Ses Kusurları, diksiyon ve ses kusurları, sesi doğru kullanma

Ses Kusurları, diksiyon ve ses kusurları, sesi doğru kullanma

Konumuz: Ses Kusurları, diksiyon ve ses kusurları, sesi doğru kullanma

Selen kusurları genel bir sağlık bozukluğundan, bir veya birkaç ses organındaki hastalıktan ileri gelebilir. Ya da kötü bir alışkanlıkla yerleşmiş olan bazı ses ve boğumlanma kusurlarından kaynaklanabilir.

Sağlık sorunları yüzünden oluşan selen kusurları düzeltilemese de kötü alışkanlıktan kaynaklanan selen kusurlarını birtakım alıştırmalarla düzeltmek mümkündür.

Bu alıştırmaların çoğunun etkili olabilmesi, solunum alıştırmalarına dayanmaktadır.

Çünkü, düzeltilmesi gereken kusurlar doğru soluk almamaktan kaynaklanmaktadır.

Selen kusurlarına bakacak olursak bunların, kuvvetsizlik, ses titrekliği ve tiz ve keskin ses olmak üzere üç şekilde olduğunu görmüş oluruz.

Seste Kuvvetsizlik

Sesiniz kuvvetsiz ve yetersiz olabilir. Bu da hafif sesle konuşma alışkanlığından ve alıştırma yapmamaktan meydana gelmektedir.

Konuşurken seslerin kuvvetsiz, cılız bir şekilde çıkması, konuşulan kişinin konuşmanızı anlamamasına bunun sonucunda iletişim sorunları yaşanmasına meydan vermektedir.

Sesin kuvvetsizliğini bir takım alıştırmalar yaparak düzeltmek mümkündür.

Ağzınızı açarak “a” seleni veriniz.

Soluk verirken gitgide artan bir şiddetle “a” selenini çıkarınız.

Birdenbire ve aynı şiddeti sürdürerek çıkartınız.

Sesinizin şiddetini çoğaltıp azaltınız.

Aynı şekilde: fakat birçok kere, sesinizin şiddetini çoğaltıp azaltarak tekrarlayınız.

Kısa soluk vererek, oldukça gür sesler çıkarınız.

Ses Titrekliği

Sesiniz gür olabilir ya da cılız çıkabilir; ama her iki durumda da titreklik olabilir. Bu kusur şarkı söylerken fark edilmeyebilir; ama konuşurken hemen kendini belli eder. Bu durum diksiyon açısından kusur sayılır.

Ses titrekliğini önleyebilmek için sesinizi zorlamaktan kaçınarak aşağıdaki alıştırmaları yapınız; ses çağlayan bir nehir gibi akmalıdır.

Çok kısa bir süre içinde ve çok az ses vererek bir selen çıkarınız.

Bir seleni çıkarırken biraz daha gür ve biraz daha uzun olmasına dikkat ediniz.

Durmadan, gitgide biraz daha gür ve öncekinden biraz daha uzun süreli selenler çıkarınız. İyi bir sonuç elde edinceye kadar bu alıştırmaya devam ediniz.

Tiz ve Keskin Ses

Tiz ve keskin ses insan kulağını tırmaladığı için diksiyon açısından da bir kusur kabul edilmektedir. Tıp doktorları bu sese Haremağası sesi demektedirler.

Tiz ve keskin ses kusurunun düzeltilebilmesi için aşağıdaki metodun uygulanması yararlı olmaktadır.

Ağzınızı açınız ve olabildiğince derin, düzgün bir soluk alınız. Soluk verirken gırtlağınızda bir kasılma olmamasına dikkat ederek solukla beraber ses çıkartmaya çalışınız.

Pes tonda temiz bir ses elde ettikten sonra hecelere geçiniz. Bir heceyi söylerken solukla beraber ses de verilerek hece tamamlanır ve diğerine geçildiği zaman aynı şekilde tekrarlanır. Heceleri uzatarak söyleyiniz.

Bu alıştırmalar yapılırken tiz tonlara çıkmamaya dikkat ediniz. Heceleri söylerken iyi sonuç alındıktan sonra elinize bir kitap alınız, aynı şekilde heceler üzerinde durarak ve her hecede soluk alıp pes tonda okumaya devam ediniz.

Birçok defa kendi kendine okuma alıştırmaları yapınız.

Bu metodu uygularken tiz ve keskin sesinizle konuşmaktan kaçınarak, konuşurken okurken yaptığınız gibi heceleri pes tonlarla söylemeye çalışınız.

Durak

Konuşurken hava ihtiyacımızı karşılayabilmemiz için az veya çok duraklamalar yapmak zorundayız. Çünkü sesimizi belirli bir süre uzatabiliriz; ama sonunda soluğumuz tükenir, duraklayıp yeniden soluk almak zorunda kalırız. İşte konuşma esnasında bu duraklamaların tümü noktalamayı meydana getirmektedir.

Konuşurken duraklamalara genelde önem vermez, sık sık ve kısa duraklamalar yapmazsak bol ve derin soluk alma ihtiyacı duyarız. Bu durum bizim gürültülü soluk almamıza neden olur. Gürültülü soluk alma diksiyon açısından önemli kusurlardan biridir.

Bunu için soluğumuz tükeninceye kadar beklemeyerek çabuk, hissettirmeden soluk almalıyız. Ama tabi ki diksiyonda bu durakları gelişi güzel, kafamıza göre yapamayız. Duraklar cümlelerin anlamına göre düzenlenmelidir. Çünkü noktalamanın anlam yönünden çok büyük önemi vardır.

Durak, söylenen ya da okunan bir metnin solunum yerlerinin oluşturduğu, söz söyleyenin yorulmasına engel olan beklemelerdir.

Ton

Konuşurken çıkardığımız seslerin titreşim sayısının az ya da çok oluşuna “ ton” denir. Sesin düşük, yüksek ya da tiz ve pes çıkarılmasıdır. Titreşim sayısının çokluğu sesi tizleştirirken azlığı ise pesleştirmektedir.

Monotonluk kötü bir diksiyon karakterini ortaya çıkarmaktadır. Sürekli aynı ses tonuyla konuşan insanlar kendisini dinleyenleri sıkmaya başlarlar ve bir süre sonra dikkat çekici olmaktan çıkarlar. Böyle bir konuşma tarzı dinleyenleri usandırır. Çünkü bu duygu ve anlatımdan uzak, aynı tonda sürüp giden bir konuşma şekli olur.

Konuşurken konuşmaya hakim olan ana nokta, çeşitli anlam kavramları sağlayan değişikliklerdir. Konuşanın önem verdiği, anlam katmak istediği kelimelerde başvurduğu ton, kelime ve heceler arasında yükseklik ve yoğunluk bakımından meydana getirdiği farklara “tonlama” adı verilir.

Bir konuşmanın başarısı, doğru tonlama ile mümkündür. İyi tonlanmış bir konuşma insanları etkiler. En güzel tonlama tabii şekilde çıkan ses ile mümkündür.

Doğru tonlama yapabilmek için okuma ve konuşma alışkanlığı kazanmak gerekmektedir. Bunun için de bir metni sesli olarak okuyarak tonlamanın kulak ve zihinde göstereceği etkiyi duyarak hissedebilirsiniz.

Konuşurken kullandığımız ses tonlarına “esas tonlar” adı verilmektedir. Her türlü insan sesi yükseklik bakımından üç esas tonda sıralanmaktadır. Bunlar pes, orta ve tiz’dir.

  • Pes: Bu sese göğüs sesi adı da verilmektedir. Sözlerin alçalan bir tonla seslendirilmesidir.
  • Orta: Hem dinleyeni hem de konuşanı en az yoran tondur. Sözlerin orta halli bir tonla seslendirilmesidir.
  • Tiz: Bu sese kafa sesi de denmektedir. Sözlerin ince ve keskin bir tonla seslendirilmesidir.

Konuşurken aynı tonu kullanarak dinleyenleri sıkmamak için sesimizdeki tonları zaman zaman kullanmamız gerekmektedir. Konuşmalarımızın daha anlamlı olması için konuşmalarımıza tonlamalar katmalıyız. Bunun için aşağıdaki alıştırmaları uygulamakta yarar vardır.

  • Pes tonda bir selen çıkarıp onu uzatınız.
  • Orta tonda bir selen çıkarıp onu uzatınız
  • Tiz tonda bir selen çıkarıp onu uzatınız.

Ses Bükümü

Konuşurken ses perdelerinin değişmesine “büküm” adı verilmektedir. Ses çıkışı monoton olmayıp yüksek-alçak tonda, hızlı-yavaş arasında, duraklamalı-duraklamasız, vurgulu-vurgusuz arasında değişerek çıkmalıdır. Sesin değişirliğine yani bükümlülüğüne, sesin müzikselliği de denilebilir. Çevrenize dikkat ediniz herkesin birbirinden farklı konuşma biçimi vardır; çünkü bükümlülüğü farklıdır.

Dilde büküm, doğal büküm ve yapma büküm olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Doğal büküm; dilin gerektirdiği gibi histen ve düşünceden ayrılmayan büküm

şeklidir.Yani konuşma esnasında konunun gerektirdiği olağan bükümlerdir.

Yapma büküm; dilin gerektirdiği bükümü bozarak histen ve düşünceden ayrı yapmacık olarak uygulanan bir büküm şeklidir. Konuşma sırasında söze özel bir anlam katmak, duygusal öğelere ağırlık ve önem vererek kitleleri etkilemek amacıyla oluşturulan bükümlerdir. Bu tarz konuşmalar zaman zaman inandırıcılıktan uzak olacağı için, bu tarzda konuşmaktan kaçınmak gerekir.

Ses bükümleri veya tonlamaları anlatılmak istenen fikir ve hislerden ayrılmamalıdır. Ama söz söyleyen kişi konuşurken “giriş ve bitirişlerin” iyice anlaşılmasını sağlayacak şekilde konuşmalıdır.

Yorumlar (0)