Arapça Farsça Çocuk Adları, Ş Harfiyle Başlayan Arapça Farsça Çocuk Adları

Arapça Farsça Çocuk Adları, Ş Harfiyle Başlayan Arapça Farsça Çocuk Adları

Ş Harfiyle Başlayan Arapça Farsça Çocuk Adları, Arapça Farsça Çocuk Adları, Ş Harfiyle Başlayan Arapça Farsça Çocuk Adları

TÜRKÇE ADLAR

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

ARAPÇA ADLAR

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Şaban

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Aralık, fasıla. 2. Hicri, Kameri ayların sekizincisi, üç ayların ikinci ayı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞABAN

(Ar.) Er. 1. Aralık, fasıla. 2. Hicri, Kameri ayların sekizincisi, üç ayların ikinci ayı.

Şabeddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Din topluluğu, cemaati. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞABEDDİN

(Ar.) Er. - Din topluluğu, cemaati. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

Şadab

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Suya kanmış, sulu, taze. > Kökeni: Farsça

ŞÂDÂB

(Fars.) Er. - Suya kanmış, sulu, taze.

Şadan

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Keyifli, neşeli, sevinçli. > Kökeni: Farsça

ŞÂDÂN

(Fars.) Ka. - Keyifli, neşeli, sevinçli.

Şadi

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sevinç, mutluluk > Kökeni: Farsça

ŞADİ

(Fars.) Er. - Sevinç, mutluluk.

Şadiye

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Memnunluk, sevinç, gönül ferahlığı. 2. Güzel sesle şarkı okuyan, şiir söyleyen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞADİYE

(Ar.) Ka. 1. Memnunluk, sevinç, gönül ferahlığı. 2. Güzel sesle şarkı okuyan, şiir söyleyen.

Şadkam

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çok sevinçli, coşkulu. > Kökeni: Farsça

ŞADKÂM

(Fars.) Ka. - Çok sevinçli.

Şadnak

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gönlü memnun, hoşnut. > Kökeni: Farsça

ŞÂDNÂK

(Fars.) Ka. - Gönlü memnun.

Şaduman

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sevinçli, neşeli, memnun. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞADUMAN

(Ar.) Ka. - Sevinçli, neşeli, memnun.

ŞAFAK

(Ar.) - Güneş doğmadan az önce ufukta beliren aydınlık. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şafakgün

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şafak renkli, kızıl. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAFAKGÜN

(a.t.i) Er. - Şafak renkli, kızıl.

Şafaknur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şafak aydınlığı. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAFAKNUR

(Ar.) Ka. - Şafak aydınlığı.

Şafi

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Suçlunun bağışlanması için araya girip yalvaran kimse. 2. İyileştiren, şifa veren. 3. İnandırıcı, inandıran. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAFİ

(Ar.) Er. 1. Suçlunun bağışlanması için araya girip yalvaran kimse. 2. İyileştiren, şifa veren. 3. İnandırıcı, inandıran.

ŞAH

(Fars.) Er. 1. Hükümdar. - Birleşik isimlerde 1. ve 2. isim olarak da kullanılır

Şahabeddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin yıldızı. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHABEDDİN

(Ar.) Er. - Dinin yıldızı. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

Şahadeddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin tanıklığı. Dinin belirtisi, işareti. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHADEDDİN

(Ar.) Er. - Dinin tanıklığı. Dinin belirtisi, işareti. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

ŞAHADET

(Ar.). 1. Şahitlik etme, şahitlik, tanıklık, Kelime-i şehadet. 2. Açık, belirti. 3. Şehit olma, şehidlik. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şahamet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şişmanlık, topluluk. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHAMET

(Ar.) Er. - Şişmanlık, topluluk.

Şahan

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Şahlar. 2. Oldukça büyük kişi. > Kökeni: Farsça

ŞÂHÂN

(Fars.) Er. 1. Şahlar. 2. Oldukça büyük boylu, yırtıcı bir kuş. (bkz. Şahin).

Şahande

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Mutlu, memnun > Kökeni: Farsça

ŞAHANDE

(Fars.) Ka. - Mutlu, memnun.

ŞAHANE

(Fars.) Ka. - Hükümdarlara yakışacak kadar güzel, eksiksiz olan.

Şahap

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Alev, ateş parçası. 2. Kayan yıldız, akan yıldız. 3. Cesur yürekli kimse. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHAP

(Ar.) Er. 1. Alev, ateş parçası. 2. Kayan yıldız, akan yıldız. 3. Cesur yürekli kimse.

ŞAHAT

(f.t.i.) Er. - Güçlü, güzel cins at, atların şahı.

Şahbanu

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Hükümdar eşi, şah hatunu. > Kökeni: Farsça

ŞAHBANU

(Fars.) Ka. - Hükümdar eşi, şah hanımı.

ŞAHBAZ

(Fars.) Er. 1. Beyaz ve iri doğan. 2. Yakışıklı. Yiğit, serdengeçti. 3. Kabadayı. 4. Cömert. 5. Büyük, gösterişli, güzel mükemmel.

Şahbender

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Konsolos > Kökeni: Farsça

ŞAHBENDER

(Fars.) Ka. - Konsolos.

ŞAHBEY

(f.t.i.) Er. - Üstün nitelikli, saygın, yüce.

Şahdane

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İri inci tanesi > Kökeni: Farsça

ŞAHDANE

(Fars.) Ka. - İri inci tanesi.

ŞAHDAR

(Fars.) Er. - Dallı, budaklı ağaç.

ŞAHESER

(Fars.) Ka. - Değerli, üstün nitelikli. Kalıcı, değerli, üstün yapıt.

ŞAHHANIM

(Fars.) Ka. - Hanım sultan. - Şah ve hanım kelimelerinden birleşik isim.

Şahıgül

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gül dalı > Kökeni: Farsça

ŞAHIGÜL

(Fars.) Ka. - Gül dalı.

ŞAHİ

(Fars.) Er. - Şah'a hükümdara mensup, şah ile ilgili. Şahlık hüküm¬darlık.

Şahid

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bir yerde bulunan, bir şeyi gören ve gördüğü ve bildiği şeyler konusunda bilgi veren kimse, tanık. 2. Bir akdin yapılması sırasında taraflardan birinin yanında hazır bulunan. 3. Doğrulayan, isbat eden. 4. Hz. Muhammed'in sıfatlarından. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHİD

(Ar.) Er. 1. Bir yerde bulunan, bir şeyi gören ve gördüğü ve bildiği şeyler konusunda bilgi veren kimse, tanık. 2. Bir akdin yapılması sırasında taraflardan birinin yanında hazır bulunan. 3. Doğrulayan, isbat eden. 4. Hz. Muhammed'in sıfatlarından.

ŞAHİDÜDDİN

(Fars.) Er. - İslam'ı seçmiş olan ve İslam'ın hak din olduğuna şahidlik eden.

Şahika

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Zirve, doruk, dağ tepesi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAHİKA

(Ar.) Ka. - Zirve, doruk, dağ tepesi.

Şahin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kadın. 2. Sık. Katı, pek. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAHİN

(Ar.) Er. 1. Kadın. 2. Sık. Katı, pek.

ŞAHİN

(f.t.i.) Er. - Büyük boylu, kanca gagalı, yırtıcı bir kuş.

ŞAHİNALP

(f.t.i.) Er. - Şahin gibi güçlü yiğit, cesur.

Şahine

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şahin). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAHİNE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şahin).

ŞAHİNER

(f.t.i.) Er. - Şahin gibi güçlü, yiğit er.

ŞAHİNHAN

(f.t.i.) Er. - Güçlü, yiğit kimse.

ŞAHİNKAN

(f.t.i.) Er. - Yiğit soydan gelen, güçlü, kahraman.

ŞAHİNTER

(Fars.) Er. - Çok yiğit, kahraman, şahin gibi.

ŞAHİSTAN

(Fars.) Er. - Şah ülkesi.

ŞAHKAR

(Fars.). - Baş eser, en güzel eser. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞAHMELEK

(f.a.i.) Ka. - Melekler kadar güzel, güzellikte lider.

Şahnaz

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çok nazlı > Kökeni: Farsça

ŞAHNAZ

(Fars.) Ka. - Çok nazlı.

ŞAHNİSA

(f.a.i.) Ka. 1. Hükümdar kadın, hükümdar karısı. 2. Kadınların şahı, üstün nitelikli, değerli kadın.

ŞAHNUR

(a.f.i.) Ka. 1. Kaynak, ışık kaynağı. 2. Münevver.

ŞAHRAH

(Fars.) Er. 1. Büyük işlek yol, ana yol, cadde. 2. Şaşırılması mümkün olmayan doğru ve açık yol.

ŞAHRUH

(f.a.i.) Er. - Yüce ruhlu, görkemli, üstün kişilikli kimse.

ŞAHSAR

(Fars.). - Dallık, ağaçlık, koruluk. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şahsınur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nurlu kişi, aydınlık kimse. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAHSINUR

(Ar.) Ka. - Nurlu kişi, aydınlık kimse.

ŞAHSUVAR

(Fars.) Er. - İyi ata binen yiğit kimse.

ŞAHVAR

(Fars.) Er. 1. Şaha, hükümdara yakışacak surette. 2. İri ve iyi cins inci.

ŞAHVELET

(f.a.i.) Er. - Hükümdar çocuğu.

ŞÂHZÂDE

(Fars.) Er. - Şehzade, şah oğlu, hükümdar çocuğu.

ŞAHZAT

(f.a.i.) Er. - Saygıdeğer kimse. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

Şaik

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İstekli, hevesli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAİK

(Ar.) Er. - İstekli, hevesli.

Şair

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şiir yazan kimse, ozan. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAİR

(Ar.) Er. - Şiir yazan kimse, ozan.

Şaire

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kadın şair, daha çok unvan olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAİRE

(Ar.) Ka. - Kadın şair, daha çok unvan olarak kullanılır.

ŞAKAR

(Tür.) - Yiğit, cesur. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şakayık

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Bahçelerde yetiştirilen, pembe, kırmızı alaca çiçekler açan, çok yıllık süs bitkisi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAKAYIK

(Ar.) Ka. - Bahçelerde yetiştirilen, pembe, kırmızı alaca çiçekler açan, çok yıllık süs bitkisi.

Şakir

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şükreden, durumundan memnun olan. Allah'a şükreden. Kur'an'da çok sık geçen kelimelerden biridir. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAKİR

(Ar.) Er. - Şükreden, durumundan memnun olan. Allah'a şükreden. Kur'an'da çok sık geçen kelimelerden biridir.

Şakire

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şakir). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAKİRE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şakir).

Şakrak

ANLAMI-AÇIKLAMASI: San asma nevinden bülbül gibi öten bir kuş. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAKRAK

(Ar.) Er. - San asma nevinden bülbül gibi öten bir kuş.

Şamih

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yüksek, görkemli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAMİH

(Ar.) Er. - Yüksek, görkemli.

Şamiha

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Yüksek, gösterişli. 2. Kibirli. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAMİHA

(Ar.) Ka. 1. Yüksek, gösterişli. 2. Kibirli.

Şamil

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şümulü bulunan, içine alan, kaplayan, havi. Ünlü Kafkas Türk liderlerinden Dağıstan aslanı Şeyh Şamil. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞAMİL

(Ar.) Er. - Şümulü bulunan, içine alan, kaplayan, havi. Ünlü Kafkas Türk liderlerinden Dağıstan aslanı Şeyh Şamil.

Şamile

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şamil). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAMİLE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şamil).

ŞANAL

(Tür.) - Ünün yayılsın, tanınmış şanlı bir insan ol. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞANALP

(Tür.) Er. - Ünlü, şanlı, tanınmış kimse.

ŞANER

(Tür.) Er. - Ünlü kimse.

ŞANLI

(Tür.) 1. Ün, şöhret. 2. Hal durum. 3. Debdebe, gösteriş, haşmet. 4. Yüksek makam rütbe. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞANLIBAY

(Tür.) Er. - Tanınmış, ünlü kimse.

ŞANVERİ

(Fars.) Ka. 1. İri ve iyi cins inci. 2. Hükümdara yakışan, hükümdara uygun.

ŞAPÛR

(Fars.) Er. - İran hükümdarlarından üç şahsın adıdır.

Şarani

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gür ve uzun saçlı kimse. İslam tarihinde bu Adde birçok meşhur vardır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞARANİ

(Ar.) Er. - Gür ve uzun saçlı kimse. İslam tarihinde bu isimde birçok meşhur vardır.

ŞARBAY

(Tür.) Er. - Kentli, şehirli kimse.

Şarık

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Doğup parlayan, parlak. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞARIK

(Ar.) Er. - Doğup parlayan, parlak.

Şatır

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Neşeli, şen. 2. Büyük bir kimsenin atı yanında gitmekle vazifeli ağa. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞATIR

(Ar.) Er. 1. Neşeli, şen. 2. Büyük bir kimsenin atı yanında gitmekle vazifeli ağa.

Şati

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kıyı, kenar. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞÂTİ

(Ar.) Er. - Kıyı, kenar.

ŞAYAN

(Fars.) Ka. - Uygun, yakışır, münasip, layık.

Şayeste

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Layık uygun, münasip > Kökeni: Farsça

ŞÂYESTE

(Fars.) Ka. - Layık uygun, münasip.

ŞÂYGÂN

(Fars.) Ka. 1. Layık, yakışır, münasip, yansır. 2. Ucuz, bol, çok.

ŞAYLAN

(Tür.). 1. Çok övünen, gururlu kimse. 2. Sevinçli, neşeli. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞAZİ

(Fars.) Er. - (bkz. Şadi).

Şaziment

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Allah'ın adamı, Allah'a ait olan, O'nun yolundan giden kişi > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

Şazimet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kimseye benzemeyen, farklı, tek, eşsiz. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAZİMET

(Ar.) Ka. - Kimseye benzemeyen, farklı, tek, eşsiz.

Şaziye

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şadiye). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞAZİYE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şadiye).

Şebab

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gençlik, tazelik. -Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEBAB

(Ar.) Er. - Gençlik, tazelik. -Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır.

ŞEBEFRUZ

(Fars.) - Geceyi aydınlatan. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEBHAN

(Fars.) Er. - Gece öten bir cins bülbül.

Şebib

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Gençlik, tazelik. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEBİB

(Ar.) Er. - Gençlik, tazelik.

ŞEBNEM

(Fars.) Ka. - Havada buhar durumundayken gecenin serinliğiyle yerde ya da bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiğ.

ŞEBNUR

(a.f.i.) Ka. - Gecenin nuru, gecenin ışığı, aydınlığı.

ŞEBYELDA

(Fars.) Ka. - Yılın en uzun gecesi (22 Aralık).

Şecaaddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin kahramanı, dinin yiğidi. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞECAADDİN

(a.b.i.) Er. - Dinin kahramanı, dinin yiğidi.

Şecaat

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yiğitlik, cesurluk, korkusuzluk, kalb metinliği. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞECAAT

(Ar.) Er. - Yiğitlik, cesurluk, korkusuzluk, kalb metinliği.

Şecaattin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yüreklilik, yiğitlik > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

Şeci

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Cesur, yürekli, yiğit. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞECİ

(Ar.) Er. - Cesur, yürekli, yiğit.

Şecia

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şeci). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞECİA

(Ar.) Ka. - (bkz. Şeci).

Şefaaddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin, Allah ile kul arasınadaki aracılığı, dinin şefaati. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEFAADDİN

(Ar.) Er. - Dinin, Allah ile kul arasınadaki aracılığı, dinin şefaati. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

ŞEFAAT

(Ar.) - Birinin suçunun bağışlanması ya da dileğinin yerine getirilmesi için o kimseyle başkası arasında yapılan aracılık, dua. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şefaati

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şefaatle ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEFAATİ

(Ar.) Er. - Şefaatle ilgili.

Şefakat

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şefkat, acıyarak ve esirgeyerek sevme. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEFAKAT

(Ar.) Ka. - Şefkat, acıyarak ve esirgeyerek sevme.

Şefi

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şefaat eden. (bkz. Şafi). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEFİ

(Ar.) Er. - Şefaat eden. (bkz. Şafi).

Şefik

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şefkatli, acıması olan, esirgeyici. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEFİK

(Ar.) Er. - Şefkatli, acıması olan, esirgeyici.

Şefika

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şefik). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEFİKA

(Ar.) Ka. - (bkz. Şefik).

ŞEFKAT

(Ar.). - Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şehadet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şahadet). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEHADET

(Ar.). - (bkz. Şahadet).

ŞEHALEM

(f.a.i.) Er. - Evrenin hükümdarı.

Şehamet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Zeka ve akılla birlikte olan yiğitlik, cesaret. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEHAMET

(Ar.) Er. - Zeka ve akılla birlikte olan yiğitlik, cesaret.

Şehba

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kır, akçıl. 2. Haleb şehri. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEHBA

(Ar.) Er. 1. Kır, akçıl. 2. Haleb şehri.

ŞEHBAL

(Fars.) Ka. - Kuş kanadının en uzun tüyü.

ŞEHİD

(Ar.). 1. Allah yolunda canını feda eden müslüman, İslam uğruna ölen müslüman, şehadet mertebesine erişen kimse. 2. Fikri, inancı, ülkesi uğruna ölenler için de teşmilen kullanılmaktadır. Vatan şehidi. 3. Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. Ayrıca isimlerde ek yapılabilir. Şehidcan, Şehidnur, Şehidhan. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

Şehim

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Akıllı ve kurnaz yiğit. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEHİM

(Ar.) Er. - Akıllı ve kurnaz yiğit.

Şehime

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şehim). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEHİME

(Ar.) Ka. - (bkz. Şehim).

Şehinşah

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Şahların şahı, en büyük şah. > Kökeni: Farsça

ŞEHİNŞAH

(Fars.) Er. 1. Şahların şahı, en büyük hükümdar. 1. Daha çok unvan olarak verilir.

Şehla

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Koyu mavi ela göz. 2. Hafif, tatlı şaşı. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEHLÂ

(Ar.) Ka. 1. Koyu mavi ela göz. 2. Hafif, tatlı şaşı.

ŞEHLEVENT

(Fars.) Er. - Leventlerin şahı, boylu poslu, canlı, yakışıklı.

ŞEHMUZ

(Fars.) Er. - Şah, hükümdar soyundan gelen.

ŞEHNAZ

(Fars.) Ka. 1. Türk musikisinde mürekkep bir makam ve perde. 2. Çok nazlı.

ŞEHPER

(Fars.) Ka. - Kuş kanadının en uzun tüyü.

Şehrar

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şehri süsleyen, şehre güzellik katan. > Kökeni: Farsça

ŞEHRAR

(Fars.). - Şehri süsleyen, şehre süs veren. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEHRAZAT

(Fars.) Ka. - Kendi kendine yaşayan, özgür.

ŞEHRİ

(Fars.). 1. Şehirli. 2. Nazik, terbiyeli. 3. Aya ait, aylık. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEHRİBAN

(Fars.) Er. - Şehrin büyüğü, ileri geleni.

Şehrinaz

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Türk müziğinin en eski makamlarından. > Kökeni: Farsça

ŞEHRİNAZ

(Fars.) Ka. - Türk müziğinin en eski makamlarından.

ŞEHRİYAR

(Fars.). - Padişah, hükümdar. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEHRUD

(Fars.) Er. - Büyük çay, nehir.

ŞEHZAT

(Fars.) Er. - (bkz. Şahzat).

Şekib

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Sabır, tahammüllü, dayanma. > Kökeni: Farsça

ŞEKİB

(Fars.) Er. - Sabır, tahammüllü, dayanıklı. - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır.

Şekibe

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şekib). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEKİBE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şekib).

Şekûr

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şükreden, şükredici. Allah'ın Adlerinden, (bkz. Abdüşşekûr). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEKÛR

(Ar.) Er. - Şükreden, şükredici. Allah'ın isimlerinden, (bkz. Abdüşşekûr).

Şekûre

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Çok şükreden, şükredici, değer bilen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEKÛRE

(Ar.) Ka. - Çok şükreden, şükredici, değer bilen.

Şelale

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Büyük bir akarsuyun yüksekten düşmesiyle meydana gelen büyük çağlayan, çavlan. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞELALE

(Ar.) Ka. - Büyük bir akarsuyun yüksekten düşmesiyle meydana gelen büyük çağlayan, çavlan.

Şemail

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Huylar, davranışlar, alışkılar. 2. Bir kimsenin dış görünüşünün özellikleri. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMAİL

(Ar.) Er. 1. Huylar, davranışlar, alışkılar. 2. Bir kimsenin dış görünüşünün özellikleri.

Şemdin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin mumu, dinin aydınlığı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMDİN

(Ar.) Er. - Dinin mumu, dinin aydınlığı.

Şemi

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Mumla, ışıkla ilgili, ışıklı. 2. Mum yapan ya da satan kimse. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMİ

(Ar.) Er. 1. Mumla, ışıkla ilgili, ışıklı. 2. Mum yapan ya da satan kimse.

Şemim

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güzel kokan, güzel kokulu, güzel koku. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMİM

(Ar.) Er. - Güzel kokan, güzel kokulu, güzel koku.

Şemime

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güzel kokulu şey. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEMİME

(Ar.) Ka. - Güzel kokulu şey.

Şeminur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Mum ışığı, mum aydınlığı. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEMİNUR

(Ar.) Ka. - Mum ışığı, mum aydınlığı.

Şems

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güneş. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMS

(Ar.) Er. - Güneş.

Şemseddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin güneşi, dinin insanlara verdiği aydınlık. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır (Şemsettin). > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMSEDDİN

(Ar.) Er. - Dinin güneşi, dinin insanlara verdiği aydınlık. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır (Şemsettin).

Şemsi

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güneşe ait, güneşle ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEMSİ

(Ar.) Er. - Güneşe ait, güneşle ilgili.

ŞEMSİFER

(a.f.i.) Güneşin aydınlığı, parlaklığı. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEMSİNİSA

(f.a.i.) Ka. - Kadınların güneşi. Güneş gibi kadın.

Şemsinur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Güneşin ışığı, nuru. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEMSİNUR

(Ar.) Ka. - Güneşin ışığı, nuru.

ŞEMSPARE

(a.f.i.)- - Güneş parçası. Çok parlak. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞEN

(Fars.) Ka. - Neşeli, sevinçli. -Daha çok iki isimlerde kullanılır. Şener, Şenol.

ŞENAL

(f.t.i.) Er. - (bkz. Şen).

ŞENALP

(f.t.i.) Er. - Neşeli, canlı yiğit.

ŞENALTAN

(f.t.i.) Er. - (bkz. Altan).

ŞENAY

(f.t.i.) Ka. - Ayın parlaklığı, güzelliği.

ŞENBAY

(f.t.i.) Er. - Neşeli, sevinçli, mutlu, varlıklı kimse.

ŞENCAN

(f.t.i) - Canlı, neşeli, hareketli yapısı olan kimse. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞENDOĞAN

(f.t.i.) - Sevinçli, neşeli ol. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞENDUR

(f.t.i.) Er. - Neşeli, sevinçli olması devam etti, sürdü.

ŞENEL

(f.t.i.) Er. - Şen ve mutlu ev. Bölge, il.

ŞENER

(f.t.i.) - Mutlu, neşeli kimse. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞENGİL

(f.t.i.) Er. - İyi yürekli, hoş sohbet kimse.

ŞENGÜL

(f.t.i.) Ka. - Gülün en güzel hali.

ŞENGÜN

(f.t.i.) Ka. - Sevinçli, ferah gün.

ŞENİZ

(Fars.). - Sevinçli, mutlu iz, hatıra. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞENKAL

(f.t.i.). - Her zaman neşeli kal. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şennur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Neşeli ve nurlu insan > Kökeni: Farsça

ŞENNUR

(f.a.i.) - Neşeli ve nurlu insan. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

ŞENOL

(f.t.i.) Ka. - Şen ve mutlu ol. - (bkz. Şenel).

ŞENSAL

(f.t.i.) Er. - Neşeni çevrene yay, herkes neşelensin.

ŞENSOY

(f.t.i.) Er. - Neşeli soydan gelen kimse.

ŞENTÜRK

(f.t.i.) Er. - Neşeli, canlı, mutlu türk.

ŞENYAŞAR

(f.t.i.) Er. - Yaşamı, neşeli mutlu geçen kimse.

ŞENYURT

(f.t.i.) Er. - Neşeli, mutlu insanların yurdu; ülkesinde yaşayan.

Şerafeddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin şereflisi, büyüğü. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞERAFEDDİN

(Ar.) Er. - Dinin şereflisi, büyüğü. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır.

Şerafet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şerefli olma hali. Soydanlık, asalet. Hz. Muhammed (s.a.s)'in soyundan olma. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞERAFET

(Ar.) Er. - Şerefli olma hali. Soydanlık, asalet. Hz. Muhammed (s.a.s)'in soyundan olma.

Şerafettin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin şereflisi, büyüğü. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

Şerare

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kıvılcım. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞERARE

(Ar.) Ka. - Kıvılcım.

Şeref

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Yücelik, ululuk, izzet, seçkinlik. İyi ahlak ve faziletler sonucu meydana gelen manevi yücelik. 2. İyi ün. İftihar edilecek şey. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEREF

(Ar.) Er. 1. Yücelik, ululuk, izzet, seçkinlik. İyi ahlak ve faziletler sonucu meydana gelen manevi yücelik. 2. İyi ün. İftihar edilecek şey.

Şeref, şan, onur anlamında kullanılır. 3. Ka'b b. Züheyr (Vll.yy.)

Sahabedendir. Rasulullah için okuduğu Kaside-i Bürde çok meşhurdur. Birçok dillere çevirisi yapıldı.

ŞEREFHAN

(a.t.i.) Er. - Büyük, yüce hükümdar.

ŞEREFNAZ

(a.f.i.) Ka. - Çok nazlı.

ŞEREN

(Tür.) Er. - Tezcanlı, çevik.

Şerif

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şerefli, kutsal. Soylu temiz. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞERİF

(Ar.) Er. - Şerefli, kutsal. Soylu temiz.

Şerife

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şerif). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞERİFE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şerif).

Şerir

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Taht. Yatacak yer. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞERİR

(Ar.) Er. Taht. Yatacak yer.

ŞERMENDE

(Fars.) Ka. - Utangaç, çok utanan, mahcup.

ŞERMİN

(Fars.) Ka. - Utangaç, mahcup.

Şetaret

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Neşe, sevinç, şenlik. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞETARET

(Ar.) Ka. - Neşe, sevinç, şenlik.

ŞEVDE

(Ar.) Ka. - Siyah, esmer, esmer güzeli. Mü'minlerin annelerinden birisi Hz. Sevde.

Şevket

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Azamet, büyüklük, ululuk, debdebe, haşmet. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEVKET

(Ar.) Er. - Azamet, büyüklük, ululuk, debdebe, haşmet.

Şevki

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şevkle ilgili, şevke ait, neşeli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEVKİ

(Ar.) Er. - Şevkle ilgili, şevke ait, neşeli.

ŞEVKİDİL

(a.f.i..) Ka. - Gönül neşesi, gönül sevinci.

Şevkiye

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şevki). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEVKİYE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şevki).

ŞEVVAL

(Ar.). - Hicri takvime göre yılın 10. ayı, ilk üç günü şeker bayramıdır. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şeyban

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Saçlarına ak düşmüş yaşlı kimse. Moğol hükümdarlarından birisi. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEYBAN

(Ar.) Er. - Saçlarına ak düşmüş yaşlı kimse. Moğol hükümdarlarından birisi.

Şeybe

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (bkz. Şeyban). > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEYBE

(Ar.) Ka. - (bkz. Şeyban).

Şeyda

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Aşk çılgını, çok aşık. > Kökeni: Farsça

ŞEYDA

(Fars.) Ka. - Aşk çılgını, çok tutkun, aşık.

ŞEYDAGÜL

(Fars.) Ka. - (bkz. Şeyda).

Şeydanur

ANLAMI-AÇIKLAMASI: (Bkz. Şeyda) > Kökeni: Farsça

ŞEYDANUR

(f.a.i.) Ka. - (bkz. Şeyda).

Şeyh

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Yaşlı adam, ihtiyar. 2. Kabile ve aşiret reisi. 3. Bir sahada üst seviyeye gelmiş, otorite. 4. Tekke ve zaviye reisi. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEYH

(Ar.) Er. 1. Yaşlı adam, ihtiyar. 2. Kabile ve aşiret reisi. 3. Bir sahada üst seviyeye gelmiş, otorite. 4. Tekke ve zaviye reisi.

Şeyma

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Bedeninde ben veya benzer bir izi olanlar. 2. Hz. Peygamber'in süt kardeşi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEYMA

(Ar.) 1. Bedeninde ben veya benzer bir izi olanlar. 2. Hz. Peygamber'in süt kardeşi.

Şeza

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kokulu şeylerin kokusu. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEZA

(Ar.) Ka. - Kokulu şeylerin kokusu.

Şezerat

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İşlenmeden maddenin içinde toplanan altın parçaları. Süs olarak kullanılan inci ve altın taneleri. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞEZERÂT

(Ar.) Ka. - İşlenmeden maddenin içinde toplanan altın parçaları. Süs olarak kullanılan inci ve altın taneleri.

Şezre

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İşlenmemiş ham altın. Süs için asılan inci ve altın. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞEZRE

(Ar.) Er. - İşlenmemiş ham altın. Süs için asılan inci ve altın.

Şiar

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İlke, Ülkü, Düstur > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞİDE

(Fars.) Er. - Parlak, ışıklı, güneş.

Şifa

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyi olma, kurtulma. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞİFA

(Ar.) Ka. - İyi olma, kurtulma.

Şihab

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kıvılcım. Akan yıldız. 2. Cesur, yürekli. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞİHAB

(Ar.) Er. 1. Kıvılcım. Akan yıldız. 2. Cesur, yürekli.

Şihabeddin

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Dinin parlak yıldızı. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞİHABEDDİN

(Ar.) Er. - Dinin parlak yıldızı.

Şihban

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Kıvılcımlar. 2. Akan yıldızlar. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞİHBAN

(Ar.) Ka. 1. Kıvılcımlar. 2. Akan yıldızlar.

Şikayet

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Birine içecek su verme vazifesi. 2. Ka'be sakalığı, Mekke'de hacılara zemzem dağıtma işi. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞİKAYET

(Ar.) Ka. 1. Birine içecek su verme vazifesi. 2. Ka'be sakalığı, Mekke'de hacılara zemzem dağıtma işi.

Şimal

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Yön olarak Kuzey. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞİMŞEK

(Tür.) Er. 1. Yağmurlu havada, buluttan buluta ya da yere elektrik boşalırken oluşan, geçici ve şiddetli elektrik akımı. 2. Canlı, hızlı, coşkulu, hareketli kimse.

ŞİMŞEKER

(Tür.) Er. - Çok hareketli, canlı, hızlı kimse.

ŞİMŞEKHAN

(Tür.) Er. - (bkz. Şimşekkan).

ŞİMŞEKKAN

(Tür.) Er. - Hareketli, canlı soydan gelme.

Şinas

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Anlayan, tanıyan, bilen > Kökeni: Farsça

ŞİNAS

(Fars.) Er. - Anlayan, tanıyan, bilen.

ŞİNASİ

(Fars.) Er. 1. Tanımaya, anlamaya özgü, tanımak, bilmekle ilgili. 2. Tanzimat döneminin ünlü şairi ve gazetecisi.

Şinaver

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Suda yüzen, yüzücü. > Kökeni: Farsça

ŞİNAVER

(Fars.) Er. - Suda yüzen, yüzücü.

ŞİNİD

(Fars.) Er. - İşitme, semi.

Şiran

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Kaleler, hisarlar. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞİRAN

(Ar.) Er. - Kaleler, hisarlar.

Şiraz

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Türk müziğinde eski bir makam. > Kökeni: Farsça

ŞİRAZ

(Fars.) Er. - Türk müziğinde eski bir makam.

ŞİRAZE

(Fars.) Ka. 1. Kitap ciltlerinin iki ucunda bulunan ve yaprakları muntazam tutan, ibrişimden örülmüş ince şerit. 2. Pehlivan kispetinin parçası. 3. Esas, düzen, nizam.

ŞİRİN

(Fars.) Ka. - Sevimli, cana yakın.

ŞİRVAN

(Fars.) Er. 1. İran'da bir kent adı. 2. Aslan barınağı.

ŞİRZAT

(a.f.i.) Er. - Aslan gibi güçlü, kişilikli kimse.

Şive

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Naz, eda > Kökeni: Farsça

ŞİVE

(Fars.) Ka. - Naz, eda.

Şivekar

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Nazlı, edalı, işveli > Kökeni: Farsça

ŞİVEKAR

(Fars.) Ka. - Nazlı, edalı, işveli.

Şöhret

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şöhretli, ünlü, şöhreti ağızlarda dolaşan. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞÖHRET

(Ar.) Ka. - Şöhretli, ünlü, şöhreti ağızlarda dolaşan.

ŞÖLEN

(Tür.). - En üst idareci tarafından bütün halka verilen, dini ve içtimai fonksiyonları olan yemek, ziyafet. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şüca

ANLAMI-AÇIKLAMASI: 1. Cesaretli, cesur, yiğit. 2. Aslan ve yengeç arasında yıldız kümesi. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞÜCA

(Ar.) Er. 1. Cesaretli, cesur, yiğit. 2. Aslan ve yengeç arasında yıldız kümesi.

Şüceyne

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Ağaçcık, nihal. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞÜCEYNE

(Ar.) Ka. - Ağaçcık, nihal.

ŞÜKRAN

(Ar.). - İyilik bilme, gönül borcu, minnettarlık. - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.

Şükriye

ANLAMI-AÇIKLAMASI: İyilik bilme, minnettarlıkla ilgili, iyilik bilen. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

ŞÜKRİYE

(Ar.) Ka. - İyilik bilme, minnettarlıkla ilgili, iyilik bilen.

Şükrü

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Şükretme, minnettarlıkla ilgili. > Kökeni: Arapça, Türü: Erkek adı.

ŞÜKRÜ

(Ar.) Er. - Şükretme, minnettarlıkla ilgili.

ŞÜKUFE

(Fars.) Ka. - Çiçek. Süslemede çiçek motiflerine dayanan bir tarz.

Şüle

ANLAMI-AÇIKLAMASI: Alev, yalım. Alevli ateş. > Kökeni: Arapça, Türü: Kadın adı.

Yorumlar (0)