Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Anlamları, Türkçe Atasözleri Z

Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Anlamları, Türkçe Atasözleri Z

Atasözleri ve Deyimler, Atasözleri ve Açıklamaları, Türkçe Atasözleri, Atasözleri ve Anlamları

Atasözleri ve Anlamları İçin Tıklayınız.

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Deyimler ve Anlamları İçin Tıklayınız.

A B C Ç D E F G H I İ K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Z Harfi ile Başlayan Atasözleri ve Anlamları


Zahirenin ambarı sabanın ucundadır: Bir işte iyi sonuç alınmak isteniyorsa o işe dört elle sarılmalıdır. Toprak da iyi sürülürse iyi verim elde edilir.

Zahmetsiz rahmet olmaz: Çalışıp çabalamadan, eziyet çekmeden istenilen güzel sonuçlar elde edilmez.

Zaman sana uymazsa sen zamana uy: Kişi, yaşadığı çevreye her açıdan farklı ise kişinin o çevreye bir şekilde kendini uydurması gerekir.

Zararın neresinden dönersen kardır: Bir işte sürekli kazanç beklemek yanlıştır. Bazen kişi zarar da edebilir. Önemli olan o zararı bir şekilde önleyebilmektir.

Zayi olan koyunun kuyruğu büyük olur: Kaybolan, yitirilen şeyler genellikle mevcudun içindeki en iyi mallardır.

Zemheride sür de çalı sür: Güzel bir verim alabilmek için özensizce dahi olsa bile tarlayı zemheride yani kışın en şiddetli zamanında sürmek gerekir.

Zemheride yoğurt isteyen cebinde bir inek taşır: Olması oldukça zor olan bir şeyi isteyen buna bir çözüm bulmak zorundadır.

Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır:  Varlıklı insan, parasının gücüyle en zor işleri başarır. Züğürt yani meteliksiz, fakir kimse de en kolay işte bile başarısız olur.

Zengin kesesini döver, züğürt dizini: Zengin, varlıklı kişi para kesesini döver; züğürt, fakir kişi ise beş parasızlık yüzünden dizini döver.

Zengin silkinse fakir bay olur: Zengin, varlığının çok az bir kısmını fakire verirse fakir de zenginleşmiş olur.

Zenginin basması ipekli görünür: Zenginin giydiği, yediği yani neyi varsa başkalarınca daha değerli görünür.

Zenginin horozu bile yumurtlar: Serveti olan mal mülk sahibi kişiler her şeyde daha şanslıdırlar.

Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar: Yoksul kişiler çoğunlukla zengin kişilerin yaşantısını, neler yaptıklarını konuşarak zamanlarını harcar, dedikodu ederler.

Zerdaliden kaval olmaz, al zurnadan haberi: Gereken şartlar olmadan bir iş oluşmaz. İşe yaramayan araç gereçlerle bir sonuç elde edilmez.

Zeyrek kuş iki ayağından tutulur: İşini kandırma, hile ile yürüten kişiler sonunda bir şekilde yakayı ele verir.

Zırva tevil götürmez: Saçma, boş, anlamsız bir düşünceyi açıklamaya, yorumlamaya haklı göstermeye kalkışmak son derece yanlıştır.

Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar: Bir yerde zorbalık, adaletsizlik, zulüm varsa orada din ve yasaların hükmü olmaz.

Zor oyunu bozar: Düzenbazlıkla, hile ile hazırlanan bir düzenin güç kullanılarak üstesinden gelinebilir.

Zora dağlar dayanmaz: Çok güç koşullar karşısında kişi boyun eğmek zorunda kalır.

Zorla güzellik olmaz: Kişi, istemediği, beğenmediği bir şeyi zorla yapmaz.

Zurnada peşrev olmaz: Rastgele yapılan işlerde bir yöntem, kural olmaz. İş, kendi kendine ilerler.

Züğürt bezirgân eski defterleri karıştırır: Tüccar, züğürt olduğu zaman başka kimsede bir alacağım kalmıştır diye eski defterleri karıştırır.


Züğürtlük zadeliği bozar: Tanınan kişiler varlıklarını yitirip fakir duruma düştüklerinde soylulukları da yok olup gider.

Zürefanın düşkünü, beyaz giyer kış günü: Önceleri durumu iyi olan kimseler bu konumlarını kaybettiklerinde uygunsuz, yersiz davranışlarda bulunur.

Zahirenin ambarı sabanın ucundadır.

İyi sonuç almak isteyen, işine dört elle sarılmalıdır. Nitekim toprak, iyi sürülürse bol ürün verir.

Zahmetsiz zahmet olmaz.

Sıkıntı çekilmeden, uğraşılmadan, istenilen güzel sonuç elde edilemez..

Zaman sana uymazsa sen zamana uy.

Yaşadığın zamanın koşulları ve çevrendekilerin gidişi senin tutumuna uygun değilse, sen onlara uymalısın.

Zararın neresinden dönersen kardır.

Sürüp giden zararlı bir işten ne denli erken vazgeçersek, daha sonra uğrayacağımız zararı o denli azaltmış, sonuç olarak o kadar kar etmiş oluruz.

Zemheride kar yağmadan kan yağması gibi.

Zemheride kar, yağmur yağarsa çiftçilerin o mevsimdeki tarla işlerini yapmalarına, tarlayı sürmelerine engel olur. Bu yüzden o yıl ürün alınamaz.

Zemheride sür de çalı ile sür.

İyi verim alabilmek için tarlayı zemheride her halde sürmek gerekir. Derin, dikkatli sürülmese, şöyle bir yüzeyden olsa bile.

Zemheride yoğurt isteyen cebinde bir inek taşır.

Gerçekleşmesi güç bir şey isteyen kimse, istediğini gerçekleştirecek çareyi bulmak zorundadır.

Zengin arabası dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır.

Zengin, para gücüyle en zor işleri başarır. Züğürt, parasızlık yüzünden, en kolay işi başaramaz.

Zengin giyerse “sağlıcakla”, fakir giyerse “nerden buldu ki” derler.

Zenginin gösterişli giysiler giymesi doğal karşılanır. Fakirin düzgünce giyinmesi yadırganır, çok görülür.

Zenginin basması ipekli görünür.

Zengin ne giyse, ne yese, ne yapsa en pahalısını yeğlemiş sanılır.

Zenginin horozu bile yumurtlar.

Pahalı kişi, kısır sanılan işlerde bile kar sağlama yolunu bulur.

Zenginin iki dünyası da mamurdur.

Varlıklı kişi, bu dünyada gönlünce yaşar. İbadet sayılan, yoksullara, hayır işlerine yardımlarıyla da öbür dünya rahatını sağlar.

Zengin malı, züğürdün çenesi yorar.

Züğürtler, zenginlerin malları üzerine konuşur, dururlar. Bu konuşma, onların çenesini yormaktan başka bir işe yaramaz.

Zengin kesesini döver, züğürt dizini.

Bir işi yapmak gerektiği zaman, zengin “işte para” diye kesesini döver. Züğürt ise, yapmak istediği işi parasızlık yüzünden yapamayacağı için dizini döver.

Zengin silkinse fakir bay olur.

Zengin, kazancının küçük bir parçasını verse fakir gönenir, zenginleşmiş gibi olur.

Zerdaliden kaval olmaz, al zurnadan haberi.

Bir işin iyi yapılabilmesi, gereken koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. İşe yaramayan araçlarla beğenilecek bir sonuç elde edilemez.

Zırva tevil götürmez.

Saçma söz ne denli akla yatacak bir anlamla yorumlanmak istenirse istensin niteliğini değiştirmez.

Zora, beylerin borcu var.

Zor kullanan kişilerin istediğini en güçlü kimseler bile verirler.

Zora dağlar dayanamaz.

Zor kullanan kişilere, çok güçlü sanılan kimseler bile boyun eğer.

Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar.

Zorbalığın hüküm sürdüğü yerde din, yasa buyrukları yürümez.

Zorla güzellik olmaz.

Kişiye, beğenmediği şey zorla beğendirilemez.

Zor oyunu bozar.

Bir kişi, kurala uygun olarak yürümekte olan işi, istediği yola çevirmek için zor kullanırsa, artık kural söz konusu olamaz. Güçlü olan istediğini yapar.

Zurnada peşrev olmaz.

Rasgele yapılan plansız işte yöntem, kural aranmaz. İş, kendi kendine nasıl yürürse yürür.

Züğürt, zadeliği bozar.

Soylu kimse züğürtleyince, soyluluğu unutulur.

Züğürt olup düşünmektense, uyuz olup kaşınmak yeğdir.

Uyuz olup kaşınmak insanı çok rahatsız eder. Ama züğürt dolayısıyla “ne yapacağım” diye düşünmek, daha çok rahatsız eder.

Yorumlar (0)