Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Anlamları, Türkçe Atasözleri V

Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Açıklamaları, Türkçe Atasözleri V, Atasözleri ve Anlamları

Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Açıklamaları, Türkçe Atasözleri, Atasözleri ve Anlamları

Atasözleri ve Anlamları İçin Tıklayınız.

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Deyimler ve Anlamları İçin Tıklayınız.

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

V Harfi ile Başlayan Atasözleri ve Anlamları


Vakit nakittir: Zaman, değerli bir kavramdır. Her şey zamana bağlıdır. Zamanını boşa geçiren parasını kaybetmiş demektir.

Vakitsiz öten horozun başını keserler: Her şeyin bir zamanı vardır. Bir söz de yerinde ve zamanında söylenmediği zaman veya yersiz söylendiği zaman o söz büyük zararlara yol açabilir.

Var eli titremez: Varlıklı kişiler, çok fazla düşünmeden, kaygılanmadan hayır işlerine girişirler. Bir fakire yardım ederler, sadaka verirler vb.

Var evi kerem evi, yok evi verem evi: Servet sahibi, varlıklı ailelerin durumu misafir ağırlamaya, birine yardım etmeye, oldukça elverişlidir. Yoksul, fakir ailenin evinde ise sıkıntı ve dertten başka bir şey yer almaz.

Vardığın yer körse gözünü kapa: Kişi, çevresindeki kişilerle iyi ilişkilerde bulunmak istiyorsa onlara uymak zorundadır.


Varını veren utanmamış: Kendisinden bir şey istenen kişi elinde ne var ne yok onu verebilir. Kişinin verdiği bu şeyin az olması bir utanç vesilesi değildir.

Varışına gelişim, tarhana aşına bulgur aşım: Kişi, başkasına ne kadar değer verirse, onlara saygı gösterirse kişiye de bu saygı gösterilir.

Varlığa darlık olmaz: Servet sahibi olan zengin kişilerin gücü her şeye yeter.

Varsa pulun herkes kulun yoksa pulun dardır yolun: Zengin, mal mülk sahibi kişilere herkes hizmet eder, fakir kişilere ise kimse yüz vermez, onları bir şey saymaz.

Vasiyet ölüm getirmez: Önceden bir olumsuzluğu düşünüp istemek o durumun olacağı anlamına gelmez.

Veren el, alandan üstündür: Herkese yardım eden, eli açık kimseye herkes saygı gösterir. Vermek, almaktan daha hayırlıdır. Kişinin birine yardım yapabilirse veya birine bir iyiliği dokunacaksa kişi bundan geri durmamalıdır.

Veren eli herkes öper: Herkese yardım eden, mert, iyiliksever kişilere herkes yardım eder.

Veren eli kimse kesmez: Yardımsever, iyiliksever, mert kişileri herkes sever. Onlara kimse kötülük yapmaz.

Veresiye şarap içen, iki kere sarhoş olur: Borçla alış veriş yapan sonunda mağdur olur. Borçla kötü bir şey alan da hem borcundan hem de yaptığı kötülükten iki kez yıkılır.


Verirsen doyur, vurursan duyur: Yapılan bir şey hakkıyla yapılmalıdır. Bir yardımda bulunulacaksa yardımı güzelce yapmak gerekir. Birisine vurulacaksa da ona iyice vurulmalıdır ki yenilip gitsin.

Vermeyince mabut, neylesin mahmut: Yüce yaradan, kişiye yetenek kısmet vermezse o kişinin elinden bir şey gelmez.

Vücut kocar, gönül kocamaz: Kişi candan birini sevmişse o kişi ihtiyarlasa dahi gönlü taze kalır, sevgisi eksilmez.

Vakit nakittir.

Zaman para gibi değerlidir. İşe yaratılmadan geçirilen her saat, bir daha ele geçmemek üzere yitirilen bir hazinedir. Para kazanmanın, daha değerli varlıklar elde etmenin en önemli öğesi de zamandır. Bundan dolayı küçük bir zaman parçası bile boş geçirilmemeli, gereği gibi değerlendirilmelidir.

Vakitsiz öten horozun başını keserler.

Her söz vaktinde ve yerinde söylenmelidir. Bir sözün, zamanı gelmeden söylenmesi, büyük zararlara yol açabilir. Bunun için, uygun olmayan zamanda aklına geleni söyleyen kişi cezalandırılır. Nasıl ki vakitsiz öten horoz, uğursuz sayılarak kesilir.

Vardı bağım malım, gelirdi kardeşlerim; tükendi yağım balım, gelmiyor kardeşlerim.

Varlıklı kişinin eşi, dostu çok olur. Züğürtleşenin yanına kimse uğramaz.

Vardığın yer körse gözünü kapa.

Kişi, çevresindekilerle geçinebilmek için bir dereceye kadar onlara uymak zorundadır.

Var eli titremez.

Varlıklı kimse, uzun boylu düşünmeden hayırlı işlere yardım eder.

Var evi kerem evi, yok evi verem evi.

Varlıklı ailenin durumu, konuk ağırlamaya, gereken yerlere yardım etmeye, armağanlar vermeye elverişlidir. Yoksul ailenin evinde, sıkıntı ve dertten başka bir şey bulunmaz.

Varını veren utanmamış.

Kendisinden bir şey istenen kimse, elinde ne varsa onu verir. Bunun, az olmasından ya da düşük nitelikte bulunmasından utanç duymamalıdır.

Varışına gelişim, tarhana aşına bulgur aşım.

Siz başkasına ne kadar yakınlık gösterir, ne kadar değer verirseniz, o da size bu ölçüde yakınlık gösterir, değer verir.

Varsa pulun herkes kulun; yoksa pulun, dardır yolun.

Zengin olana, herkes kul kurban olur, hizmet eder. Yoksula, kimse yüz vermez. Dahası, bunların adı deliye çıkar.

Varsa hüneri, var her yerde yerin; yoksa hünerin, var her yerde yerin.

Hünerli kişinin toplum içinde her zaman iyi bir yeri vardır. Hünersiz kişi de nereye gitse işe yaramadığına, niçin bir iş yapamadığına üzülür.

Var varlatır, yok söyletir.

Varlık, kişiye yüksekten atma ve varlığını artırma gücü verir. Yokluk ise ancak sızlanmaya, yakınmaya yol açar.

Vasiyet ölüm getirmez.

Üzülecek bir durum ortaya çıkarsa ne yapılacağını şimdiden kararlaştırmaktan kimi kişiler ürkekler, kaçınırlar. Üzülecek durumu düşünmek istemezler. Oysa böyle şeyleri düşünmek, gereken önlemleri almak, üzücü durumun gelmesine yol açmaz.

Ver elindeki sapı, git dolan kapı kapı.

Elinde ne varsa şuna buna dağıtan kişi, bir süre sonra bunları başkalarından istemek zorunda kalır.

Veren eli herkes öper.

Yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimseye herkes saygı gösterir.

Veren eli kimse kesmez.

Yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimsenin iyiliklerine engel olmayı, kendisine kötülük yapmayı kimse istemez.

Verip pişman olmaktan, vermeyip düşman olmak yeğdir.

Sizden bir şey isteyen kimseye istediğini verirseniz, çok kez geri alamama durumu belirir. O zaman, verdiğinize pişman olursunuz. Vermezseniz, isteyen kimse size kırılır. Öyle ise vermeli mi, vermemeli mi? Vermemeli. Çünkü, her iki durumda da o kimse ile bozuşacaksınız. hiç olmazsa paranız, malınız elinizden çıkmamış. Hiç olmazsa paranız, malınız elinizden çıkmamış olur.

Verirsen doyur, vurursan duyur.

Yaptığınız iş, amacın gerçekleşmesini sağlayacak nitelikte olmalıdır: Bir yardımda mı bulunacaksınız? Gerektiği ölçüde yapınız ki işe yarasın. Biriyle dövüşüyor musunuz? Etkili biçimde vurunuz ki yenesiniz.

Verirsen veresiye, batarsın karasuya.

Veresiye bir şey verme. Çünkü alanların borçlarını ödememeleri yüzünden batabilirsin.

Vermeyince Mabut, ne yapsın Mahmut?

Tanrı, geniş bir yaşama ya da yetenek kısmet etmemişse kulun elinden ne gelir?

Ver yiğidi yiğide, Mevla rızkını yetire.

İki gencin evlenmesini kolaylaştırınız. Tanrı rızklarını verir.

Vuran mı yiğit, vur diyen mi? –Vur diyen

Eylemde bununla, buyruk kuludur. Asıl sorumluluğu onu eyleme geçiren yüklenmiştir.

Vurmak da yiğitlik, kaçmak da.

Bir çatışmada üstünlük sağlamak için olanca gücünü kullanmak, övülecek bir şeydir. Yenilme tehlikesi belirince, telefat vermemek için uzaklaşmak da beğenilecek bir tutumdur.

Yorumlar (4)
Saranur Güneş 5 yıl önce
Güzel yapıyorsun
Yiğit KAAN çandar 4 yıl önce
Hepsi uzun ve hiç kısa yok atasozlerde
Saranur Güneş 5 yıl önce
Hayır
Ayşe pamuk 5 yıl önce
Kimsin