2-C 3-A 4-E 5-B 6-C 7-A 8-E 9-B 10-A 11-B 12-E 13-D 14- A 15-B 16- E 17-D 18-A 19-D

Yorumlar (1)
Rüya haci 5 yıl önce
Samsung