Ahmet Yesevi - Doç. Dr. Haluk Berkmen
Ahmet Yesevi

Doç. Dr. Haluk Berkmen

12. Yüzyılda Türkistan’dan ve Doğu İran’dan batıya doğru göçler oldu ve Horasan Erenleri olarak bilinen birçok bilge insan Sufi geleneğini Anadolu’ya taşıdı. Aynı dönemde Türkistan’ın Yesi şehrinde doğmuş olan Ahmed Yesevi (1093 – 1166) ilk Türk Sufi şairi sayılır. Divan-ı Hikmet adı altında topladığı şiirlerinde manevi aşkı ve insan sevgisini ifade etmiştir. Divan-ı Hikmet, 144 dörtlükten oluşur. Hikmet, bilgelik içeren söz demektir.

Anadolu'ya gelen Horasan Erenlerinden Hacı Bektaş Veli, Âhiliğin kurucusu Âhi Evran, Taptuk Emre ile Yunus Emre ve daha niceleri onun açmış olduğu sevgi ve insanlık yolunu izlemişlerdir. Ahmed Yesevi’nin öğretisi Yeseviye tarikatı olarak Horasan’dan Asya’nın tüm Türk topluluklarına, Hindistan’dan Anadolu’ya, Doğu Türkistan’dan Tuna kıyılarına kadar, geniş bir coğrafyaya yayılmıştır. Kendisi Arapça ve Farsça bilmesine rağmen hayatının sonuna kadar ana dili olan Türkçe ile güzel ahlâk, aşk ve barış sohbetleri yapmıştır.

A. Yesevi’nin şiirleri herkesin anlayabileceği basit ve yalın bir Türkçe ile hece vezninde yazılmıştır. Hayatını ve şiirlerini Ahmet Yesevi Üniversitesi’nin hazırladığı Divan-ı Hikmet başlıklı eserden bir bölüm sunuyorum.

Bismillah deyip beyan ederek hikmet söyleyip,
Taleb edenlere inci cevher saçtım ben işte.
Riyazeti sıkı çekip kanlar yutup,
‘İkinci defter’in sözlerini açtım ben işte.

Söz söyledim her kim olsa cemale talip,
Canı cana bağlayıp, damarı damara ekleyip,
Garip, yetim, fakirlerin gönlünü okşayıp,
Gönlü kırık olmayan kişilerden kaçtım ben işte.

Nerde görsen gönlü kırık, merhem ol sen,
Öyle mazlum yolda kalsa, yoldaş ol sen,
Mahşer günü dergâhına yakîn ol sen,
Benlik güden kişilerden kaçtım ben işte.

Garip, fakir, yetimleri Resul sordu,
O gece Mirac’a çıkıp Hakk cemalin gördü,
Geri gelip indiğinde fakirlerin halin sordu,
Gariplerin izini arayıp indim ben işte.

Ümmet olsan, gariplere uyar ol sen,
Âyet ve hadisi her kim dese, duyar ol sen,
Rızk, nasip, her ne varsa tok-göz ol sen,
Tok gözlü olup şevk şarabın içtim ben işte.

Kul Hoca Ahmed, söylediği Hakk’ın yâdı,
İşitmeyen dostlarına kalsın öğüdü,
Gurbete düşüp öz şehrine döndü yine,
Türkistan’da mezar olup kaldım ben işte.

Ahmet Yesevi bencil nefsi körletmenin önemine değinmiş, dünya malına önem vermemeyi benimsemiş, milliyet ve din farkına bakmadan bütün insanları eşit saymış, kanaatin fayda ve önemini içselleştirmiş, Tasavvufun özü olan ahlâkî değerleri yaşamış bir bilge kişidir. Şiirlerinde mantık ve sezgi gücüyle gelecek nesillere önemli öğütler ve bilge sözler hediye etmiştir.

 

Yorumlar (0)