Eylemsi nedir? Eylemsi örnekleri, ad eylem, zarf eylem

Eylemsi nedir? Eylemsi örnekleri, ad eylem, zarf eylem

Prof. Dr. Günay Karaağaç 

Eylemsi Nedir?

Eylemlerin yüklem olarak kullanımları yanında, bir de eylemsi (eylem adı, ad-eylem ve zarf-eylem) kullanımları vardır. Eylemsiler, eylemden türetilmiş adlardır; cümlenin, yani kip ve zaman bildiren ad-eylemler, eylem adları ve onların çekimli biçimlerinden doğan zarf-eylemlerdir. 

Genelleştirilip kavramlaştırılarak elde edilmiş  sözlük birimi ile nitelendirilerek veya ilişkilendirilerek özellenmiş söz öbeklerinin bir varlığın adı olmaları gibi; cümleler de, yüklemlerinin bildirdiği olayların adlarıdır. Varlığın nitelendirildiği yapılar olan söz öbekleri; varlığın gerçekleştirdiği eylemlerin adları cümlelerdir.

Bir eylemin kişi veya varlık  ile ilişkilendirilip, zaman, yer, durum vb. özelliklerle nitelendirildiği yapılara cümle denir. Belirli var oluş niteliği (çatısı) olan bir eylemin adı, bu eylemin gerçekleştirilme biçimi (kip) veya zamanı, bir özneye bağlanmadığı sürece ise, eylemsidirler; o eylemin adını, gerçekleştirilme biçimini (kipini) veya zamanının adıdırlar ve adlar gibi çekimlenirler:

   
Zarf-eylem ile zarflaşma sürecini gösteren eylemsi+edat yapısı dışındaki bütün eylemsiler, ya bir eylem adı ya da eylemin gerçekleşme biçim ve zamanının adıdır. Türkçenin şekil ve zaman ekleri, ad-eylem ekleri, eylem adı eklerini, bir bütün olarak düşünmek gerekir. Daha üst ikincil bir yapıya geçerken, eylem adları ile ad-eylemler, durum eki veya çekim edatı alırlar; fakat zarf-eylemler,  eylem adları ile ad-eylemlerin çekimli biçimlerinden doğdukları için, yeni bir ilişkiye eksiz girerler. İkincil üst birimde eksiz olarak yer alan zarf-eylemler, görevlerini yer düzeni yönteminden alan yeni cümlenin ögesi olurlar.

Her türden zarflaşmalar gibi, zarf-eylemler de, sonuna getirildikleri söz veya söz öbeğini yüklemle ilişkiye hazır hale getirirler. Eylemin eylem adı veya ad-eylem kullanımları ise, adların girdikleri bütün çekimlere girerler, adların aldıkları bütün ekleri alırlar ve ancak böylece, yeni ve üst bir birimdeki ilişkilerine hazır hale gelirler.  Durum ekleri veya çekim edatları almış eylem adı ve ad-eylemler, zarf-eylem eklerini ve zarflaşma sürecini temsil eden edat öbeklerini yaparlar:
 

Bütün dillerde, durum ekleri veya durum eklerinin ekleşmemiş biçimleri olan çekim edatları, sonuna geldikleri söz veya söz öbeğini ilişkiye hazırlayan biricik yapılardır:
  
İşte Türkçe gibi uzun sözlü geçmişi olan yaşlı dillerde, şekil ve zaman bildiren cümleler dahil, bütün eylemsiler, ad gibi çekimlenirler, adların aldıkları bütün ekleri alabilirler. Bu sayede, Türkçe, söz öbeklerinin tamlayıcıları ve niteleyicileri kadar cümlelerinin açıklayıcılarını da yüklemden önce getirebilmekte, başka dillerde olduğu gibi, açıklayıcı yardımcı cümlelere veya diğer adıyla, yan cümlelere gerek duymamaktadır. Bu yüzden, Türkçede, bağlama zamiri veya çeşitli zaman-mekan adlarıyla kurulmuş ad yan cümlesi, zarf yan cümlesi vb. türden açıklayıcı cümleler yoktur.

Eylemsiler


        Eylemsilerden birkaçı, Türkçenin değişik yer ve zamanlarında şekil ve zaman ekleri haline gelmiş; bir yer ve zamandaki şekil ve zaman eki de, bir başka yer ve zamanda, ad-eylem, eylem adı veya sıradan bir eylemden ad yapan ek olarak kullanılmıştır. Aşağıdaki ad-durum çekimi tablosundaki ‘ad’ yerine ‘eylemsi’ konulduğunda, bu gerçek daha açık görülebilir:


 
Söz ve söz öbeklerini ilişkiye hazır hale getiren dil bilgisi ögeleri, ad durum ekleri veya çekim edatlarıdır. Kısaltılarak öznesi düşürülmüş  ve böylece eylemi yüklem haline gelememiş cümleler, yani eylem adları veya ad-eylemler de aynı ögeler tarafından ilişkiye hazırlanır.      


Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için, Türkçenin şekil ve zaman ekleri, ad-eylem ekleri ile eylem adı eklerini bir bütün olarak düşünmek gerekir. Anılan bütün bu ekler, İşte bu eklerle kurulmuş bütün yapılar, birer eylemsi öbeğidir. Yukarıda da belirtildiği gibi, eylemsi öbeği, birçok tamlayan–tamlanan ilişkisini barındırsa da, sonuçta bir olayın adı, olayın gerçekleşme biçiminin veya zamanının adı olan eylemsi, tek bir söz, bir ad gibi kullanılabilir ve bir ad gibi, ad-durum ekleri ile çekimlenebilir. Bunlar, çokluk ve iyelik ekleri alabilirler. Bu öbekler, tıpkı adlar gibi ad durum ekleri ve çekim edatları alabilirler; diğer adlar gibi bunların da yalın durumları, söz öbeklerinde sıfat, cümlelerde özne durumudur.   Gelen-ler; (benim) geleceğim; Geçmişini sorgulamayı bırak.; Bu konuyu çok iyi biliyormuşum gibi davrandım.


Eylemsilere durum ekleri getirilerek elde edilen zarf-eylem ekleri, olay adını, yeni bir olay içinde, yeni bir ilişkiye hazırlar; fakat bu durumda bile, zarf-eylem oluşumunu veya zarflaşmayı sağlayanlar, ad durum ekleri ile çekim edatlarıdır. Bu yüzden, ad durum ekleri ve çekim edatlarına, ‘söz diziminin omurgaları’ denebilir. krş. ad, eylem, eylem adı.

Yorumlar (0)