KURT SAVAŞÇILAR - Dr. Yaşar KALAFAT

KURT POSTUNA/DONUNA GİREN DERVİŞ

“Bir kurt göründü, ışıkta

Tasavvuf, yaratılmışları İnsanat, Cemadat, Hayvanat ve Nebatat olarak farklı âlemlerde konumlandırırken, halk anlatılarında almış oldukları şekillere bakılına bu âlemlerden birinde yaratılmışlardan bir varlığın diğer bir âlemin yaratılmışlarından bir varlık olarak bedenlenebildiği görülebilmektedir. Hacı Bektaş Veli’nin Güvercin donuna girebilmesi bu türdendir. Bir insanın kuş olup tekrar insan haline dönebilmesi bir mertebe işidir. Bu statünün Allah indinde itibarı yüksek olan kimselere verildiği bilinir.

Bazı hallerde de sıradan kimselerin kabul olan duaları sonucu onların âlem değiştirip mesela cansız bilinen yaratılmışlardan taşa dönüştüğü olur. Düşman askerinden veya haydutların saldırılarından namusunu kurtarmak isteyen genç hanımların duaları sonucu taş kesilmeleri bu türdendir. Bu tür kimselerin taş kesilmiş bedenlerine halk “Allah’ın iyi kulları” nazarı ile bakar ve bu yerler ziyaret edilir. Bir tür taş kesilme şekli vardır ki bunlar lanetlenilmiş kimseler olarak bilinirler. Bunlarla ilgili anlatılarda bunlar Allah’ın yasaklarını çiğneyen, Allah’a verdiği sözü tutmayan kimseler olarak bilinirler. Mesela dardan kurtulmak için Allah’a kurban vaat eden ve sonra da bir haşere öldürüp onu kurban ettiğini söyleyen çobanla ilgili anlatı bu türdendir. Bu türden taş donuna girmiş âlem değişmeler ibret mekânları olarak bilinirler. Bunlar için don değişmeden ziyade taş kesilme, taşlaşma denir.

Don Değişme, âlem değişimi olarak kabul edildiği hallerden yola çıkıldığında bu değişimler sadece insanlar âlemi ile hayvanlar veya cansızlar âlemi olarak bilinenler arasında olmamakta halk inanmalarında diğer âlemler arasında da değişime dair anlatılara rastlanlabilmektedir.

İnsanlar âleminden donuna en fazla girilen hayvan olarak geyik türleri, kuş türleri, sığır ve kurt bilinirler. Kurt donuna girebilmiş olmanın örnekleri daha ziyade Alevi- Bektaşi Türk kültür coğrafyasında görülürler......

....Anadolu, Balkanlar ve Güney Kafkasya Türk kültür coğrafyasından örnekleyebildiğimiz don değişme tespitlerinin Eski Türk inanç sistemi ile ilişkilendirilmesi mümkün müdür?

Çok kere şaman olarak geçen bu dinin din erbabı trans halinde çeşitli ilgili hayvanların sesini çıkarıyor, semaya yükselirken farklı ilgili hayvanların ruhundan yararlanıyordu. Tedavi seanslarında değişik hayvanların ruhlarından yararlanabilirken, bunların resimleri onun davulunun ve giysilerinin üzerinde yer alıyordu. Bütün bunların arasında Kurt da vardı.

Batı Türklüğünde, Anadolu ve Azerbaycan Türk kültür coğrafyasında Kurt Baba, Kurt Dede, Kurt Pir, Kurt Evliye, Kurt Ata olarak bilinen çok sayıda ulu zat ve onların efsaneleri vardır. Kurt Derviş olarak da bilinen Kurt Dede tespiti ilk defa bu çalışma ile yapılmış olmaktadır. Kurt Derviş / Derviş Emi / Kurt Dede tespiti uzak geçmişin efsanelerinden veya destanlarından süzülüp gelmiyor, halen hayatta olan çağdaşı kimselerin bizzat şahit oldukları olaylardan öğrenilebiliyordu.

Batı Türklüğünde kurt, Türke çare olarak bilinen halk tababetinde önemli yer tutar. Halk sağaltmacılığında kurdun, kılından, tırnağından, dişinden, ağız derisinden, dilinden, ciğerinden, kurutulmuş gözünden v.s. yararlanılır. Kurtpençesi parpı yöntemi ile yapılan tedavilerde özel yer tutar.

Güney Azerbaycan’daki Kurt Ocağı, halkın çok itibar ettiği önemli bir şifa merkezi olarak bilinir.....

Asena / Aşina destanı bilinen en eski Türk efsanesidir.

Türkler, Lin adlı bir ülke tarafından saldırıya uğrarlar. Düşmanlar bütün Türkleri ayrım yapmadan katleder. 10 yaşlarında bir çocuk sağ kalır. Sonrasında bir dişi kurt ortaya çıkar ve 10 yaşındaki çocuğu ensesinden tutarak savaş alanından kaçırır.

Kurt çocuğu Altay dağlarında ıssız, kimsenin bulamayacağı bir mağaraya götürür. Mağaranın içinde büyük bir ova vardır. Kurt çocuğun yaralarını yalayarak iyileştirir onu sütüyle ve avladığı hayvanların etleriyle besler ve sonunda çocuk büyür.

Çocuk ergenlik çağına girdi ve bozkurt ile yaşayan son Türk eri evlenirler ve 10 çocuk doğar. Çocuklar büyürler; dışarıdan kızlarla evlenerek ürerler, Türkler çoğalır ve çevreye yayılır.

Ordular kurup Lin ülkesine saldırırlar ve atalarının öcünü alırlar yeni bir devlet kurarak dört bir yana yeniden egemen olurlar. Türk kağanları atalarının anısına otağlarının önünde hep kurt başlı sancak dalgalandırırlar.

Emel Esin derki: Bu olay bir Ton Bürgünme'dir. Asena, Kurt Donuna bürünmüş bir insandır.

Halk Bilim Araştırmacısı Dr.Yaşar Kalafat

Yorumlar (0)