Afganistan'daki Türkler ülkenin geleceğine yön veriyor.

Afganistan'daki Türkler ülkenin geleceğine yön veriyor.

Çok milletli Afganistan artık üniter bir devlet olarak kalamaz,
Bu Afganistan gerçeklerini bilmemek olur. Zoraki olarak bir arada tutulmaya çalışılan gruplardan müteşekkil olan Afganistan bölünmeye mahkumdur. Yaklaşık 250 yıldan beri, Afganistan merkezi yönetimi Peştunların elindedir ve merkezi hükümet en hafif ifadeyle Güney Türkistanlılara zulmetmiştir. Güney Türkistanlıların Afganistan devletinde azınlık olarak yaşamasını gerektirecek hiçbir sebep yoktur. Güney Türkistan, Afganistan’ın geriye kalan kısmıyla dil, tarih, kültür ve gelecekle ilgili hiçbir şekilde ortak paydaya sahip değildir. Güney Türkistan, Afganistan’ın bir parçası değil; Büyük Türkistan’ın bir parçasıdır.

Peştunlar, yürüttükleri Peştunlaştırma faaliyetleri kapsamında Türklere olmadık zulüm ve baskılar uyguladılar. Güney Türkistan’a yönelik sistematik olarak iskan faaliyeti yürüttüler. Sulama için kullanılan su yolları önce Peştun köylerine sonra Türk köylerinden bırakılmaktaydı. Güney Türkistan bölgesine yol, hastane, okul, altyapı ve “hiçbir” hizmet götürülmedi. Şuanda Afganistan’ın kuzeyindeki bazı Türk bölgelerine gidilirse, adeta zamana yolculuk yaptıran makineye binilip 300 yıl geriye gidilmiş olur. Ne su var, ne elektrik. Güney Türkistan, etrafı çevrilen, tecrit edilen ve devletin hiçbir hizmetinin uğramadığı bir yer olmuş. Çamurdan evler, sınırlı ölçekte hayvancılık ve ilkel şartlarda sürdürülmeye çalışılan tarım. Sefalet, cehalet ve bedbahtlık.

ABD ve Batı Güney Türkistanlılara haksızlık etmiştir. Taliban yönetimine karşı ilk başkaldıranlar kimlerdir? Kuzey İttifakının başını çeken ve Taliban yönetiminin devrilmesinde birinci derecede rol oynayan grup Türkler değil miydi?

Taliban hükümetine karşı mücadele başlatarak Taliban yönetiminin devrilmesinde birinci derecede rol oynayan aktör Türklerdir. Özellikle kuzeyden başlatılan Taliban karşıtı harekatın en önemli kısmı olan birinci aşamada Türklerin belirleyici rolü olduğu inkar edilemez bir gerçektir. Bütün bu gerçeklere rağmen, kağıt üstündeki birkaç düzenleme ve sembolik birkaç mevki dışında Türklere hiçbir şekilde hayat hakkı tanınmamaktadır. (Karzai hükümetinde yer alan Türklerin halkla bağı olmayan ve aileleri yut dışında yaşayan eski komünistlerden oluşması da manidardır.)

Gelinen nokta itibariyle, Afganistan’daki Türkler ülke yönetiminden tamamen geri plana bırakılmış durumdadırlar. Kızıl Ordu’nun Afganistan’dan çıkarılmasında, Taliban yönetiminin devrilmesinde birinci derecede rol oynayan Türk unsurlar bugünkü Afganistan siyasetinin en kenara itilmiş grubu konumunda. Bu bakımdan, Afganistan’daki Güney Türkistanlılara çok ciddi haksızlık yapılmıştır.

Türkiye’nin Güney Türkistan’da takip etmesi gereken orta ve uzun vadedeki dış politikanın ana hatları şu şekilde olmalıdır:
Güney Türkistan Türklerinin yaşadığı bölge Özerk yapıda değildir, Güney Türkistanlılar ana dilleri Türkçenin lehçelerinde eğitim göremiyorlar, Güney Türkistan şehirlerinde Türkçe eğitim yapan okullar ve Üniversiteler açılmalıdır.
Güney Türkistanın doğal kaynakları yöre halkının olmalıdır. Güney Türkistana yerleştirilen Peştunlar derhal Peştun bölgesine dönmelidir.
Güney Türkistanın milli marşı ve Bayrağı Peştunlar tarafından tanınmalıdır.

Yücel Tanay

Yorumlar (1)
Oğuz Karamustafalioglu 6 yıl önce
Çok doğru 25 yıl önce 40 kalarak bu durumu gördüm.Maalesef hiç gelişme olmamış