23.11.2021, 20:57

Türk Dil Devrimi Üzerine: Arapça ve Türkçenin Ses Yapısı

Türk Dil Devrimi Üzerine: Arapça ve Türkçenin Ses Yapısı

Dizinin ilk yazısında Türklerin tarih boyu neden sürekli abece değiştirdikleri konusunda bir altyapı oluşturmuştum. Şimdi sizlere Arap yazısının neden Türkçe için uygun olmadığını anlatmaya çalışacağım. 

Arap yazısı Arapçanın ses yapısına uygun olarak ünsüzler üzerine kuruludur.  

Arapçada çıkış yerine göre birbirinden başka seslendirilen,

2 tane “t”: ت (te: ince) – ط  (tı: kalın)

3 tane “s”: ث (se: peltek) – س  (sin: ince) – ص (sad: kalın)

3 tane “h”: ح (ha: tonsuz) – خ (hı: gırtlaktan baskılı, kalın) – ھ (he: ince)

4 tane “z”: ذ (zel: peltek) – ز (ze: genellikle ince ) – ظ (zı: kalın) – ض (zat/dat: d ve z arası peltek çıkarılan bir sestir)

2 tane “k”: ق (kaf: kalın) – ك (kef: ince) vardır. 

Türkçede ince ve kalın seslendirilen “ga” ve “ge” ünsüzüne karşılık, Arapçada gırtlaktan çıkarılan ve kalın okunan tek bir “g” sesi vardır: غ (gayn).

Arapçada Türkçede bulunmayan ve gırtlağın çatlatılmasıyla çıkarılan“ ع” (ayn) ile hafif bir duraksama duygusu uyandıran “ه” (hemze) vardır. 

Türkçe “ç” ve “p” sesleri Arapçada yoktur. Bu sesleri göstermek için Arap yazısından devşirme Fars abecesinin چ – “çim”i ve پ – “pe”si kullanılmıştır. 

Arapçadaki “و” vav çift dudak ünsüzüdür. İngilizcedeki “w” sesine karşılık gelir. Türkçe diş-dudak seslendirilen “v” sesinin Arap yazısında karşılığı yoktur.  

Türkçedeki 8 ünlüye karşılık, Arapçada yalnızca 

“a ve e” arası (æ)seslendirilen “ا” (elif), 

“i” olarak seslendirilen “ى” (ye),

“u” olarak seslendirilen “و” (vav) harfleri vardır. 

Arapçada kısa ünlüler yazımda gösterilmezler. 

Arapçanın kendine özgü bir seslendiriliş biçimi vardır. Anadili Arapça olanlar kendi dillerinin kodlarıyla doğup kurallarıyla yetiştikleri için anadillerini harekesiz de düzgün okuyabilirler. Harekeler anadili Arapça olmayan Müslümanların Kuran’ı düzgün okuyabilmeleri için tasarlanmıştır. Bugün elimizdeki en eski Kuran yazmaları harekesizdir. 

İleride örneklediğimde Arapların neden kendi yazılarını harekesiz de yanlışsız okuyabildiklerini daha iyi göreceğiz. 

Ünlülerle ilgili olarak “a” ve “e” nin birbirinden bütünüyle ayrışmadığını bir kez daha vurgulamak ve yazımda “ا” – Elif, “و” – Vav ve “ى” – Ye gösteriliyorsa ünlülerin uzun okunacağını özellikle belirtmek isterim.

Arapçada “ı”, “o”, “ö” ve “ü” seslerinin bulunmadığını da unutmayınız, lütfen.   

Herkesin anlayabileceği bir biçimde özetlersem, Türkçe diş önde konuşulan bir dildir. Türkçede kalınlık ve incelik seslerin çıkarıldığı yerlerin ayrı olmasından değil tonlamadan ileri gelir. Başka bir deyişle Türkçede kalınlık ve inceliği belirleyen ünsüzlerin nasıl tonlandığı değil ünlülerin nasıl seslendirildiğidir. 

Dahası Anadolu Türkçesinde peltek sesler, “h” dışında gırtlaktan çıkarılan sesler yoktur. Kalın “k” sesi bile gırtlak ünsüzü değil, dil-artdamak ünsüzüdür.  

Belki yineleme gibi olacak ancak bir kez daha belirtmek gerekirse, Arapça ile Türkçe arasındaki en başat ayrım Arapçanın ses yapısının ünsüzler, Türkçeninkinin ise ünlüler üzerine kurulu olmasıdır. 

Dolayısıyla Arapçada ünsüzlerin kalınlık, incelik ve pelteklikleri anlam ayrımı yaratırken, Türkçede ünlülerin incelik ve kalınlıkları anlam ayrımı yaratır.

Örnekleyelim: 

حلق – ha – lam – kaf; ħ – l – ķ: (ħalķ) – tıraş olmak

خلق – hı – lam – kaf; x – l – ķ: (xalķ) – yaratmak 

خلك – hı – lam – kef; x – l – k: (xalk) – davranmak 

Arapçada ünsüzlerin ne kadar önem taşıdığını anlatabildiğimi sanıyorum. Sizleri çok sıkmamak adına Türkçeye dönüyorum. 

Türkçede kalın ve ince ünsüzler için ayrı ayrı harfler kullanılmaz. 

Arapça düşünelim. Ünlüleri göstermeyelim. 

Bir başına “KL” nasıl okunacak?

Bu iki harf yan yana Kal – Kel – Kıl – Kil – Kol – Köl – Kul – Kül olarak okunabilir. 

Başka bir örnekle gidelim: “SLM”

Türkçenin ses yapısına göre, Türkçeye giren yabancı sözcükleri de göz önünde bulundurursak, bu üç ses yan yana Salam, Salem, Salım, Selam, Selem, Selim, Sılam, Solum, Solom okunabilir. Türkçenin kurallarını hiç bilmeyen biri ise “SLM” harflerinden oluşan yazımı, Salum, Salom, Silöm, Sülom, Sulum, Sulom, Slan, Slon, Saln vb… biçimlerde okuyabilirler.

Bilmem Türkçede ünlülerin ne kadar önemli olduğunu anlatabildim mi?

Arap yazısında Türkçe “a” ve “e” sesleri söz başı ve ortası “ا”- Elif; söz sonu “ه” - Hemze ile,

“ı” ve “i” sesleri söz başı “اى” – Elif-ye; söz ortası ve sonu yalnız “ى” – Ye ile,

“o”, “ö”, “u” ve “ü” sesleri söz başı “او” – Elif-vav; söz ortası “و” – Vav ve söz sonu genellikle “ى” – Ye ile gösterilir. 

Ünlülerin gösterimindeki yetersizliğin Türkçenin yazımında ne gibi acınası gülünçlüklere neden olduğunu bir dahaki yazıya bırakacağız…

Yorumlar (4)
Hilal karadağ 2 yıl önce
Universite ders kitaplarina eklenesi bir yazı. Engin birikimlerinizi paylasmanoz dileğiyle tesekkurler.
Arzu Kayacık 2 yıl önce
Bu bey TDH'debyeni mi? Çok bilgiliymiş. Hoş geldiniz.
Güneyhan Rüzgar 2 yıl önce
Hoş buldum... Katkılarınızı da beklerim... Saygılarımla...
Güneyhan Rüzgar 2 yıl önce
Hoş buldum... Katkılarınızı da beklerim... Saygılarımla...