04.02.2019, 21:06

Tüm Yönleriyle Doğu Türkistan Gerçekleri 12

5 ŞUBAT GULCA KATLİAMI

Gulca; Doğu Türkistan’ın Batı Türkistan’a açılan kapısıdır. Kazakistan ile sınır olan Gulca 1944’te kurulan Doğu Türkistan Cumhuriyeti’ne başkentlik yapmış stratejik bir ildir. Uygur Türk kültür tarihinde önemli bir yeri olan, yer altı ve yer üstü zenginlikleri oldukça fazla olan Gulca ayrıca Kazak, Kırgız, Özbek, Tatar gibi çeşitli Türk boylarının birlikte yaşadığı bir kenttir. 1980’lerde ticaretin gelişmesi üzerine Doğu Türkistan Türkleri zenginleşmeye, kalkınmaya başlar. Dolayısıyla Türklerin eğitim ve kültür seviyeleri yükselmeye, sosyal yaşam kaliteleri artmaya başlıyor. 1991 yılı ve sonrasında bağımsızlıklarına kavuşan Batı Türkistan Türkleri ile ilişkilerin giderek artması üzerine, Doğu Türkistan Türklerinin Çinlilere bağımlı olarak yaşamasını isteyen Komünist Çin yönetimi Türklere yönelik baskıyı artırıyor. Ticaret, eğitim, kültür, inanç konularında kısıtlamalar getiriliyor. Doğu Türkistan Türklerinin zenginleşmesini ve Batı Türkleri ile etkileşime geçmesini önlemek için maddi manevi ambargolar konuluyor.

5 Şubat 1997 yılında Kadir gecesi ibadet etmek için bir araya toplanan kadınlar Çin polisi tarafından toplanıyor, karakola götürülüyor. Tutuklamalara gerekçe olarak, yasak olmasına rağmen toplu etkinlikte bulunulması gösteriliyor. (Her türlü toplu etkinlik yasaktır Doğu Türkistan’da.) Bu haksız baskıya karşı çıkanlar protesto gösterisi düzenliyorlar. Barışçıl bir gösteri olmasına rağmen toplanan kalabalığın üzerine ateş açılıyor ve 200 Doğu Türkistan Türk’ü yaşamını yitiriyor. 5 Şubat 1997 yakın çağ Doğu Türkistan tarihinin en acı hadisesi olarak geçiyor tarihe…

GULCA KATLİAMI DÜNYA BASININA TÜRKİYE ÜZERİNDEN DUYURULMUŞTUR

Doğu Türkistan Türklerinin önderi merhum İsa Yusuf Alptekin’in oğlu Ilgar Alptekin Gulca Katliamının yaşandığı dönemde Türk Hava Yolları’nın Kırgızistan-Bişkek temsilcisi idi. Bir gün batılı bir gazeteci Ilgar Alptekin’i bulup, Doğu Türkistan’da gerçekleştirilen katliamdan bahseder. Elinde, yaşananların kaydedildiği bir kaset olduğunu söyler ve Ilgar Alptekin’e satın almak isteyip istemediğini sorar. Ilgar Alptekin Kırgızistan’da yaşayan bir Doğu Türkistan Türkü’nün evinde kaseti izledikten sonra satın alır. Kaseti Türk Hava Yolları’nda çalışan bir pilota teslim eder. Pilot bu kaseti İstanbul’da özel bir kanala verir. Böylelikle 1997’de ilk kez Türkiye üzerinden Doğu Türkistan Türklerinin çığlıkları dünyaya duyurulmuş olur. Türk’e yönelik soykırım söz konusu olduğunda kanıt olmadan hareket etmeyen Avrupa ve Amerika bu kaset sayesinde harekete geçmiş ve Doğu Türkistan Türklerinin yaşadığı zulüm kanıtlarıyla birlikte Avrupa ve Amerika’da yayınlanmıştır. 1998’den sonra Dünya Sivil Toplum Örgütleri Gulca Katliamı ve Doğu Türkistan Türklerine yönelik baskı hakkında araştırmalar yapmaya başlamıştır.

2018 YILINDA GULCA KATLİAMI PROTESTOSU ENGELLENMİŞTİ

Geçtiğimiz yıl, yani 5 Şubat 2018’de Ankara’da toplanan Doğu Türkistan Kültür ve Yardımlaşma Derneği üyeleri, Doğu Türkistan’ın Gulca vilayetinde 5 Şubat 1997 yılında meydana gelen olayları protesto etmek amacıyla Çin Büyükelçiliği’ne giderek siyah çelenk bırakmak istemişlerdir.

Ancak Kuğulu Park’a geldiklerinde polis tarafından durdurulmuş, OHAL kapsamında büyükelçilik önünde basın açıklaması yapamayacakları uyarısı ile karşı karşıya kalmışlardır. Dertlerini polis amirine anlatmaya çalışırken İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Seyit Tümtürk’ü telefonla aramış, görüşmenin ardından Çin Büyükelçiliği önünde gerçekleştirmek istedikleri protestoyu Bakan Soylu’nun isteği üzerine Kuğulu Park’ta yapma kararı aldıklarını ifade eden Tümtürk bir yıl önce şunları söylemişti:

‘‘5 Şubat 1997 yılında kardeşlerimize karşı yapılan operasyon, baskın sonucu karakola götürülen yüzlerce Doğu Türkistanlı bayan kardeşimiz karakolda işkenceyle şehit edilmiştir. Bunu protesto eden binlerce Doğu Türkistanlı köy, kent, kasabalardan akın akın Gulca şehrine hareket ederek, karakollara, Çin komünist yönetiminin merkezi organlarına hücuma geçti. Çin yönetimi mazlum, masum, elinde silah olmayan sivil Doğu Türkistanlılara sadece ve sadece hak ve hürriyet istedikleri için kurşun yağdırarak, Çinli cellatlar 200 Doğu Türkistanlı kardeşimizi aynı saatte şehit etti. Biz bugün katliamın 21. yıldönümünde, 5 Şubat 2018’de şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz. Biz Doğu Türkistanlılar şuna inanıyoruz ki Doğu Türkistan’ın bağımsızlığı bir gün mutlaka gerçekleşecektir.’'

Bugün katliamın 22. yıldönümü. İçimizdeki satılmış Çin yalakaları, yaşanan zulümler ve ifşa olunan toplama kampları için; ‘‘Bunlar emperyalist Amerika oyunu, aslında zulüm falan yok, Amerika Çin’e düşman olduğu için bu durumu kullanıyor, Türleri kandırıyor.’’ diye dursunlar; Çin üzerine çektiği tepkilere karşın bir toplama kampı daha inşa ettiriyor. Üstelik bir Amerika şirketine! Şimdi soruyoruz Çin yalakalarına:

İki düşman ülke Türk’e karşı işbirliği yapıyor da biz neden Amerika ve Çin’e karşı Doğu Türkistan Türkleri ile işbirliği yapmıyoruz! Bu da mı Amerika oyunu?!

TÜRKLÜKBİLİMCİ (TÜRKOLOG)

DİLEK YILMAZ

Yorumlar (0)