N harfiyle başlayan Arapça Farsça İsimler, N harfiyle başlayan Arapça Farsça Adlar
N harfiyle başlayan Arapça Farsça İsimler, N harfiyle başlayan Arapça Farsça Adlar
TÜRKÇE ADLAR
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
ARAPÇA ADLAR
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
Nabi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Haberci, haber veren. 2. Yüksek, yüce. 3. Büyük Türk şairidir. 17. asrın ikinci yarısında yaşamıştır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NABİ |
(Ar.) Er. 1. Haberci, haber veren. 2. Yüksek, yüce. 3. Büyük Türk şairidir. 17. asrın ikinci yarısında yaşamıştır. |
Nabia |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yerden çıkıp fışkıran, kaynayan, akan. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NABİA |
(Ar.) Ka. - Yerden çıkıp fışkıran, kaynayan, akan. |
Nabiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Ulu, şerefli kimse. 2. Sonradan şair olan kimse. 3. Haberci, haber veren. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NABİYE |
(Ar.) Ka. 1. Ulu, şerefli kimse. 2. Sonradan şair olan kimse. 3. Haberci, haber veren. |
Naci |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Necat bulan, kurtulan, selamete kavuşan. Cehennemden kurtulmuş, cennetlik. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NACİ |
(Ar.) Er. - Necat bulan, kurtulan, selamete kavuşan. Cehennemden kurtulmuş, cennetlik. |
Nacil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soyu sopu temiz olan kimse. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NACİL |
(Ar.) Er. - Soyu sopu temiz olan kimse. |
Naciye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Naci). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NACİYE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Naci). |
Nadan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kaba, dobra > Kökeni: Farsça |
NADAN |
(Fars.) Ka. - Kaba, dobra. |
Nadi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Nida eden, haykıran, çağıran. 2. Toplantı, meclis, (bkz. Nida). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NADİ |
(Ar.) Er. 1. Nida eden, haykı¬ran, çağıran. 2. Toplantı, meclis, (bkz. Nida). |
NADİDE |
(Fars.) Ka. - Görülmemiş görülmedik. Pek seyrek bulunan, çok değerli. |
Nadim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Pişmanlık duyan, pişman. Tevbe eden. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NADİM |
(Ar.) Er. - Pişmanlık duyan, pişman. Tevbe eden. |
Nadime |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nadim). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NADİME |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nadim). |
Nadir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Seyrek, az, ender bulunur. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NÂDİR |
(Ar.) Er. - Seyrek, az, ender bulunur. |
Nadire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nadir). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÂDİRE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nadir). |
Nadiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bağırıp, çağıran, seslenen. 2. Toplantı, meclis. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NADİYE |
(Ar.) Ka. 1. Bağırıp, çağıran, seslenen. 2. Toplantı, meclis. |
Naferiz |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Göbek düşüren. > Kökeni: Farsça |
NÂFERİZ |
(Fars.) Er. 1. Göbek düşüren. 2. Koku saçan. |
NAFİ' |
(Ar.) - Yararlı, kârlı. Şifalı, hayır ve fayda verici şeyler yaratan Allah. - Esmaü'l-Hüsna'dandır. "Abd" takısı alarak kullanılır. |
Nafia |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bayındırlık işleri. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÂFİA |
(Ar.) Ka. - Bayındırlık işleri. |
Nafih |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Üfleyen, üfleyici. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAFİH |
(Ar.) Er. - Üfleyen, üfleyici. |
Nafile |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Mal, ganimet, ihsan bağış. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAFİLE |
(Ar.) Ka. - Mal, ganimet, ihsan bağış. |
Nafiz |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Delen, delip geçen. İçeriye giren, işleyen. 2. Tesir eden, sözü geçen. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAFİZ |
(Ar.) Er. 1. Delen, delip geçen. İçeriye giren, işleyen. 2. Tesir eden, sözü geçen. |
Nafize |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nafiz). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAFİZE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nafiz). |
Nagehan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ansızın, birdenbire > Kökeni: Farsça |
NÂGEHAN |
(Fars.) Ka. - Ansızın, birdenbire. |
Nağme |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ahenk güzel ses. (bkz. Ezgi). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAĞME |
(Ar.) Ka. - Ahenk güzel ses. (bkz. Ezgi). |
Nahid |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Venüs (zühre) gezegeni. > Kökeni: Farsça |
NAHİD |
(Fars.) Er. - Venüs (zühre) gezegeni. (Arapça'da) Yeni yetişen kız. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
Nahide |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Bkz. Nahid) > Kökeni: Farsça |
NAHİDE |
(Fars.) Ka. - (bkz, Nahid). |
Nahire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ayın ilk günü ya da son gecesi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAHİRE |
(Ar.) Ka. - Ayın ilk günü ya da son gecesi. |
Nahit |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Venüs, zühre yıldızı > Kökeni: Farsça |
Naib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Vekil, birinin yerine geçen, kadı vekili, Şeriata göre hükmeden hakim. 2. Nöbet bekleyen, nöbetle gelen. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAİB |
(Ar.) Er. - 1. Vekil, birinin yerine geçen, kadı vekili, Şeriata göre hükmeden hakim. 2. Nöbet bekleyen, nöbetle gelen. |
Naibe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Vekil, birinin yerine geçen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAİBE |
(Ar.) Ka. - Vekil, birinin yerine geçen. |
Nail |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Muradına eren, ermiş, ele geçiren. Naili Divan edebiyatı şairlerinden olup asıl adı Salih'tir. Manastır'da doğmuş, Mısır'da vefat etmiştir. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAİL |
(Ar.) Er. - Muradına eren, ermiş, ele geçiren. Naili |
Naile |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nail). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAİLE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nail). |
Naim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bollukta yaşayış. 2. Cennetin bir kısmı. Daru'n-Naim > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAİM |
(Ar.) Er. 1. Bollukta yaşayış. 2. Cennetin bir kısmı. Daru'n-Naim |
Naima |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Haleb'te doğmuş, asıl adı Mustafa Naim'dir. Naima tarihiyle meşhurdur. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAİMA |
(Ar.) Er. - Haleb'te doğmuş, asıl adı Mustafa Naim'dir. Naima tarihiyle meşhurdur. |
Naime |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güzel zarif kadın. Nazlı büyütülmüş kadın. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAİME |
(Ar.) Ka. - Güzel zarif kadın. Nazlı büyütülmüş kadın. |
Naire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ateş, alev, sıcaklık. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAİRE |
(Ar.) Ka. - Ateş, alev, sıcaklık. |
Naki |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAKİ |
(Ar.) Er. 1. Temiz, pak. 2. Çok ince, çok güzel, zarif. |
Nakib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bir kavim veya kabilenin reisi veya vekili. Bir tekkede, şeyhin yardımcısı olan ve en eski derviş veya dede. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAKİB |
(Ar.) Er. - Bir kavim veya kabilenin reisi veya vekili. Bir tekkede, şeyhin yardımcısı olan ve en eski derviş veya dede. |
Nakibe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. İnsan ruhu. 2. Akıl. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAKİBE |
(Ar.) Ka. 1. İnsan ruhu. 2. Akıl. |
Nakiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Naki). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAKİYE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Naki). |
Nakşidil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gönül resmi, gönül süsü. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAKŞİDİL |
(Ar.) Ka. - Gönül resmi, gönül süsü. |
Nalan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İnleyen, inleyici, ağlayan, feryat eden. > Kökeni: Farsça |
NÂLÂN |
(Fars.) Ka. - İnleyen, inleyici, ağlayan, feryad eden. Manası dolayısıyla isim olarak kullanılmamalıdır. |
Nale |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İnleme, inilti > Kökeni: Farsça |
NALE |
(Fars.) Ka. - İnleme, inilti. |
Nalezen |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İnleyen, inildeyen. > Kökeni: Farsça |
NALEZEN |
(Fars.) Ka. - İnleyen, inildeyen. |
NAMAL |
(Tür.) Er. - Adın duyulsun, ün kazan. |
Namdar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Namlı, ünlü > Kökeni: Farsça |
NAMDAR |
(Fars.) Er. - Namlı, ünlü. |
NAME |
(Fars.) Ka. - Sevgiliye ve aşka ait yazılmış mektup. Mektup. Kitap, dergi. |
Namık |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yazıcı, katip, yazar > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAMIK |
(Ar.) Er. - Yazıcı, katip, yazar |
Namıka |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Namık). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAMIKA |
(Ar.) Ka. - (bkz. Namık). |
Nami |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Namlı, şöhretli ünlü. > Kökeni: Farsça |
NAMİ |
(Fars.) Er. - Namlı, şöhretli ünlü. |
Namiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Olma, yerden bitme kuvvetli, gelişme yetişme. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAMİYE |
(Ar.) Ka. - Olma, yerden bitme kuvvetli, gelişme yetişme. |
NAMUS |
(Ar.). 1. Kanun nizam. 2. Ar, edep, haya, ırz. 3. Temizlik, doğruluk. 4. Allah'a yakın olan büyük melek. |
Namver |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Adlı, ünlü > Kökeni: Farsça |
NAMVER |
(Fars.) Er. - Adlı, ünlü. |
Nardan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Nar taneleri. 2. Gözyaşı. > Kökeni: Farsça |
NARDAN |
(Fars.) Ka. 1. Nar taneleri. 2. Gözyaşı damlaları. |
Nardane |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nar tanesi > Kökeni: Farsça |
NARDANE |
(Fars.) Ka. - Nar tanesi. |
Nardin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bir çeşit sümbül. > Kökeni: Farsça |
NARDİN |
(Fars.) Ka. - Bir çeşit sümbül. |
Nargül |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ateş renginde, kırmızı gül. > Kökeni: Farsça |
NARGÜL |
(Fars.) Ka. - Ateş renginde, kırmızı gül. |
NARİN |
(Fars.) Ka. - İnce, zarif yapılı, nazik. Zayıf çelimsiz. |
Nariye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ateşle ilgili, cin peri. İsim olarak kullanılmaz. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NARİYE |
(Ar.) Ka. - Ateşle ilgili, cin peri. - İsim olarak kullanılmaz. |
Nasıh |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nasihat eden, öğüt veren. Nasıh-ı Emin Hz. Nuh (a.s.). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASIH |
(Ar.) Er. - Nasihat eden, öğüt veren. - Nasıh-ı Emin |
Nasıha |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nasıh). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÂSIHA |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nasıh). |
Nasır |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yardımcı, yardım eden (muin). "Abd" takısı alarak kullanılırsa daha iyi olur. Abdünnasır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASIR |
(Ar.) Er. - Yardımcı, yardım eden (muin). "Abd" takısı alarak kullanılırsa daha iyi olur. Abdünnasır. |
Nasib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Pay hisse. Birinin elde ettiği şey. Allah'ın kısmet ettiği şey. Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASİB |
(a.i) Er. - Pay hisse. Birinin elde ettiği şey. Allah'ın kısmet ettiği şey. - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. |
Nasibe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dikili taş. Yollara nişan için dikilen taş. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NASİBE |
(Ar.) Ka. - Dikili taş. Yollara nişan için dikilen taş. |
Nasr |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yardım. Üstünlük (zafer). Kur'an-ı Kerim'in 110. suresi. Nasrullah Allah'ın yardımı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASR |
(Ar.) Er. - Yardım. - Üstünlük (zafer). - Kur'an-ı Kerim'in 110. suresi. Nasrullah |
Nasreddin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yardımcı, imdada yetişen > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
Nasruddin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Dine yardımı dokunan. Dilimizde "Nasreddin" şeklinde kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASRUDDİN |
(Ar.) Er. - (Dine yardımı dokunan. - Dilimizde "Nasreddin" şeklinde kullanılır. |
Nasrullah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah'ın nusreti, yardımı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASRULLAH |
(Ar.) Er. - Allah'ın nusreti, yardımı. |
Nasuh |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Nasihatçı, öğütçü. 2. Halis, temiz. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASUH |
(Ar.) Er. 1. Nasihatçı, öğütçü. 2. Halis, temiz. |
Nasuhi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bozulmaz şekilde tevbe edici. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NASUHİ |
(Ar.) Er. - Bozulmaz şekilde tevbe edici. |
Naşid |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şiir okuyan, şiir söyleyen, şiir yazan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NÂŞİD |
(Ar.) Er. - Şiir okuyan, şiir söyleyen, şiir yazan. |
Naşide |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Naşid). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÂŞİDE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Naşid). |
Naşir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Neşreden, dağıtan, yayan, yayınlayan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAŞİR |
(Ar.) Er. - Neşreden, dağıtan, yayan, yayınlayan. |
Naşit |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şiir söyleyen, şiir okuyan > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
Natık |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Söyleyen konuşan. 2. Düşünen. 3. Bildiren, bildirici. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NATIK |
(Ar.) Er. 1. Söyleyen konuşan. 2. Düşünen. 3. Bildiren, bildirici. |
Natıka |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Natık). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NATIKA |
(Ar.) Ka. - (bkz. Natık). |
Nayab |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bulunmaz. Benzeri olmaz > Kökeni: Farsça |
NÂYAB |
(Fars.) - Bulunmaz. Benzeri olmaz. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
NAYMAN |
(Moğ.) Er. - Sekiz. Batı Moğolistan'da yaşayan sekiz kabileden oluşan Türk topluluğu. |
NAZ |
(Fars.) Ka. 1. Kendini beğendirmek için takınılan yapmacık cilve, işve. 2. Bir şeyi beğenmiyormuş gibi gözükme. Şımarıklık. 3. Yalvarma, rica. |
Nazan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nazlı > Kökeni: Farsça |
NAZAN |
(Fars.) Ka. - Nazlı. |
Nazdar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nazlı. Naz yapan. Şımarık. > Kökeni: Farsça |
Nazende |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Naz edici, nazlı, hoş edalı > Kökeni: Farsça |
NAZENDE |
(Fars.) Ka. - Naz edici, nazlı, hoş edalı. |
NAZENİN |
(Fars.) Ka. 1. Cilveli, oynak. Çok nazlı yetiştirilmiş, şımarık. 2. Narin ince yapılı. |
Nazıdil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gönül nazı. > Kökeni: Farsça |
NAZIDİL |
(Fars.) Ka. - Gönül nazı, gönül cilvesi. |
Nazım |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tanzim eden, düzenleyen. Sıra sıra, dizi dizi olan şey. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZIM |
(Ar.) Er. - Tanzim eden, düzenleyen. Sıra sıra, dizi dizi olan şey. |
Nazıme |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nazım). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÂZIME |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nazım). |
Nazır |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Nazar eden, nezaret eden, bakan, gözeten. 2. Vekil bakan. 3. Bir yüzü bir tarafa yönelik olan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZIR |
(Ar.) Er. 1. Nazar eden, nezaret eden, bakan, gözeten. 2. Vekil bakan. 3. Bir yüzü bir tarafa yönelik olan. |
Nazif |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Temiz, pak, nazik, zarif ve şık giyimli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZİF |
(Ar.) Er. - Temiz, pak, nazik, zarif ve şık giyimli. |
Nazife |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nazif). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAZİFE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nazif). |
NAZİK |
(Fars.) Ka. 1. İnce, narin. 2. Terbiyeli, saygılı. 3. Güzel zarif. |
Nazil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yukardan aşağıya inen. Bir yere konan, bir yerde konaklayan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZİL |
(Ar.) Er. - Yukardan aşağıya inen. Bir yere konan, bir yerde konaklayan. |
Nazile |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nazil). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAZİLE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nazil). |
Nazir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Taze. 2. Altın. 3. Benzer eş. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZİR |
(Ar.). - Er. 1. Taze. 2. Altın. 3. Benzer eş. |
Nazire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Örnek karşılık. 2. Manzum eserde ayrı vezin ve kafiyede benzer olma hali. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAZİRE |
(Ar.) Ka. 1. Örnek karşılık. 2. Manzum eserde ayrı vezin ve kafiyede benzer olma hali. |
NAZLAN |
(Tür.) Ka. - Kendini beğendir, nazlı ol. |
NAZLI |
(Tür.) Ka. - Naz yapan, kendini ağıra satan. Değer verilen sevgili. |
NAZLIGÜL |
(Tür.) Ka. - (bkz. Nazlı). |
NAZLIHAN |
(Tür.) Ka. - (bkz. Nazlı.) |
Nazmi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dizme, tertib etme, sıraya koyma. Sıra, tertip. Vezinli, kafiyeli söz. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NAZMİ |
(Ar.) Er. - Dizme, tertib etme, sıraya koyma. Sıra, tertip. - Vezinli, kafiyeli söz. |
Nazmiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Naz-mi). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAZMİYE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Naz-mi). |
Nazra |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bir tek bakış. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NAZRA |
(Ar.) Ka. - Bir tek bakış. |
NAZRET |
(Ar.) - Tazelik. 2. Bakma, bakış. 3. İdare, reislik. 4. Nazırlık. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
NEBA |
(Ar.) - Haber. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nebahaddin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin şanı ve şerefi. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEBAHADDİN |
(Ar.) Er. - Dinin şanı ve şerefi. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
Nebahat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Şan, şeref, onur. 2. Şan, şeref sahibi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEBÂHAT |
(Ar.) Ka. 1. Şan, şeref, onur. 2. Şan, şeref sahibi. |
Nebalet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Zekilik. 2. Büyüklük, ululuk. 3. Cömertlik. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEBÂLET |
(Ar.) Ka. 1. Zekilik. 2. Büyüklük, ululuk. 3. Cömertlik. |
Nebi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Haberci. Peygamber. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEBİ |
(Ar.) Er. - Haberci. Peygamber. |
Nebih |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Namlı, şerefli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEBİH |
(Ar.) Er. - Namlı, şerefli. |
Nebihe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nebih). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEBİHE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nebih). |
Nebil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Yüksek meziyet ve onur sahibi. 2. Akıllı, anlayışlı. Bilgili, faziletli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEBİL |
(Ar.) Er. 1. Yüksek meziyet ve onur sahibi. 2. Akıllı, anlayışlı. Bilgili, faziletli. |
Nebile |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz, Nebil). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEBİLE |
(Ar.) Ka. - (bkz, Nebil). |
Nebiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nabiye). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEBİYE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nabiye). |
Necabet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soyluluk, soy temizliği. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECÂBET |
(Ar.) Er. - Soyluluk, soy temizliği. |
Necaettin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dine girip hidayete eren, kurtulan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECAETTİN |
(Ar.) Er. - Dine girip hidayete eren, kurtulan. |
Necah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İsteğine ulaşma. Kurtulma. İhtiyaçlarını temin edebilmek. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECÂH |
(Ar.) Er. - İsteğine ulaşma. Kurtulma. İhtiyaçlarını temin edebilmek. |
Necat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kurtulma, kurtuluş. Selamet. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECAT |
(Ar.) Er. - Kurtulma, kurtuluş. Selamet. |
Necati |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kurtulmaya mensup, kurtuluşla ilgili. Necati 15 asır meşhur Osmanlı şairi olup asıl adı İsa'dır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECATİ |
(Ar.) Er. - Kurtulmaya mensup, kurtuluşla ilgili. Necati |
Neccar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dülger. Marangoz. Daha çok lakab olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECCAR |
(Ar.) Er. - Dülger. Marangoz. - Daha çok lakab olarak kullanılır. |
Necdet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kahramanllık yiğitlik, efelik. Korkusuz olmak. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECDET |
(Ar.) Er. - Kahramanllık yiğitlik, efelik. Korkusuz olmak. |
Necef |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yüksek, sırt tepe, tümsek. Kufe civarlarında Hz. Ali'nin türbesinin bulunduğu yer. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECEF |
(Ar.) Er. - Yüksek, sırt tepe, tümsek. Kufe civarlarında Hz. Ali'nin türbesinin bulunduğu yer. |
Necib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Soyu sopu temiz pak olan kimse. 2. Asilzade, kıymetli, üstün. 3. Güzel ahlak sahibi. Türk dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECİB |
(Ar.) Er. 1. Soyu sopu temiz pak olan kimse. 2. Asilzade, kıymetli, üstün. 3. Güzel ahlak sahibi. - Türk dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılır. |
Necibe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Necip). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NECİBE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Necip). |
NECİD |
(Ar.). - Yüksek yayla. Arabistan'ın sahil ovasına ve çukur sahaya zıt olan yüksek kısım. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Necil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soylu, soyu sopu temiz, kişizade. Asıl. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECİL |
(Ar.) Er. - Soylu, soyu sopu temiz, kişizade. Asıl. |
Necile |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Necil). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NECİLE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Necil). |
Necip |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soyu temiz, cömert > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
Neciy |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sırdaş. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECİY |
(Ar.) Er. - Sırdaş. |
Neciyullah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah'ın kurtuluş verdiği kişi. Hz. Peygamberin Adlerinden. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECİYULLAH |
(Ar.) Er. - Allah'ın kurtuluş verdiği kişi. Hz. Peygamberin isimlerinden. |
Necla |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çocuk, evlat. Kuşak, soy, nesil. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NECLA |
(Ar.) Ka. - Çocuk, evlat. Kuşak, soy, nesil. |
Necmettin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin Yıldızı > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
Necmi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yıldızla ilgili. Necmüddin Dinin yıldızı. Dilimizde "Necmettin" şeklinde kullanılmaktadır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NECMİ |
(Ar.) Er. - Yıldızla ilgili. Necmüddin |
Necmiye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Necmi). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NECMİYE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Necmi). |
Necve |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tümsek ve yüksek yer. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NECVE |
(Ar.) Ka. - Tümsek ve yüksek yer. |
NEDA |
(Ar.). - Çiğ, nem rutubet, (bkz. Şebnem). - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nedim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Meclis arkadaşı, sohbet arkadaşı. 2. Büyükleri fıkra ve hikayeleri ile eğlendiren. Güzel hikayeler anlatan, tatlı konuşan. Nedim Osmanlı şairlerinden. Asıl adı Ahmed'tir. Lale devri şairlerindendir. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEDİM |
(Ar.) Er. 1. Meclis arkadaşı, sohbet arkadaşı. 2. Büyükleri fıkra ve hikayeleri ile eğlendiren. Güzel hikayeler anlatan, tatlı konuşan. - Nedim |
Nedime |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nedim). -Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı. Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEDİME |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nedim). -Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı. Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları. |
NEDRET |
(Ar.). - Azlık, seyreklik, az bulunurluk. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nedve |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Görüşme konuşma. Daru'n-Nedve'. Cahiliyye zamanında Mekke'de, kabile işlerini konuşmak için yapılmış olan meşhur bina. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEDVE |
(Ar.) Er. - Görüşme konuşma. Daru'n-Nedve'. Cahiliyye zamanında Mekke'de, kabile işlerini konuşmak için yapılmış olan meşhur bina. |
Nefaset |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nefislik, nefis olma hali. Kıymetlilik. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEFASET |
(Ar.) Ka. - Nefislik, nefis olma hali. Kıymetlilik. |
Nefer |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bir adam, tek kişi. 2. Er, asker. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEFER |
(Ar.) Er. 1. Bir adam, tek kişi. 2. Er, asker. |
Nefi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çıkar ile ilgili faydacı, menfaat, kâr. Nefi', Divan edebiyatının başarılı şairlerindendir. 4. Murad zamanında yaşamıştır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEFİ |
(Ar.) Er. - Çıkar ile ilgili faydacı, menfaat, kâr. - Nefi', Divan edebiyatının başarılı şairlerindendir. 4. Murad zamanında yaşamıştır. |
Nefis |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çok hoş, hoşa giden, beğenilen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEFİS |
(Ar.) Ka. - Çok hoş, hoşa giden, beğenilen. |
Nefise |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Pek hoş, çok hoşa giden, en güzel, çok beğenilen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEFİSE |
(Ar.) Ka. - Pek hoş, çok hoşa giden, en güzel, çok beğenilen. |
Nehar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: -Gündüz. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEHÂR |
(Ar.) Ka. -Gündüz. |
Nehib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Dehşet, korku. 2. Yağmacı, çapulcu. Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEHİB |
(Ar.) Er. 1. Dehşet, korku. 2. Yağmacı, çapulcu. - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. |
Nehir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Akarsu, ırmak. Çok bol su. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEHİR |
(Ar.) Ka. - Akarsu, ırmak. Çok bol su. |
Nehire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nehir). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEHİRE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nehir). |
Nehri |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nehirle ilgili, nehire ait. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEHRİ |
(Ar.) Er. - Nehirle ilgili, nehire ait. |
Nejad |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soy, nesil. > Kökeni: Farsça |
NEJAD |
(Fars.) Er. - Soy, nesil. |
Nejat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soy, asıl, nesil. > Kökeni: Farsça |
Nema |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Artma, çoğalma. 2. Büyüme, uzanma. 3. Faiz. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEMA |
(Ar.) Ka. 1. Artma, çoğalma. 2. Büyüme, uzanma. 3. Faiz. |
Nemir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tatlı su. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEMİR |
(Ar.) Ka. - Tatlı su. |
Nemrud |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Babil'in kurucusu olduğu sanılan hükümdar. M.Ö. 2640'ta yaşamış Hz. İbrahim'i ateşe attırmıştır. Babil kulesinin onun zamanında yapıldığı söylenmektedir. -Ad olarak kullanılmaz. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEMRUD |
(Ar.) Er. - Babil'in kurucusu olduğu sanılan hükümdar. M.Ö. 2640'ta yaşamış Hz. İbrahim'i ateşe attırmıştır. Babil kulesinin onun zamanında yapıldığı söylenmektedir. -İsim olarak kullanılmaz. |
NEPTÜN |
(Lat.) Er. - Güneşe yakınlığı 8. sırada olan gezegen. |
NERGİS |
(Fars.) Ka. - Nergisgillerden çiçekleri ayrı veya bir köksap üzerinde şemsiye vaziyetinde bulunan ve beyaz san nevilesi de olan bir süs çiçeği. |
Nerim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Pehlivan, yiğit, bahadır > Kökeni: Farsça |
NERİM |
(Fars.) Er. - Pehlivan, yiğit, bahadır. |
Neriman |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Bkz. Nerim). > Kökeni: Farsça |
NERİMAN |
(Fars.) Ka. - (bkz. Nerim). - Rüstem'in dedesi olan Şam'ın babası. |
Nermi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yumuşak, gevşeklik > Kökeni: Farsça |
NERMİ |
(Fars.) Er. - Yumuşak, gevşeklik. |
Nermin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yumuşak > Kökeni: Farsça |
NERMİN |
(Fars.) Ka. - Yumuşak. |
Nesefi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yapı ustası. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NESEFİ |
(Ar.) Er. - Yapı ustası. |
Nesib |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soylu, soyu temiz baba. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NESİB |
(Ar.) Er. - Soylu, soyu temiz baba. |
Nesibe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nesib). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NESİBE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nesib). |
Nesif |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İki kişi arasında olan sır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NESİF |
(Ar.) Er. - İki kişi arasında olan sır. |
Nesil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NESİL |
(Ar.) Er. - Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak. |
Nesim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Hafif rüzgar. 2. Hoş, mülayim insan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NESİM |
(Ar.) Er. 1. Hafif rüzgar. 2. Hoş, mülayim insan. |
Nesime |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nesim). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NESİME |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nesim). |
Nesli |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nesle ait, soya ait. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NESLİ |
(Ar.) Ka. - Nesle ait, soya ait. |
NESLİGÜL |
(a.f.i.) Ka. - Gül soyu, gül gibi güzel soydan gelen. |
NESLİHAN |
(a.f.i.) Ka. - Han nesline ait, hanın soyundan. |
NESLİŞAH |
(a.f.i.) Ka. - Şah soyundan gelen. |
Nesrin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yaban gülü Ağustos g > Kökeni: Farsça |
NESRİN |
(Fars.) Ka. - Yaban gülü Ağustos gülü. Mısır gülü. Van gülü. |
Nesteren |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ağustos gülü, yaban gülü. |
Neşat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sevinç, neşe, şenlik, keyif. İran şairlerinden birisinin adı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEŞAT |
(Ar.) Er. - Sevinç, neşe, şenlik, keyif. İran şairlerinden birisinin adı. |
Neşe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Neşe keyif, sevinç. Az sarhoşluk, çakırkeyif. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEŞE |
(Ar.) Ka. - Neşe keyif, sevinç. Az sarhoşluk, çakırkeyif. |
NEŞECAN |
(a.t.i.) Ka. - Canın neşesi, mutluluğu. |
NEŞEGÜL |
(a.f.i.) Ka. - (bkz. Neşe). |
Neşenur |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işık saçan neşe, sevinç. (bkz. Neşe). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEŞENUR |
(Ar.) Ka. - Işık saçan neşe, sevinç. - (bkz. Neşe). |
Neşet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Meydana gelme, gelişme. 2. Kaynak olma, bir mecradan çıkış. Neşet 19. yy. Türk şairlerinden biri. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEŞET |
(Ar.) Er. 1. Meydana gelme, gelişme. 2. Kaynak olma, bir mecradan çıkış. Neşet |
NEŞEVER |
(a.t.i.) Ka. - Çok neşeli. |
Neşid |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Neşide). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEŞİD |
(Ar.) Er. - (bkz. Neşide). |
Neşide |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Manzum şiir. Atasözü derecesinde kullanılan meşhur beyit veya mısra. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEŞİDE |
(Ar.) Ka. - Manzum şiir. Atasözü derecesinde kullanılan meşhur beyit veya mısra. |
Neşterin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ağustos gülü, yaban gülü. > Kökeni: Farsça |
NEŞTERİN |
(Fars.) Ka. - Ağustos gülü, yaban gülü. |
Neşve |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sevinç. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEŞVE |
(Ar.) Ka. - Sevinç. |
Neva |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Ses, şada, makam, ahenk. > Kökeni: Farsça |
NEVA |
(Fars.) Ka. 1. Ses, şada, makam, ahenk, name. 2. Refah, zenginlik. Güç, kudret. 3. Doğu müziğinde bir makam. |
NEVADİR |
(Ar.). - Az bulunan şeyler. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
NEVÂL |
(Ar.). 1. Talih, kısmet. 2. Bahşiş, bağış. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nevaz |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Okşayan, okşayıcı > Kökeni: Farsça |
NEVAZ |
(Fars.) Er. - Okşayan, okşayıcı. |
Nevbahar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İlkbahar. Yeni bahar > Kökeni: Farsça |
NEVBAHAR |
(Fars.) Ka. - İlkbahar. Yeni bahar. |
NEVBAHT |
(f.a.i.) Ka. - Yeni şansı açılmış, şansı açık. |
Nevbar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Genç . 2. Turfanda. > Kökeni: Farsça |
NEVBAR |
(Fars.) Ka. 1. Genç kız. 2. Turfanda çıkan meyve ve çiçek. |
Nevbare |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Turfanda yemiş. Taze yeşillik > Kökeni: Farsça |
NEVBARE |
(Fars.) Ka. - Turfanda yemiş. Taze yeşillik. |
Nevci |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Makam, ahenk ve nasip ile ilgili. > Kökeni: Farsça |
NEVCİ |
(Fars.) Er. - Makam, ahenk ve nasip ile ilgili. Ali Şakir'in lakabı. |
Nevcivan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Genç, delikanlı > Kökeni: Farsça |
NEVCİVAN |
(Fars.) Er. - Genç, delikanlı. |
Neveda |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni tavır, yeni eda. “N > Kökeni: Farsça |
NEVEDA |
(Fars.) Ka. - Yeni tavır, yeni eda. "Nev" ve "eda" kelimelerinden birleşik isim. |
Neveser |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Türk müziğinde bir makam adı. > Kökeni: Farsça |
NEVESER |
(Fars.). - Türk müziğinde birleşik bir makam. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nevfel |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Deniz. (bkz. Derya). Sahabe Adlerindendir. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEVFEL |
(Ar.) Er. - Deniz. (bkz. Derya). Sahabe isimlerindendir. |
Nevgül |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni açılmış gül > Kökeni: Farsça |
NEVGÜL |
(Fars.) Ka. - Yeni açılmış gül. |
NEVHAYAT |
(f.a.i.) Ka. - Yeni hayat, yeni yaşam. |
Nevhiz |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Genç. Yeni yetişmiş. > Kökeni: Farsça |
NEVHİZ |
(Fars.) Er. - Genç. Yeni yetişmiş, yeni çıkmış. |
Nevide |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyi, sevinçli haber. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEVİDE |
(Ar.) Ka. - İyi, sevinçli haber. |
Nevin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yepyeni, yeni şey, yeni olan > Kökeni: Farsça |
NEVİN |
(Fars.) Ka. - Yepyeni, yeni şey, yeni olan. |
Nevinur |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Renk ışık > Kökeni: Farsça |
NEVİNUR |
(Fars.) Ka. - Renk ışık. |
Nevir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Parlaklık. 2.Ağaç çiçeği. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEVİR |
(Ar.) Ka. 1. Parlaklık. 2.Ağaç çiçeği. |
Nevit |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyi, sevinçli haber, müjde. > Kökeni: Farsça |
NEVİT |
(Fars.) Er. - İyi, sevinçli haber, müjde. |
Nevnihal |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Taze fidan, ağacın taze sürgüsü. > Kökeni: Farsça |
NEVNİHAL |
(Fars.) Ka. - Taze fidan, ağacın taze sürgünü. |
Nevra |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Işıklı olma, parlaklık. 2. Çiçek, özellikle beyaz çiçek. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEVRA |
(Ar.) Ka. 1. Işıklı olma, parlaklık. 2. Çiçek, özellikle beyaz çiçek. |
Nevred |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gezen, dolaşan, yol alan > Kökeni: Farsça |
NEVRED |
(Fars.). - Gezen, dolaşan, yol alan. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nevreddin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin ışığı, aydınlığı. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEVREDDİN |
(Ar.) Er. - Dinin ışığı, aydınlığı. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
Nevres |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni yetişen, yeni biten > Kökeni: Farsça |
NEVRES |
(Fars.). - Yeni yetişen, yeni biten. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nevreste |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Bkz. Nevres) > Kökeni: Farsça |
NEVRESTE |
(Fars.) Ka. - (bkz. Nevres). |
Nevriye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıkla, parlaklıkla, aydınlıkla ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEVRİYE |
(Ar.) Ka. - Işıkla, parlaklıkla, aydınlıkla ilgili. |
NEVRUZ |
(Fars.) Ka. 1. Yeni gün. 2. İlkbahar başlangıcı. 3. Türk müziğinin makamlarından. |
Nevsal |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni yıl > Kökeni: Farsça |
NEVSAL |
(Fars.) Er. - Yeni yıl. |
Nevsale |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Genç, taze. > Kökeni: Farsça |
NEVSALE |
(Fars.) Ka. - Genç, taze, küçük. |
Nevşah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. yeni dal. 2.yeni bilmiş geyik boynuzu. |
NEVŞAH |
(Fars.) Er. 1. Yeni dal. 2.Yeni bilmiş geyik boynuzu. |
Nevzad |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni doğmuş. Yeni doğan. > Kökeni: Farsça |
NEVZAD |
(Fars.) Er. - Yeni doğmuş. Yeni doğan. - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır. |
Nevzar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: yeni ağlayış, ağlaması güzel olan |
NEVZAR |
(Fars.). - Yeni ağlayış, ağlaması güzel olan. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nevzat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni doğmuş çocuk > Kökeni: Farsça |
Nevzenin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yeni tarz yeni yöntem. > Kökeni: Farsça |
NEVZENİN |
(Fars.). - Yeni tarz yeni yöntem. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Neyla |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: "Murada erme" anlamına gelen "Neyl" kelimesinden türemiştir. Gerçekleşmiş dilek anlamını taşır. Ayrıca Bknz. "Neylan" > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Neylan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: "Murada erme" anlamına gelen "Neyl" kelimesinden türemiştir ve "gerçekleşmiş dilek" anlamını taşır. Bknz Neyla > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Neyran |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Ateşler. 2. Cehennem. anlamlarını taşır. Ayrıca Bknz. Niran > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Neyyir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nurlu, parlak. Işıklı Ad. Güneş. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEYYİR |
(Ar.) Er. - Nurlu, parlak. Işıklı cisim. Güneş. |
Neyyire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Neyyir). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEYYİRE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Neyyir). |
Neyzen |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ney çalan kimse > Kökeni: Farsça |
NEYZEN |
(Fars.) Er. - Ney çalan kimse. |
Nezafet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Temizlik, paklık. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEZAFET |
(Ar.) Ka. - Temizlik, paklık. |
Nezahat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Temizlik, paklık. İncelik, rikkat. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEZÂHAT |
(Ar.) Ka. - Temizlik, paklık. İncelik, rikkat. |
NEZÂKET |
(Fars.) Ka. 1. Naziklik. 2. Zariflik, incelik. 3. Terbiye. 4. Ehemmiyet. |
Nezih |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Temiz, pak. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEZİH |
(Ar.) Er. - Temiz, pak. |
Nezihe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nezih). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEZİHE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nezih). |
Nezihi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Temizlik, saflık, incelikle ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEZİHİ |
(Ar.) Er. - Temizlik, saflık, incelikle ilgili. |
Nezir |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Birini doğru yola (Sırat-ı Müstakim'e) yöneltmek için Allah'ın azabıyla gözdağı vererek korkutmak. 2. (Fıkıh'ta) Adak, dilek, tahsis. 3. Kendisini Allah yoluna adayan kişi. Kur'an'da 40'tan fazla yerde geçmektedir. Hz. Peygamberin Adlerinden. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEZİR |
(Ar.) Er. 1. Birini doğru yola (Sırat-ı Müstakim'e) yöneltmek için Allah'ın azabıyla gözdağı vererek korkutmak. 2. (Fıkıh'ta) Adak, dilek, tahsis. 3. Kendisini Allah yoluna adayan kişi. Kur'an'da 40'tan fazla yerde geçmektedir. Hz. Peygamberin isimlerinden. |
Nezire |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nezir). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NEZİRE |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nezir). |
Nezzam |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nizam veren düzenleyen. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NEZZAM |
(Ar.) Er. - Nizam veren düzenleyen. |
Nida |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Çağırma, bağırma, seslenme. 2. Ses verme. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİDA |
(Ar.) Ka. 1. Çağırma, bağırma, seslenme. 2. Ses verme. |
Nigah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bakış, bakma. 2. Göz. > Kökeni: Farsça |
NİGAH |
(Fars.) Ka. 1. Bakış, bakma. 2. Göz. |
Nigar |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Resim. 2. Resmedilmiş, resm > Kökeni: Farsça |
NİGAR |
(Fars.) Ka. 1. Resim. 2. Resmedilmiş, resmi yapılmış. Put. 3. Sevgili. 4. Türk musikisinde bir makam. Nigar Hanım |
Nihad |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tabiat huy, yaratılış, kişilik > Kökeni: Farsça |
NİHAD |
(Fars.) Er. - Tabiat huy, yaratılış, kişilik, bünye. - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır. |
Nihal |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Sevgili. 2. Taze, düzgün. > Kökeni: Farsça |
NİHAL |
(Fars.) Ka. 1. Sevgili. 2. Taze, düzgün fidan, sürgün. |
Nihale |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Yeni yetişmiş, düzgün, fidan. 2. Avcı, korkuluğu. 3. Döşeme, döşenecek şey. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİHALE |
(Ar.) Ka. 1. Yeni yetişmiş, düzgün, fidan. 2. Avcı, korkuluğu. 3. Döşeme, döşenecek şey. |
Nihan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gizli. |
NİHAN |
(Fars.) Ka. - Gizli, saklı. Bulunmayan, görünmeyen. |
Nihat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tabiat, huy > Kökeni: Farsça |
Nihavend |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. iran'ın batı yöresinde ünlü bir kent. 2. musikide bir makam. |
NİHAVEND |
(Fars.) Ka. 1. İran'ın batı yöresinde ünlü bir kent. 2. Musikide bir makam. |
NİHAYET |
(Ar.). 1. Son. Sonunda. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nihle |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah’ın Emaneti > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Nijad |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Soy, nesil, neseb. Tabiat. > Kökeni: Farsça |
NİJAD |
(Fars.) Er. - Soy, nesil, ne-seb. Tabiat, cibilliyet, (bkz. Nejad). |
Nikan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyiler, hoşlarnikan İsminin İs > Kökeni: Farsça |
NİKÂN |
(Fars.) - İyiler, hoşlar. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nikbin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyimser > Kökeni: Farsça |
NİKBİN |
(Fars.) Ka. - İyimser. |
Nikhu |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyi huylu, huyu güzel > Kökeni: Farsça |
NİKHU |
(Fars.) - İyi huylu, huyu güzel. - Kadın ve erkek adı olarak kullanılır. |
Nil |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Çivit otu. 2. Mısır'dan geçen Akdeniz'e dökülen meşhur nehir. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİL |
(Ar.) Ka. 1. Çivit otu. 2. Mısır'dan geçen Akdeniz'e dökülen meşhur nehir. |
Nilay |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İki nil. Seyhan ve Ceyhan nehirleri. Fırat ve Dicle nehirleri. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİLAY |
(Ar.) Ka. - İki nil. Seyhan ve Ceyhan nehirleri. Fırat ve Dicle nehirleri. |
Nileyn |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İki nehir arası > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Nilgün |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: çividî, çivit renginde, lacivert > Kökeni: Farsça |
NİLGÜN |
(Fars.) Ka. - Çividî, çivit renginde, lacivert. |
Nilhan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nil havzası hanlarından. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİLHAN |
(Ar.) Ka. - Nil havzası hanlarından. |
NİLSU |
(Tür.) Ka. - (bkz. Nil). |
NİLÜFER |
(Fars.) Ka. - Çiçek adı. |
Nimet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. İyilik, lütuf, ihsan, bahşiş. 2. Azık, yiyeceğe, içeceğe dair şeyler. 3. Saadet, mutluluk. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİMET |
(Ar.) Ka. 1. İyilik, lütuf, ihsan, bahşiş. 2. Azık, yiyeceğe, içeceğe dair şeyler. 3. Saadet, mutluluk. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nimetullah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah'ın nimeti. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NİMETULLAH |
(Ar.) Er. - Allah'ın nimeti. |
Nimre |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dişi kaplan. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİMRE |
(Ar.) Ka. - Dişi kaplan. |
Niran |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Ateşler. 2. Cehennem. > Kökeni: Farsça |
Nisa |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kadınlar. 2. Kur'an-ı Kerim'in 4. suresi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİSA |
(Ar.) Ka. 1. Kadınlar. 2. Kur'an-ı Kerim'in 4. suresi. |
NİSAN |
(Süry.) Ka. 1. Bolluk, bereket, cömertlik. 2. İlkbaharın 4. ayı.. 3. Sur. |
Nisra |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kartal > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NİŞAN |
(Fars.) Er. 1. İm, iz, belirti. 2. Amaç, hedef. 3. Tuğra, madalya. |
NİŞANBEY |
(f.t.i.) Er. - (bkz. Nişan). |
NİYAZ |
(Fars.) Er. 1. Yalvarma, yakarma. Dua. 2. Bazı tarikatlarda küçüğün büyüğe karşı olan selam, saygı ve duası. 3. İhtiyaç, muhtaçlık. |
Niyazi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. (bkz. Niyaz). 2. Yalvarıcı, > Kökeni: Farsça |
NİYAZİ |
(Fars.) Er. 1. (bkz. Niyaz). 2. Yalvarıcı, niyaz edici. Sevgili. Türk mutasavvıflarından birisi. 18. yy.'da yaşamıştır. |
Nizam |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Dizi, sıra. Düzen, usul, tertip, yol, kaide. 2. Kanunlar. 3. Hindistan'daki küçük devletlerin hükümdarlığı. Nizamüddin Dinin nizamı, düzeni. Dilimizde "Nizamettin" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NİZAM |
(Ar.) Er. 1. Dizi, sıra. Düzen, usul, tertip, yol, kaide. 2. Kanun¬lar. 3. Hindistan'daki küçük devletlerin hükümdarlığı. Nizamüddin |
Nizamettin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Düzenli, tertipli > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
Nizami |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Usulüne uygun, terkipli, düzenli. 2. Kanun ve nizama ait, onunla ilgili. Nizami; İran'ın en büyük şairlerinden olup, Genceli'dir. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NİZAMİ |
(Ar.) Er. 1. Usulüne uygun, terkipli, düzenli. 2. Kanun ve nizama ait, onunla ilgili. Nizami; İran'ın en büyük şairlerinden olup, Genceli'dir. |
Nuh |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nuh peygamber. Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen 25 peygamberden baştan 3. sırada gelen kişi. Zamanında Nuh tufanı olmuştur. Kur'an-ı Kerim'in 71. suresinin adı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUH |
(Ar.) Er. - Nuh peygamber. Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen 25 peygamberden baştan 3. sırada gelen kişi. Zamanında Nuh tufanı olmuştur. Kur'an-ı Kerim'in 71. suresinin adı. |
Nuhayle |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İrak'ta, Kufe'ye yakın bir mevki. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUHAYLE |
(Ar.) Er. - İrak'ta, Kufe'ye yakın bir mevki. |
Nuhbe |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Herşeyin seçilmişi, seçkin, seçilmiş, aydınlanmış. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NUHBE |
(Ar.) Ka. - Herşeyin seçilmişi, seçkin, seçilmiş, aydınlanmış. |
NUHCAN |
(a.t.i.) Er. - (bkz. Nuh). |
Nuhi |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nuh'a ait, Nuh ile ilgili. Pek eski. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUHİ |
(Ar.) Er. - Nuh'a ait, Nuh ile ilgili. Pek eski. |
Numan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kan. 2. Gelincik. Hanefi Mezhebi'nin imamı, Nu'man b. Sabit. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUMAN |
(Ar.). 1. Kan. 2. Gelincik. Hanefi Mezhebi'nin imamı, Nu'man b. Sabit. |
Nur |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Aydınlık, parıltı, parlaklık, niran. 2. Mekke'deki Hıra dağı. Işığın bir şeye yansımasından meydana gelen parlaklık. Zünnureyn Hz. Peygamberin 2 kızıyla evlendiği için Hz. Osman'a verilen unvan, onur sahibi. Kur'an-ı Kerim'in 24. suresinin adı. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NUR |
(Ar.) Ka. 1. Aydınlık, parıltı, parlaklık, niran. 2. Mekke'deki Hıra dağı. Işığın bir şeye yansımasından meydana gelen parlaklık. Zünnureyn |
NURAL |
(a.t.i.) Ka. - Nur, ışık al, ışıklı ol. |
Nuralem |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Evrenin nuru, alemi aydınlatan. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURALEM |
(Ar.) Ka. - Evrenin nuru, alemi aydınlatan. |
NURALP |
(a.t.i.) Er. - Nurlu, yiğit. |
Nuran |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı. Nurlu, nura ait > Kökeni: Farsça |
NURAN |
(Fars.) Ka. - Işıklı. Nurlu, nura ait. |
NURANİ |
(Fars.) Er. - Işıklı, ışık saçan. Saygı uyandıran, nurlu. |
NURATAY |
(a.t.i.) Er. - (bkz. Nuralp). |
NURAY |
(a.t.i.) Ka. - Işık saçan ay. Ayın en çok ışık saçtığı dönem. |
Nurbaki |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sürekli aydınlık olan, nurlu sabah. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NURBAKİ |
(Ar.) Er. - Sürekli aydınlık olan, nurlu sabah. |
NURBANU |
(a.f.i.) Ka. - Nur yüzlü hanım, gelin, prenses. - Nur ve ba-nu'dan birleşik isim. |
NURBAY |
(a.t.i.) Er. - Nurlu, aydınlık kimse. |
NURCAN |
(a.t.i.) Ka. - Canlı, neşeli, hayat dolu. |
NURCİHAN |
(a.f.i.) Ka. - Cihan'ın nuru, ışığı. Dünyaya ışık saçan. Türk-Hind imparatoru Cihangir'in zevcesi. |
NURCİVAN |
(a.f.i.) Er. 1. Parlak, neşeli, genç. 2. Mert, gözüpek, genç. |
NURÇİN |
(a.f.i.) Ka. - Nur toplayan, ışık derleyen, |
NURDAĞ |
(a.t.i.) Er. - Nurdağı, Nurdan dağ. |
NURDAN |
(a.t.i.) Ka. - Nur'a ait, nurdan yapılmış. |
NURDANAY |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurdan). |
NURDİL |
(a.f.i.) Ka. - Nurlu, ışıklı gönül. |
NURDOĞAN |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu insan. |
Nureddin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin nuru, ışığı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUREDDİN |
(Ar.) Er. - Dinin nuru, ışığı. |
Nurefşan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Aydınlık veren, ortalığa ışık saçan. > Kökeni: Farsça |
NUREFŞAN |
(a.f.i.) Ka. - Aydınlık veren, ortalığı ışık içinde bırakan. -Nur ve efşan kelimelerinden birleşik isim. |
NUREL |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu el. |
NURER |
(a.t.i.) Er. - Nurlu insan. |
NURERSİN |
(a.t.i.) Er. - (bkz. Nurer). |
Nurettin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Nureddin) Aydınlatan / Dinin getirdiği nur > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NURFER |
(a.f.i.) Ka. - Işık ve aydınlık. |
NURFİDAN |
(a.f.i.) Ka. - Taze ve pırıl pırıl genç, zarif hanım. |
NURGÖK |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu, aydınlık gökyüzü. |
Nurgül |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gülün en parlak olan > Kökeni: Farsça |
NURGÜL |
(Fars.) Ka. - Gülün en parlak olanı. |
NURGÜN |
(a.t.i.) Ka. 1. Nurlu gün, ışıklı gün. 2. Günün ve bütün hayatın nurlu parlak olması. |
NURHAN |
(a.t.i.) Ka. - Nur'un yöneticisi, hakimi. |
Nurhilal |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nuray). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURHİLAL |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nuray). |
NURIŞIK |
(a.t.i.) Ka. - Bol ışık, aydınlık. |
Nuri |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nura ait, nurla ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NURİ |
(Ar.) Er. - Nura ait, nurla ilgili. |
Nurinisa |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nurlu kadın. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURİNİSA |
(Ar.) Ka. - Nurlu kadın. |
Nuriye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı, ışıktan gelme > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Nuriyye |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Rufai tarikatı şubelerinden biri. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURİYYE |
(Ar.) Ka. - Rufai tarikatı şubelerinden biri. |
NURKAN |
(a.t.i.) Er. - Temiz, berrak soydan gelen. |
NURKUT |
(a.t.i.) Er. - (bkz. Nurkan). |
Nurmah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı ay, ay gibi güzel > Kökeni: Farsça |
NURMAH |
(Fars.) Ka. - Işıklı ay, ay gibi güzel ve nurlu. |
Nurmelek |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Melek). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURMELEK |
(Ar.) Ka. - (bkz. Melek). |
NURNİGAR |
(a.f.i.) Ka. - Işıklı, aydınlık, sevgili. |
NUROL |
(a.t.i.) Er. - Nurlu ol, ışıklı ol. |
NURPERİ |
(a.f.i.) Ka. - Işıklı, peri kadar güzel. |
Nursabah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Aydınlık sabah. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURSABAH |
(Ar.) Ka. - Aydınlık sabah. |
NURSAÇ |
(a.t.i.) Ka. - Işık saç, aydınlat. |
NURSAL |
(a.t.i.) Er. - Işık saç, aydınlat. |
NURSEL |
(a.t.i.) Ka. - Nur, ışık seli akışı. |
NURSELİ |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursel). |
Nursema |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı, aydınlık gökyüzü. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURSEMA |
(Ar.) Ka. - Işıklı, aydınlık gökyüzü. |
NURSEN |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu, ışıklı, kişi, insan. |
NURSENİN |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursen). |
NURSER |
(a.f.i.) Ka. - Nurlu, aydınlık, münevver kafalı insan. |
Nurseren |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Nurser). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURSEREN |
(Ar.) Ka. - (bkz. Nurser). |
NURSEV |
(a.t.i.) Ka. - Işığı sev. |
NURSEVİL |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursev). |
Nursim |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı, aydınlık yüz > Kökeni: Farsça |
NURSİM |
(Fars.) Ka. - Aydınlık ve gümüş gibi parlak. |
Nursima |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı, aydınlık yüz > Kökeni: Farsça |
NURSİMA |
(Fars.) Ka. - Işıklı, aydınlık yüz. |
Nursine |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Işıklı, aydınlık yürek > Kökeni: Farsça |
NURSİNE |
(Fars.) Ka. - Işıklı, aydınlık yürek. |
NURSU |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu su. |
NURSUN |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurser). |
Nurşah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Parlak hükümdar. > Kökeni: Farsça |
NURŞAH |
(Fars.) Er. - Parlak hükümdar. |
NURŞEN |
(Fars.) Ka. - Çok çok ışıklı, neşeli insan. |
NURTAÇ |
(a.t.i.) Er. - Nurdan taç. |
NURTAN |
(a.t.i.) Er. - Işıklı tan. |
NURTANE |
(a.t.i.) Ka. - Nurlu, biricik insan. |
NURTEK |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurtane). |
NURTEKİN |
(a.t.i.) Er. - Aydın ve güvenilir, emin. |
NURTEN |
(a.t.i.) Ka. - Beyaz, parlak, ten. |
Nurulhüda |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah’ın nuru > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Nurullah |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah'ın nuru. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NURULLAH |
(Ar.) Er. - Allah'ın nuru. |
NURVER |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursun). |
NURVEREN |
(a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursun). |
NURZAT |
(Tür.) Er. - Nurlu, aydınlık kişi. |
NURZEN |
(a.f.i.) Ka. - Nurlu, ışıklı kadın. |
Nurzer |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Altın gibi parlak ışık, altın ışık. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NURZER |
(Ar.) Ka. - Altın gibi parlak ışık, altın ışık. |
NUSRET |
(Ar.). 1. Yardım. 2. Allah'ın yardımı. 3. Zafer, muzafferiyet. Basan, üstünlük. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nusrettin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Dinin yardım ettiği. 2. Dinin başarılı temsilcisi. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUSRETTİN |
(Ar.) Er. 1. Dinin yardım ettiği. 2. Dinin başarılı temsilcisi. |
Nuşat |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: İçkiden sarhoş olmuş. > Kökeni: Farsça |
NUŞAT |
(Fars.) Er. - İçkiden sarhoş olmuş, mest olmuş. |
Nuşin |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Tatlı, hoş, güzel > Kökeni: Farsça |
NUŞİREVAN |
(f.h.i.) Er. - İran'da 531-579 yıllan arasında hükümdarlık etmiş ve doğruluğuyla şöhret bulmuş olan Sasani Şahı, "adil" lakabıyla anılır. |
Nutki |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Söz, lakırdı, konuşma. Nutuk, söylev, söyleyen. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı. |
NUTKİ |
(Ar.) Er. - Söz, lakırdı, konuşma. Nutuk, söylev, söyleyen. |
Nuyan |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şehzade, prens > Kökeni: Farsça |
NUYAN |
(Fars.) Er. - Şehzade, prens. |
Nüha |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Akıl, us > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
Nükhet |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Nükteler, herkesin anlayamayacağı ince, zarif, manalı sözler. 2. Koku. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı. |
NÜKHET |
(Ar.) Ka. 1. Nükteler, herkesin anlayamayacağı ince, zarif, manalı sözler. 2. Koku. |
NÜVE |
(Ar.). - Çekirdek. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
NÜVEYT |
(Ar.). - Çekirdekçik. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
Nüvid |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: Müjde, muştu. Hayırlı haber. > Kökeni: Farsça |
NÜVİD |
(Fars.) Ka. - Müjde, muştu. Hayırlı haber. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. Türk dil kuralı açısından son harf olan "d/t" olarak kullanılır. |
Nüvide |
ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Bkz. Nüvid) > Kökeni: Farsça |
NÜVİDE |
(Fars.) Ka. - (bkz. Nüvid). |
NÜZHET |
(Ar.). 1. Neşe, eğlence, eğlence yerlerini seyredip gezme. 2, Sevinç, ferahlık. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. |
TÜRKÇE ADLAR
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
ARAPÇA ADLAR
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
Yukarıdaki harflere tıklayarak çocuklarınıza güzel isimler verebilirsiniz.
Çocuklarımıza Türkçe adlar vermeye özen gösterelim.
>>> SÖZLÜKLERİMİZ: Kökenbilim Sözlüğü (Etimoloji Sözlüğü), Göktürkçe Sözlük, Türkçe Adlar Sözlüğü, Arapça Adlar Sözlüğü, Farsça Adlar Sözlüğü, Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü, Tıp Terimleri Sözlüğü, Hukuk Terimleri Sözlüğü, Felsefe Sözlüğü, Tarih Sözlüğü, Söylence Sözlüğü, Edebiyat Terimleri Sözlüğü, Dil Bilgisi Terimleri Sözlüğü, Osmanlıca Sözlük, Bilgisayar Terimleri Sözlüğü, Divanı Lügatit Türk Sözlüğü, Kısaltmalar Dizini Sözlüğü, İsimler Sözlüğü (Bebek adları, çocuk adları sözlüğü), Orhun Yazıtları Kelime Tahlilleri, Kutadgu Bilig Sözlüğü, Divanı Hikmet Sözlüğü, Argo Sözlüğü, Yazım Kılavuzu Sözlüğü (İmla Kılavuzu Sözlüğü), Divan Edebiyatı Terimleri Sözlüğü... Yararlı olması dileğiyle…Suat Özer- TDH
Göktürkçe Sözlük, Bilgisayar Terimleri Sözlüğü, Divanı Lügatit Türk Sözlüğü, Kısaltmalar Dizini Sözlüğü, İsimler Sözlüğü (Bebek adları) Orhun Yazıtları, Argo Sözlüğü, Yazım Kılavuzu Sözlüğü (İmla Kılavuzu Sözlüğü), Divan Edebiyatı Terimleri Sözlüğü
Kısaltma, kısaltması, kısaltmalar ve anlamları, ünvan kısaltmaları, kısaltmalar İngilizce, kısaltmalar ve açılımları, kısaltmaların yazımı test, kısaltması nedir, numara kısaltması,
Tamlamalar hakkındaki diğer yazılar için tıklayınız. TAMLAMALAR
Atatürk ile ilgili tüm yazıları okumak için tıklayınız: ATATÜRK
Kim kimdir konulu yazılarımız için lütfen tıklayınız: KİM KİMDİR?
Cümlede Anlam İle İlgili Tüm yazılara Ulaşmak İçin Tıklayınız: Cümlede Anlam Konuları
Sınav-Test-Deneme Konularına Ulaşmak İçin Tıklayınız.
Türk tarihi ile ilgili tüm yazılarımıza şuradan ulaşabilirsiniz: TÜRK TARİHİ
Dil Bilgisi, Yazım Kuralları, Belirteçler, Zarflar, Anlam Bilgisi, Kompozisyon, İlgeçler, Edatlar, Cümlede Anlam, Nasıl yazılır, Bağlaçlar, Paragrafta Anlam, Noktalama İşaretleri, Ünlemler, Sözcükte Anlam, Sözcük Bilgisi, Eylemler, Fiiller, Ses Bilgisi, Yapım ekleri, Çekim Ekleri, Eylemsiler, Fiilimsiler, Yapı Bilgisi, Adıllar, zamirler, Dil ve Anlatım, Yazım Bilgisi, Adlar, İsimler, Edebiyat, Anlatım Bozuklukları, Ön Adlar, Sıfatlar, Sözlükler, pdf, doc, atasözleri, deyimler, Türkçe , Göktürkçe, Edebiyat, Türkçe Adlar, Tarih, Köken bilgisi, etimoloji, Lehçeler, Yazım Kılavuzu, Türk DünyasıTürkçe Adlar, Türkçe Çocuk Adları, Türkçe Çocuk İsimleri, Bebek Adları, Bebek İsimleri
Öz Türkçe adlar, öz Türkçe isimler, öz Türkçe erkek adları, öz Türkçe kadın adları, Göktürk isimleri, Türk isimleri listesi, Sözlük, Türkçe sözlük, öz Türkçe adlar, öz Türkçe isimler, öz Türkçe erkek adları, öz Türkçe kadın adları, Göktürk isimleri,
Türk isimleri listesi, güzel öz türkçe isimler, türkçe adlar konusu, ülkücü isimler, eski kadin isimleri, göktürk prenslerinin isimleri, türk savaşçı isimleri, eski türk isimleri erkek, değişik bebek isimleri, modern bebek isimleri, dini bebek isimleri, eski türk isimleri kadın, en son çıkan isimler, tarihi türk isimleri, modern bebek isimleri,
Eski osmanlı isimleri, tarihi türk isimleri, eski isimler erkek, türk isimleri listesi, oğuzlarda erkek isimleri, türk savaşçı isimleri, türk isimleri erkek, türk isimleri listesi, ülkücü isimler, türk savaşçı isimleri, türk hükümdar isimleri, güzel öz türkçe isimler, eski kadin isimleri, oğuzlarda erkek isimleri