Maniler, Mani Örnekleri (Okul manileri, kısa maniler, ilkokul manileri)
Maniler, Mani Örnekleri maniler aşk, kısa maniler, maniler laf sokucu, ilkokul manileri, kapak maniler, düğün manileri, havali maniler, mani, maniler

Maniler, Mani Örnekleri
Konumuz: Okul manileri, maniler aşk, kısa maniler, maniler laf sokucu, ilkokul manileri, kapak maniler, düğün manileri, havali maniler, mani, maniler, Maniler, Mani Örnekleri
İçindekiler
- Mani Nedir? Mani Hakkında Kısaca Özet Bilgi
- Manilerin çeşitleri nelerdir?
- Düz mani
- Cinaslı mani
- Kesik mani
- Yedekli mani
- Güzel Mani Örnekleri
Anonim halk şiirinin tek dörtlükten oluşan nazım biçimidir. Pek çoğunun söyleyeni belli değildir. Anadolu’da daha çok, genç kızlar ve kadınlar arasında türetilir ve ezgiyle söylenir. Saz eşliğinde söylenenlere de rastlanır.
Mani söylemekle ilgili olarak “mani düzmek, mani atmak, mani yakmak” gibi ifadeler de kullanılır. Mani söyleyen kişilere ise halk arasında “mani yakan, mani düzen, mani atan, manici” gibi isimler verilir. En iyi mani söyleyenlerse “manici başı” olarak anılır. Maninin konusu çoğunlukla “aşk” olmakla birlikte, manilerde “ağıt, yergi, öğüt” gibi konuların da işlendiği görülür. Maniler konularına göre “aşk manileri, öğüt manileri, yergi manileri” isimleriyle anılır. Maninin kafiye düzeni “aaxa” şeklindedir. Asıl düşünce son dizededir. Birinci ve ikinci dizelerin konuyla pek ilgisi yok gibi görünmekle birlikte, bunların konuyu çağrıştıran bir niteliği vardır. Manici, asıl duygu ve düşüncesini dördüncü dizede dile getirir.
Manilerin çeşitleri nelerdir?
Düz mani
Yedişer heceli dört dizeden oluşur. Kafiyeleri genellikle cinassızdır.
Kahve Yemen’den gelir Bülbül çimenden gelir Ak topuk beyaz gerdan Her gün hamamdan gelir
Bu mani 7’li hece ölçüsüyle söylenmiş ve kafiye düzeni aaxa şeklindedir.
Cinaslı mani
Kafiyenin cinaslı sözlerle yapıldığı manilerdir. Mani benim ezberim Kan ağlıyor gözlerim Ben yârimin yolunu Akşam sabah gözlerim
Yukarıdaki manide “gözlerim” sözleri kafiye ile yapılmıştır. Bu sözler isim ve fiil olarak kullanılarak cinaslı kafiye yapılmıştır.
Kesik mani
Birinci dizesindeki hece sayısı yediden | az olan maniler kesik mani adı verilir. Fakat meydan ve kahvehanelerde söylenen ve ilk dizeleri “aman” ünlemiyle doldurulan manilerse İstanbul manileri olarak anılır.
Yara sızlar
Ok değmiş yara sızlar
Yaralının hâlinden
Ne bilsin yarasızlar
Yukarıdaki maninin ilk dizesi, yedi heceden az olduğu için bu bir kesik mani örneğidir.
Yedekli mani
Düz maninin sonuna aynı kafiyede iki dize daha eklenerek söylenen manilere “yedekli mani” ya da “artık mani” adı verilir.
Ağlarım çağlar gibi
Derdim var dağlar gibi
Ciğerden yaralıyım
Gülerim çağlar gibi
Her gelen bir gül ister
Sahipsiz bağlar gibi
e. Deyiş: İki kişinin karşılıklı olarak söylediği manilerdir. Soru – cevap şeklinde düzenlenir.
BAŞKA BİR KAYNAK:
Manilerin konusu daha çok aşktır, fakat manilerde bundan başka ayrılık, öğüt, eleştiri, ölüm gibi konuların işlendiği görülür. Manilerin kafiye düzeni (aaxa) şeklindedir. Manide ilk iki dize konuyla ilgisi olmayan doldurma dizelerdir. Manici asıl söylemek istediğini son dizede söyler.
Yapıları bakımından maniler düz, cinaslı, yedekli, karşılıklı ve katar mani olmak üzere beş çeşittir:
a. Düz Mani: Dört mısralı, yedi heceli ve “aaxa”şeklinde kafiyelenen manilere “tam mani” veya “düz mani” adı verilmektedir.
Ana başa tac imiş
Her derde ilaç imiş
Bir evlat pir olsa da
Anaya muhtaç imiş
b. Cinaslı-Kesik Mani: Yaygın olarak dört-beş mısradan oluşan, ilk mısraı yedi heceden daha az ve cinaslı kafiyelerin kullanıldığı manilere “cinaslı mani” veya “kesik mani” adı verilmektedir.
Almadan
Kokun aldım almadan
Bir de yüzün göreyim
Tanrı canım almadan
c. Yedekli Mani: Dört veya beşten fazla mısraıyla kurulan manilere “yedekli mani” veya “artık mani” denilmektedir. Kesik manilerde cinas kullanılmasına karşılık yedekli manilerde cinas kullanılmaz.
Şu dağlar garip dağlar
İçinde garip ağlar
Kimse garip ölmesin
Garip için kim ağlar
Ağlarsa anam ağlar
Gerisi yatan ağlar
d. Karşılıklı Mani (Deyiş): İki kişinin karşılıklı olarak söyledikleri manilerdir. Bunlar sorulu cevaplı biçimde düzenlenir. Bu manilerde kimi zaman maninin kimin ağzından söylendiği belirtilir.
Kız tarafı:
Hoş geldiniz, hoş geldiniz
Bereket getirdiniz
Varsa bir niyetiniz
Çekinmeden deyiniz
Görücü:
Tellidir süpürgeniz
Gülle dolu bahçeniz
Niyetimiz bellidir
Kızınızı isteriz
e. Katar Mani: Bir konu bütünlüğü içinde birbiri ardınca gelen manilere katar mani denir.
Evvel Allah adına
Şükürler bin yâdına
Mil çekilsin ol göze
Hor bakan üstadına
Baharı benzer yaza
Şahini mail kaza
Bu bir katar manidir
Bir bir diyelim size
Okudum hiçe geldi
Kısmet bu gice geldi
Hazret-i İbrahim’e
Gör kurban nice geldi…
Güzel Mani Örnekleri, Maniler, Mani Örnekleri
Güzel Mani Örnekleri
Bostanlarda fasulye
Anam gitti gezmeye
Ben anamdan örendim
İnce boncuk çizmeye
Koyunum var karaman
Gaybolursa araman
Ben bir reçber kızıyım
Şehirliye yaraman
Dere boyu gidelim
Koyun kuzu güdelim
Sennen beni görmüşler
İnkâr bayrım edelimAk koyun kuzusuna
Gün tutmuş postusuna
Ne desen de ağlasam
Arnımın yazısına
Tren gelir öterek
Kömürünü dökerek
Ben anamdan ayrıldım
Gözüm yaşım dökerek
Tut yedim duttu beni
Yârim unuttu beni
Yarı yola varmadan
Hıçkırık tuttu beni
,
Ak tavuk aldın mı?
Kümese koymadın mı?
Kör olası gaynana
Sen gelin olmadın mı?
Kapelesi ketenden
Yârim indi trenden
Boynuna sarılayım
Gülünü incelmeden
Kayalar yarılmasın
Yar bana darılmasın
Yar bana darılıp da
Ellere sarılması
Çaya inesim geldi
Şeker yiyesim geldi
Ala gözlü ablamı
Gene göresim geldi
Su içtim kana kana,
Sular akar yana yana,
Yüzün bir gün görmedim,
Bilmem gidem ne yana.
Merdiven indirdiler,
Atlara bindirdiler,
Kızım seni kahır eline gönderdiler,
Ağlar silinir silinir ağlar.
Gelin geldi evimize,
Şenlik kurdu köyümüze,
Hoş geldin allı gelin,
Sefa geldin pullu gelin.
Baban carsıya vardı mı?
Alını yeşilini aldı mı?
Suda kızıma dedi mi?
Haydı kızım kutlu olsun.
Haydı kızım kınan kutlu olsun,
Burada dilin tatlı olsun.
Çağırın gelin kızın anasını
Kızı gelin oldu görsün.
Allah muradını verdi bugün,
Anasını kızsız koyan
Evlerini ıssız koyan,
Testisini susuz koyan.
Kahve doktum kuruna,
El vurmayın durula,
Yârime yar diyeni,
Sol göğsünden vurula
.Bayburt’a giden yollar
Uzadıkça uzarlar,
Geçme bizim kapıdan
Eller bana kızarlar.
Maşrapanın kalayı,
Kızlar çeker halayı,
Allah için söyleyin,
Var mı askın kolayı.
Suya bulgur ezerim,
Hem ezer hem süzerim,
Ben yarımın derdinden
Deli olmuş gezerim.
Çaya indim taş buldum
Yüzüğüme kaş buldum
Neredeydin la sürgün
Yanıma yoldaş buldum
Arabası kirenden
Mendil sallar trenden
Abenim nazlı yarim
Nasıl ayrıldın benden
Kara tren ak tren
Askerleri say tren
Benim yarım kırkbeşti
Postasıyla say trenİki çeşme yanyana
Su içsem kana kana
Bana ediresini ver
Mektup yazayım sana
Sergenlerde çekirdek
Bostanlarda bitecek
Ben isterim babamdan
Dört davul sekiz köçek
Evleri var üst başta
Kundum dalda taşta
Sen orada ben burda
Akıl kalmadı başta
Harmanı yuvarladım
Samanı çuvalladım
Gara gözlü ey abim
Allaha ısmarladım
Keteni bez edeyim
Hangi yol gözeteyim
Kara gözlü yarimi
Kimlere benzeteyim
Mendil serdim bir taşa
Neler geldi bu başa
Öptüm bir kız yanağı
Dedi bana çok yaşa
İp attım ucu kaldı
Ocakta saçı kaldı
Ben büyüttüm el aldı
Yürekte açı kaldı
Eğer gelinim
iyi olursan
Bizde seni överiz
Kotu olursan gelinim
Hepimizde döveriz.
Karatavuk olmadın mı?
Dallara konmadın mı?
Şebek yüzlü kaynanam,
Sen gelın olmadın mı?
Karşıdaki gök ekin,
Aldırdım elimdekin,
Her soran benzim sorar,
Sormazlar kalbimdekin.
Ekim ektim düzlere,
Diken oldum gözlere,
İşte ben gider oldum,
Ayaş kalsın sizlere.
Yıldırım vurdu bizi,
Dal gibi kırdı bizi,
Araya girdi düşman,
Dağlar ayırdı bizi
Arabamın tekeri
Hem ileri hem geri
Benim de bir yârim var
Oruçlar’ın şoförü
Avlu dibi örümcek
Aklım gitti görüncek
Ben aklımı yemedim
Köylülere gidecek
Ayağında mesi var
Odasında sesi var
Bekâr oğlan değil mi?
Kızlarda hevesi var
Ayakkabı aldırdım
Bir sele topukları
Beni baştan çıkaran
Taşköprü kopukları
Ayakkabı giyerim
Üstü beyaz olursa
Kaynanamı severim
Oğlu güzel olursa
Gökde yıldız niniynen
Köçek oynar ziliynen
Ayağına taş batmış
Siliyor mendiliylen
Dam kapısı açıldı
İnce boncuk saçıldı
Yar kapıdan girince
Gözüm gönlüm açıldı
Dağda tavşan oynuyor
Yelesini yağlıyor
Ötmüş yârim dizime
Garip garip aylıyorIrmak coştu kül oldu
Yârim sana ne oldu
Olan oldu a gülüm
Madenkeş sebep oldu
Tütün içtim lüleden
Benim yârim Günye’den
Biricik biricik baş olmaz
Hoş geldiniz cümleden
Damda kırat harlıyor
Kapılan parlıyor
Aşmış yengem geliyor
Beyaz mendil sallıyor
Kayalar yarılmasın
Yar bana darılmasın
Yar bana darılıp da
Ellere sarılmasın
At üstünde cenderme
Dut kolundan goyverme
Giz ben seni atacın
Kimselere deyverme
Sarı kâğıt yazarım
Sandık sandık basarım
Yârimi vermezlerse
Ben kendimi asarım
Kar yağıyor yağıyor
Abamı giyeceğim
İhtiyara varıp da
Goca mı diyeceğim
Cuma köyün
yolları
Dönüm geliyor dönüm
Cuma köyünden kız almak
Ölüm geliyor ölümYarımca’da saz olur
Gül açılır yaz olur
Ben yârime gül demem
Gülün ömrü az olur
Hereke’dir köyünüz
Buz gibidir suyunuz
Köyünüzü beğendim
Yok, mu bekâr kızınız
Harmanlardan geçiver
Ata yonca biçiver
İki tane yar olmaz
Birinden vazgeçiver
Dikenli’nin dağları
Üzüm yapmaz bağları
Üzüm yapsa bağları
Evlenir oğlanları
Karpuz kestim kan gibi
Uzadı urgan gibi
Yarımca kızları
Kınalı kurban gibi
Yarımca’da saz olur
Gül açılır yaz olur
Ben yârime gül demem
Gülün ömrü az olur
Kirazımız dalbastı
Dalları kiraz bastı
Delikanlı söz etti
Kızlar yüzünü astı
Bu kiraz budak budak
Olur, mu kiraz dudak
Yarımca’nın güzeli
Canımdır sana adak
Duvarda makas asulu
Elbiseler kesülü
Bana mani sorarsan
Kirli çuval basulu
Bilmece, Bilmeceler, Çocuk Bilmeceleri, Komik bilmeceler, Zor bilmeceler
- AŞAĞIDAKİ BİLMECE TÜRLERİNE TIKLAYABİLİRSİNİZ
- ÇOCUK BİLMECELERİ
- KOMİK BİLMECELER
- ZOR BİLMECELER
- YÖRESEL BİLMECELER
- ZEKA-MANTIK-MATEMATİK BİLMECELERİ
Bilmece nedir?
Bilmeceler eşya, insan, hayvan, bitki, doğa ve inanışla ilgili bilgilerin üstü kapalı olarak anlatılması ve onun ne olduğunun düşünülerek bulunmasını hedefleyen çoğu kalıplaşmış sözlerdir.
Genelde "bilmece" olarak söylenmesine karşın Anadolu'da asal, elçim, masal, mat, metal, tapmaca, bulmaca, hikaye, söz, bilmeli, metal, tanımaca, fıcık, dele, gazelleme gibi adlarda verilmektedir.
Türkiye dışındaki Türklerde ise başvatkıç, bilmece, jumbak, mat, sir, tabışka, tabışmak, tabuşturmak, tapkış, tapmaca, tapişmak, tepişmak, yomak gibi adlarla ifade edilmektedir.
Divanü Lügati't Türk'te de bilmece kavramı ve ona yakın kavramları ifade eden tabuz, tabuzgu, neng, tabuz gok, tabzuğ, tabuzgu, tapzugug kelimeleri bulunmaktadır.
Bilmeceler anonim ve ferdi bilmeceler olarak iki bölümde ele alınırlar. Anonim bilmeceler halk edebiyatı ürünüdür. Ferdi bilmeceler edebiyat ürünü olup yazarlar ve şairler tarafından yaratılırlar.
Halk edebiyatı türü değeri taşıyan bilmeceler biçim bakımından nesir ve nazım olarak ikiye ayrılırlar.
Bilmeceler; söyleniş bakımından şu türlere ayrılır:
- - Başlangıçları kalıplaşmış sözlerle başlayanlar;
metel metel bildirmece, benim gibi oğlum (kızım) var, bir acayip nesne gördüm, ol nedir kim;
- - Soruları ses taklidine dayananlar;
"vin nnn vıt, bunu bilmeyen it" (sapan taşı);
- - Harf, hece ve kelime oyunlarına dayananlar;
"İstanbul'da bir tane, İzmir'de iki tane, Ankara'da hiç yok" (i harfi),
Tren gelir "is" diye, makinist vurur (tan) diye, kömürcü anahtarını kaybetmiş, kondüktör bağırır "bul diye" (İstanbul);
- - Aynı nesneyi olumlu ve olumsuz önermeler ile tanımlayarak çözümü güçleştiren bilmeceler;
"Karşıdan gördüm bir hisar
yanına vardım gülizar
bütün yer bütün kusar" (asker çadırı).
İçerikleri bakımından;
- - Alfabenin belli harflerinin ya da işaretlerinin bulunmasını isteyen bilmeceler;
"Denizin ortasında ne var" (n harf);
- - Birkaç nesneyi kapsayan soru bulunan bilmeceler;
"Biz altı kardeşiz altımızın da ayrı işi var, derya yüzünde bir balık kardeşimiz var, kim bilirse bu bilmeceyi, yetmişbin altın, bir donanmış at müjdesi var" (Sultanahmet minareleri ve Kız Kulesi);
- - İnsan vücudunun çeşitli yerlerini, çözümün bulunmasını güçleştirmek için, karikatürümsü bir anlatımla tanımlayan bilmeceler;
"Yedi delikli tokmak, bunu bilmeyen ahmak" (baş, 2 göz, 2 burun deliği, 2 kulak);
- - Soyut bir kavramı tanımlayan bilmeceler;
"Çarşıda Olmaz / Mendile Konmaz / Ondan Tatlı Bir şey Olmaz" (uyku) şeklinde gruplandırılabilirler.
Çok eski çağlardan beri yaşayagelen bilmece sorma geleneği günümüzde de sürmektedir. Bilmeceler, çok eskilerde, savaşlarda karşılıklı sorularak savaşmadan bilen tarafın galip geldiği, kan dökmeden savaş kazanılan bir bilgi yarışması olarak işlev yapmıştır. Masallarda sıkça rastlanan dev veya başka yaratıkların, bilmecemsi soruları, padişahların kızlarını verecekleri kişilere bilmece sorarak bilgi yarışı yapmaları, birçok mitolojik olaylarda bilmecelerin çözümüyle olayın iyi bir şekilde sonuçlanması bilmecenin eski toplumlardaki önemini göstermektedir.
İliştiriler: Bilmece, Bilmeceler, Çocuk bilmeceleri, Komik bilmeceler, Zor bilmeceler, Kolay bilmeceler, İlginç bilmeceler, Zeka bilmeceleri, matematik bilmeceleri, Şaşırtıcı bilmeceler, saçma bilmeceler, Manili bilmeceler, komik bilmeceler, resimli bilmeceler, eski bilmeceler ve tekerlemeler, zor bilmeceler, klasik bilmeceler, bilmece, bilmeceler, zeka geliştiren bilmeceler, zor bilmeceler, anaokulu bilmeceleri, zeka bilmeceleri, büyükler için bilmeceler.